• 7
    kopenhag maçını izleyip sabahında teslim olmuştum birliğime tarih 5 kasım 2013. sabah bambaşka bir alemde olacağım ancak şampiyonlar ligi maçından önemli değil tabi ki bu. yenildik 1-0 üzüldüm sabaha kadar da hem maçı düşündüm hemde askerlik mevzularını bilen bilir ilk 2 3 gün o mallık insanın hep üzerinde oluyor.

    askerde ligtv konusunda sıkıntımız yoktu dilediğimiz gibi izliyoruz maçları akşam vakti olduğu sürece. acemi birliğinde eğitim çavuşuyum bu arada. 353.kd olarak yapıyorum askerliğimi.

    tabi kış sert nöbetler falan derken tek aktivitem galatasaray maçlarını takip etmek ve bir sonraki maça kadar spor haberlerini okumak gazete sayfalarından. hajrovic, ontiveiro, telles geliyor haberleri, mancini'nin bir maç süper oynayan takımı öbür maç dökülüyor derken tarih geldi çattı. (bkz: 10 aralık 2013 galatasaray juventus maçı).

    ulan d smart yok alayda, radyodan takip nasıl ederiz diye falan arkadaşlarla oturduk araştırıyoruz ki bir haber geldi, nöbetçi olan alay amiri (yakışıklı bir binbaşıydı adını hatırlamıyorum) fanatik galatasaraylıymış d smart bağlatacakmış haberleri beni tabiri caizse coşturdu. kendi kendime bugün askerdeki en mutlu günüm olabilir falan diye düşünüyorum suratsız komutanlarım ne derse desin bir an önce verdikleri işleri bitirip başımdan defetmeye bakıyorum.

    neyse akşam oldu parkanın cebine doldurdum tuzlu fıstığı askerlik tarihimin en güzel gününü geçirmeyi kafaya koymuşum. maç başladı heyecan hat safhada acemilerin olmadığı bir bölgeye oturdum ve başladım maçı izlemeye. hayatımda gördüğüm en hızlı kar dolu yağışıyla birden bembeyaz olan zemin mi dersin, topun sekmemesi mi dersin hop hakem maçı soyunma odasına gitti. baya da bekledik hakem belki gelir de devam ettirir diye ama sonunda iptal kararını aldık.

    bir süre sonra da gece nöbeti olan komutanla konuşurken komutana haber geldi maçın ertesi gün yani 11 aralık 2013 tarihinde öğleden sonra oynanacağını söyledi güzel insan fırat komutan.

    neyse geldik 11 aralık 2013 sabahına. bölük komutanı bugün atış yaptırılacak acemilere dedi. höseyiiin diye hönkürdü. o an sıçtık dedim atışta görevliyim. gittik mermileri getirdik acemileri sıraya dizdik falan derken atışa başlandı. benim gözüm saatte. uzadıkça uzadı uzadıkça uzadı. maç başlamıştı benim de umutlar söndü tabi artık.

    komutan atışı bitirdi benim kovan falan saymam lazım derken hop siz gidin biz hallederiz dedi başka bir güzel komutan ve ben kar buz ve postal üçlüsünün bana vermiş olduğu eziyete aldırmayıp postallar götüme vuraraktan koştum maça. tek bildiğim şey vardı skor 0-0. koşarken de gelen herkese soruyorum var mı gol? son durum nedir? gibilerinden bilgi almaya çalışıyorum.

    neyse girdim içeriye maçı en arkadan yüzlerce kişinin arkasından izliyorum. dakika 70 civarı olmuş nasıl olur nasıl biter diye içleniyorum. top oynamaya müsait bir zeminde yok. büyük ihtimalle böyle bitecek diye içimden geçirmeye başladım inceden.

    dakikaler ilerledi ve o güzel an geldi. umut şişirdi ceza sahasına, drogba topu indirdi sneijder öyle bir vurdu ki topa. allahım gol olabilirdi o anın ismi ancak. ercan taner'de isimlendirdi zaten bu şekilde.

    askerlikteki en mutlu günüm 10 aralık 2013 olacakken ve tüm umutlarımı yitirmişken bu gün benim için 11 aralık 2013 oldu hava muhalefeti nedeniyle. ama oldu. o golden sonra tanımadığım adamlarla çocuklarla sarılmam mı dersin, sesimin 1 hafta boyunca kısılıp çıkmaması mı dersin, komutanlardan bir kaçının sevinç sırasında sakatlanması mı dersin neler neler.

    ama o an gerçekten de allahım gol anıydı.

    iyiki galatasaraylıyım dedim yine pek tabi. her zaman dediğim gibi.
App Store'dan indirin Google Play'den alın