10138
beni her maç deli eden futbolcu. hak verirsiniz vermezsiniz, belki sizi de deli ediyordur, belki memnunsunuzdur ama lütfen bi okuyun ve bana bu bahsettiğim olayı bir açıklayın.
konumuz: faul
öncelikle söylemeliyim ki, mühendislik okuduğum için olaylara karşı biraz deneysel yaklaşma eğilimim var. kendisine de öyle yaklaşacağım. çok basit bir deney düzeneği üzerinden konuşacağım.
deney düzeneği: futbol sahası
denek: ben
sonuç verici: hakem
şimdi varsayalım ki ben hayatımda ilk defa futbol oynuyorum. ve varsayalım ki benden sahada forvet oynamamı istediler. öğreneceğim ilk şey ne olur?
- kurallar.
evet ilk defa forvet oynuyorum. maçtayız. ben futbolun ilk kuralı olan pas alıp vermeyi öğreniyorum. ne yapmam lazım?
- pası alabilmek için beni savunan defans ile pası veren takım arkadaşımın arasına girmeliyim.
girdim. ama o da ne? rakip defans bana baya yakın duruyor ve önüme geçmek istiyor. bu duruma nasıl tepki verebilirim?
a) takım arkadaşıma daha fazla yaklaşıp defansın yakın markajından kurtulmaya çalışarak
b) kollarımı arkaya atıp defans oyuncusunu tutup önüme geçmesini engelleyerek
b seçeneğini seçtim. ne oldu?
- hakem faul yaptığıma karar verdi.
demek ki bu hareket işe yaramıyor. ama tesadüfi bi karar da olabilir tekrar deneyelim aynı hareketi yapmayı. ne oldu?
- hakem yine faul yaptığıma karar verdi.
peki o zaman hareketi biraz daha hafif yapayım. kolumu adama takayım o çekiyor gibi gözüksün. ne oldu?
- hakem yine faul yaptığıma karar verdi.*
ne yapmam gerekiyor şimdi?
- bu hareketi yapmamam gerekiyor. beynin buna karar vermesi gerekiyor. a) seçeneğine geçmeliyim ya da kafayı çalıştırmayıp hakem bu sefer görmez deyip aynı hareketi yapmaya devam edebilirim. ancak ben bu kadar küçük bir ihtimalden medet umacak kadar aptal veya bencil değilim.
bu adam bunu bile düşünemiyor işte ya. ne zaman rakip alana oyunu yıksak, rakip alana yerleşsek, hakimiyet kursak, bu adam pas istiyor, bu faulu yapıyor ve oyun duruyor geri koşmak zorunda kalıyoruz. bırak da biraz baskı kuralım yahu rakip üstünde. rakip alana oyun da yıkamıyoruz ileri çıkan bekler de koşmaktan yoruluyor. gerçi herkes geri koşmak zorunda kalıyor. ha bir de hızlı bir takım olsak neyse. yaş ortalaması da 30+ bu takımın. hiç biri olmasa rakip faulü hızlı kullanıp biz dönemeden hızlı çıkıyor. ha pası alsa çok mu şey oluyor? hayır onda da mütemadiyen sıçıyor. her şey takımın zararına oluyor açıkçası.
ya her şeyi geçtim bu adamın aksine duvar olma özelliği olmadığının farkında olan umut bulut bile forvette kaybolup topa değmediğinde bu bize daha yararlı oluyor. takım küçük galibiyet serileri yakalıyor falan.* düşün yani durumun vahimliğini hayalet futbolcu takıma yarar sağlamayarak bu adam kadar zarar da vermemiş oluyor.
ve normal bi insan bu faulü 2 kere deneyerek bile yapmaması gerektiğini anlayacakken bu adam bu faulü her maç 2-3 kere yapıyor. oğlum insan anlamaz mı lan? işe yaramıyor işte.
aynı maçı geçtim bu adam bu faulü bir sezonda en az 40 kere falan yapıyor. oğlum insan anlamaz mı lann?? işe ya-ra-mı-yor işte. düşünemiyor yahu bunu çok basit değil mi kardeşim düşünemiyor işte. bi de üstüne ofsaytları, rezalet top kontrolleri, zıplamaya tenezzül bile etmediği kafa topları gibi benzer şekilde açıklanabilecek bir çok olayı daha var. tamamen aynı konseptle hepsi aynı şekilde açıklanabilir. ve biz kendisine bu takımın tek ve birinci forveti muamelesi yapıyoruz. her şey gol atmak değil azizim. öyle olsa, takıma kafası çalışan topçu gelince bu adamın yarısı kadar gol atsa bile o adama tapar mıydık? kafası çalıştığından herkesi iyi oynatıyordu, takım da haliyle iyi oynuyordu top hep ilerde kalıyordu diye tapmadık mı biz bu isme? *
futbol akılla oynanmaz mı? hagi "göt sadece oturur ama kafa düşünüyor" dediğinde güldük eğlendik ama çok doğru dememiş miydi? bir insan ise yaramadığını onlarca kez gördüğü bir hareketi yapmaya devam eder mi ya? ya deneme-yanılma yöntemini yeni doğan bebekler bile uygulamıyor mu? çok mu zor bir şey düşünüyorum ve istiyorum?
vallahi kafayı yiyeceğim ya.
edit: 21 kasım 2015 galatasaray antalyaspor maçı'nda kendisi tamı tamına 7 faul yapmıştır. santrofor. 7.
konumuz: faul
öncelikle söylemeliyim ki, mühendislik okuduğum için olaylara karşı biraz deneysel yaklaşma eğilimim var. kendisine de öyle yaklaşacağım. çok basit bir deney düzeneği üzerinden konuşacağım.
deney düzeneği: futbol sahası
denek: ben
sonuç verici: hakem
şimdi varsayalım ki ben hayatımda ilk defa futbol oynuyorum. ve varsayalım ki benden sahada forvet oynamamı istediler. öğreneceğim ilk şey ne olur?
- kurallar.
evet ilk defa forvet oynuyorum. maçtayız. ben futbolun ilk kuralı olan pas alıp vermeyi öğreniyorum. ne yapmam lazım?
- pası alabilmek için beni savunan defans ile pası veren takım arkadaşımın arasına girmeliyim.
girdim. ama o da ne? rakip defans bana baya yakın duruyor ve önüme geçmek istiyor. bu duruma nasıl tepki verebilirim?
a) takım arkadaşıma daha fazla yaklaşıp defansın yakın markajından kurtulmaya çalışarak
b) kollarımı arkaya atıp defans oyuncusunu tutup önüme geçmesini engelleyerek
b seçeneğini seçtim. ne oldu?
- hakem faul yaptığıma karar verdi.
demek ki bu hareket işe yaramıyor. ama tesadüfi bi karar da olabilir tekrar deneyelim aynı hareketi yapmayı. ne oldu?
- hakem yine faul yaptığıma karar verdi.
peki o zaman hareketi biraz daha hafif yapayım. kolumu adama takayım o çekiyor gibi gözüksün. ne oldu?
- hakem yine faul yaptığıma karar verdi.*
ne yapmam gerekiyor şimdi?
- bu hareketi yapmamam gerekiyor. beynin buna karar vermesi gerekiyor. a) seçeneğine geçmeliyim ya da kafayı çalıştırmayıp hakem bu sefer görmez deyip aynı hareketi yapmaya devam edebilirim. ancak ben bu kadar küçük bir ihtimalden medet umacak kadar aptal veya bencil değilim.
bu adam bunu bile düşünemiyor işte ya. ne zaman rakip alana oyunu yıksak, rakip alana yerleşsek, hakimiyet kursak, bu adam pas istiyor, bu faulu yapıyor ve oyun duruyor geri koşmak zorunda kalıyoruz. bırak da biraz baskı kuralım yahu rakip üstünde. rakip alana oyun da yıkamıyoruz ileri çıkan bekler de koşmaktan yoruluyor. gerçi herkes geri koşmak zorunda kalıyor. ha bir de hızlı bir takım olsak neyse. yaş ortalaması da 30+ bu takımın. hiç biri olmasa rakip faulü hızlı kullanıp biz dönemeden hızlı çıkıyor. ha pası alsa çok mu şey oluyor? hayır onda da mütemadiyen sıçıyor. her şey takımın zararına oluyor açıkçası.
ya her şeyi geçtim bu adamın aksine duvar olma özelliği olmadığının farkında olan umut bulut bile forvette kaybolup topa değmediğinde bu bize daha yararlı oluyor. takım küçük galibiyet serileri yakalıyor falan.* düşün yani durumun vahimliğini hayalet futbolcu takıma yarar sağlamayarak bu adam kadar zarar da vermemiş oluyor.
ve normal bi insan bu faulü 2 kere deneyerek bile yapmaması gerektiğini anlayacakken bu adam bu faulü her maç 2-3 kere yapıyor. oğlum insan anlamaz mı lan? işe yaramıyor işte.
aynı maçı geçtim bu adam bu faulü bir sezonda en az 40 kere falan yapıyor. oğlum insan anlamaz mı lann?? işe ya-ra-mı-yor işte. düşünemiyor yahu bunu çok basit değil mi kardeşim düşünemiyor işte. bi de üstüne ofsaytları, rezalet top kontrolleri, zıplamaya tenezzül bile etmediği kafa topları gibi benzer şekilde açıklanabilecek bir çok olayı daha var. tamamen aynı konseptle hepsi aynı şekilde açıklanabilir. ve biz kendisine bu takımın tek ve birinci forveti muamelesi yapıyoruz. her şey gol atmak değil azizim. öyle olsa, takıma kafası çalışan topçu gelince bu adamın yarısı kadar gol atsa bile o adama tapar mıydık? kafası çalıştığından herkesi iyi oynatıyordu, takım da haliyle iyi oynuyordu top hep ilerde kalıyordu diye tapmadık mı biz bu isme? *
futbol akılla oynanmaz mı? hagi "göt sadece oturur ama kafa düşünüyor" dediğinde güldük eğlendik ama çok doğru dememiş miydi? bir insan ise yaramadığını onlarca kez gördüğü bir hareketi yapmaya devam eder mi ya? ya deneme-yanılma yöntemini yeni doğan bebekler bile uygulamıyor mu? çok mu zor bir şey düşünüyorum ve istiyorum?
vallahi kafayı yiyeceğim ya.
edit: 21 kasım 2015 galatasaray antalyaspor maçı'nda kendisi tamı tamına 7 faul yapmıştır. santrofor. 7.