hamza hamzaoğlu

nedense kazanırken eleştirenleri iyi gün taraftarı ilan edenlerin kaybederken kendisini savunmak için meydana çıkamadığı teknik direktör. bize saydıranların bazıları da eleştirmeye başlamış. hatalarda inat etmemek de önemli, bu yüzden bu taraftarları çok fazla eleştirmek istemiyorum. ama esas mesele şemsiye göte girmeden gerçeği görebilmek. dökülen takımı alıp şampiyon yaptı denilen bu adam takımı beşiktaş'ın 1 puan gerisinde ikinci sırada almıştı. şimdi kendisi hem ligdeki konumu hem de kadrosu bakımından öyle bitik bir halde teslim edecek ki koca bir sezonu kaybetmiş olacağız. bu adam bize sahada ne yaptığını bilmeyen, sarhoş gibi gezen, yanından süratle rakip oyuncu geçerken yere düşen adamlardan kurulu bir takımı müstahak gördü. 12 eylül 2015 galatasaray merdin idman yurdu maçında kaç pozisyonda bizim oyuncular faul yapmaya çalışıp rakip basıp gittikten sonra kendileri yerde kaldı sayamadım. siz şu görüntüye bakarak eksiklerimizi görmek için lig maçlarını beklediğini söyleyen bu adamın takıma antrenman yaptırdığını düşünüyor musunuz? yoksa lig başlayınca futbolcular nasılsa form tutar demiş olması daha mı muhtemel? olur da şampiyonlar ligi'ne gidemezsek kaybımız 1 sezonla da kalmayacak. avrupa ligi seviyesinde bir takım ne muslera'yı ne de sneijder'i elinde tutabilir. sattığı melo'dan (kimse kendi gitti demesin, gitmek isteyen adam daha düşük maaşla sözleşme uzatmaz), satın alma opsiyonuyla kiraya gönderdiği bruma ve telles'ten hiç bahsetmiyorum.

ayrıca kendisi için einstein'ın çok süper bir sözü var:
"aynı şeyleri yapıp farklı sonuçlar beklemek türk futbolcusuna sahip çıkmayı kendisine misyon edinmiş hamza gibi yeniçeri sevici romantik şövalyelerin yapacağı küçük tatlı bir çılgınlıktır."

yalancı bahara kendini kaptırıp galatasaray'ın geleceğini harcayan bu çapsızlara alkış tutanlar şimdi kına yakabilirler.