7896
şöyle bir düşününce sabri'nin geçen sene hamza hamzaoğlu'nun gelişiyle ilk 11'e dönmesi ve tekrar bizi sabır testine sokması galatasaray'ın ne kadar da kötü bir durumda olduğunu gösteriyor.
sadece sabri özelinde değil keza bilal ve umut için de geçerli. neden mi? sebebi çok basit. türk futbol tarihindeki en milliyetçi futbol adamı olan fatih terim bile 3. döneminde (2011-2013) sabri'yi ilk geldiği sezon olan 2011-2012 sezonunun başı hariç ilk tercih olarak kullanmadı.
umut bulut'a gelince kendisini transfer ettiren fatih terim. yiğidi öldür hakkını yeme demişler, allah var drogba gelene kadar fiziksel olarak çöküş devrine girmediği için galatasaray'ı sırtladı. fakat fatih terim sabri'de olduğu gibi umut'ta da aynısını yaparak 2012-2013 sezonunun ilk yarısından sonra ilk tercihi olarak düşünmedi.
son olarak bilal içinde aynı durum geçerli oldu. fatih terim o bölgede çok değişik hal ve tavırları bulunan hatta takım arkadaşıyla bile kavga eden fakat sahada oynadığı futbolla ve galatasaray'ı benimsemesiyle kalbimizde taht kuran melo'dan kiralık olmasına rağmen hiç vazgeçmedi. yerine yeni isimleri aramadı mı? aradı tabi. fakat sonuç olarak o formayı büyük bir başarıyla ve azimle hep melo giydi. ama bu sene aniden takımdan ayrılmasıyla boşluğu 30'undan sonra akhisar'da çıkış yapan bilal ile doldurulmaya çalışıldı. tahmin edildiği üzere de başarı sağlanamadı.
kıssadan hisse, sabri'nin 1 senedir çoğu maçta iyi ya da kötü oynaması da bazı maçlarda kurtarıcı olarak oyuna girmesi de galatasaray'ın mali olarak zor olduğunu gösteriyor.
sadece sabri özelinde değil keza bilal ve umut için de geçerli. neden mi? sebebi çok basit. türk futbol tarihindeki en milliyetçi futbol adamı olan fatih terim bile 3. döneminde (2011-2013) sabri'yi ilk geldiği sezon olan 2011-2012 sezonunun başı hariç ilk tercih olarak kullanmadı.
umut bulut'a gelince kendisini transfer ettiren fatih terim. yiğidi öldür hakkını yeme demişler, allah var drogba gelene kadar fiziksel olarak çöküş devrine girmediği için galatasaray'ı sırtladı. fakat fatih terim sabri'de olduğu gibi umut'ta da aynısını yaparak 2012-2013 sezonunun ilk yarısından sonra ilk tercihi olarak düşünmedi.
son olarak bilal içinde aynı durum geçerli oldu. fatih terim o bölgede çok değişik hal ve tavırları bulunan hatta takım arkadaşıyla bile kavga eden fakat sahada oynadığı futbolla ve galatasaray'ı benimsemesiyle kalbimizde taht kuran melo'dan kiralık olmasına rağmen hiç vazgeçmedi. yerine yeni isimleri aramadı mı? aradı tabi. fakat sonuç olarak o formayı büyük bir başarıyla ve azimle hep melo giydi. ama bu sene aniden takımdan ayrılmasıyla boşluğu 30'undan sonra akhisar'da çıkış yapan bilal ile doldurulmaya çalışıldı. tahmin edildiği üzere de başarı sağlanamadı.
kıssadan hisse, sabri'nin 1 senedir çoğu maçta iyi ya da kötü oynaması da bazı maçlarda kurtarıcı olarak oyuna girmesi de galatasaray'ın mali olarak zor olduğunu gösteriyor.