• 2142
    öncelikle ne komünizm, ne sosyalizm, ne köktendincilik, ne merkez sağ, ne merkez sol, ne liberaller peşinden gideceğim insanlar veya "şey"ler değil. 14 şubatta insanlar öpüşmesin, kamusal alanda bunlar disipline aykırı diyen insan gördüm, komünist parti üyesiydi. uzaklaştım. daha beter köktendinciler de gördüm. bunlardan bahsetmemin nedeni, hiçbirine yakın olmamam. hepsinin defolarını okuyorum, öğreniyorum. hiçbir ideolojinin peşinden falan gitmeyin. kendinizi ve sevdiklerinizi koruyun, iyi biri olmaya çalışın.

    bu girişi neden yaptım ? çünkü ankara'da 17 şubatta patlayan bombada orada olma ihtimalim çok yüksekti. patlamanın olduğu yer, benim her gün geçtiğim yer. bazen okula gidiş yolunu uzatır oradan devam ederim, bazen okul çıkışı meclis parkında bir şeyler içerken müzik dinler kitap okurum, basit ama kendimce çok güzel zevklerim var işte. yani, insan ömrü sanırım ortalama 75 yıllara dayandı. umarım daha da uzar, uzun hayatları daha güzel yaşar insanlar. 75 senenin 21 senesi gitmiş işte, çok ortalama konuşuyorum. özellikle ankara'da iseniz yarın da patlayan bombalarla can verebilirsiniz. suruç'ta da aynı, sultanahmet'te de aynı, artvin'de de aynı, hatta akit gazetesini sevmesem de, orada bile aynı. benim akit gazetesini ve yazarlarını sevmemem, eleştirmem onların saldırıya uğramasına sevinmem demek ise, benim insanlığımda sıkıntı vardır. ben o insanlara da üzüldüm. ölebilirlerdi sonuçta. kaç asker kaybettik, kaç sivil kaybettik, terör batağında dağa çıkan kaç insan kaybettik. üzülüyorum.

    basit zevklerimden çoğunu gerçekleştirdiğim yerlerin güzergahındaydı işte patlama noktası. dün öyle bir sinemaya gitmek esti, deadpool izleyeyim dedim. güzel filmdi. ben o filmi görmeye gitmesem, dün hava da güzel diye ya seğmenlere yürürken yolu uzata uzata oradan geçerdim, ya sakarya'ya ineyim derken oradan geçerdim, ya seğmenlere giderken oralardan devam ederdim. ki, kızılay'da insanlar düşen insanların üzerine basa basa yürümüş, bunu gören arkadaşlarım var. ölmedik diye seviniyoruz da, psikolojimiz nasıl düzelecek ?

    21 yıllık hayatımda dedemin ve babaannemin ölüşünü gördüm. babaannem yılbaşı akşamı hastaneye kaldırılmıştı hatta. ben ilkokuldaydım o sıra. biz sınıf ağacını süslerken kalp krizi geçirmiş, umarım huzurludur şimdi gidilen bir yer varsa şayet. dedem 84 yaşında tek tel beyazı olmadan öldü. gördüm. anneannem ve dedem 80'lerin sonundalar. umarım daha uzun yaşarlar. arkadaşım olan, hakiki arkadaşım olan üniversite hocamın ölüşünü gördüm. kalp krizi, 53 yaşında. erkendi. sert vurdu. arkadaşlarımın, yaşıtım olanların da ölümünü gördüm. sıhhiye'de okulumun yanındaki patlamada ölenleri de gördüm. 21 yıl için çok ölüm gördüm. bu yüzden askere gitmemek için her şeyi yapacağım mesela. daha fazla ölüm görmemek için. bir gün gelir de sevdiklerimi korumam için ülkeme girenlere karşı direnmem gerekir, elimden geleni yaparım. ama kimse benden benim yaratmadığım krizleri silahla çözmemi beklemesin. ben bunu istemiyorum.

    silahla, bombayla ya ölüyoruz, ya da psikolojik olarak derinden yaralanıyoruz.
    ben yine ölmedim, her gün okuluma gitmek için güvenpark'ın içinden geçiyorum, bütün kızılayı yürüyerek bitiriyorum, sıhhiye'de abdi ipekçi parkından ve köprünün altından geçiyorum. ilginçtir, henüz ölmedim.
    yarın ölebilirim.

    her zamanki gibi birilerinin satranç tahtasındaki taşlardan öte değiliz.
    ileri sürülüyoruz, stratejilere meze oluyoruz, feda ediliyoruz.
    hepinizi seviyorum, umarım hepiniz iyisinizdir, bedenen.
    ruhen paramparçayız, biliyorum.
    çok üzülüyorum.

    ölmesem bile, bu psikoloji düzelmez.
    dün de gsstore'un önünden geçtim. bilekliği alacaktım da, içimden hiç gelmedi, benden daha çok galatasaraylılar kusura bakmasın.
    bir de dikkatli yürüyün.
    ölmeyin, lütfen.
App Store'dan indirin Google Play'den alın