4657
eksikleri sebebiyle bolca eleştirilmesi gereken futbolcu. ama aynen yukarıda yazıldığı gibi "yıkıcı değil yapıcı eleştiri" olması gerekli. şöyle de düşünebiliriz. emre'yi galatasaray'a ya da futbola küstürürsek ne kazanırız? hiçbir şey. peki emre'yi şımartmadan desteklersek ne kaybederiz? belki de galatasaray ve türkiye iyi bir futbolcu kazanacak.
karakteri şudur budur ama caner'i, arda ile kavga etti ve avrupa ligi son 32 turundaki atletico madrid maçında kırmızı kart yedi diye göndermedik mi? aynı caner, arda ile barıştı, hatta kanka oldular. aynı caner, roma'daki avrupa ligi çeyrek final maçında takımını yarı finale taşıyan golü atmadı mı? bu yıllarda biz ne yaptık? yıllarca sol bek aradık. bulduk bulamadık, daha iyi daha kötü ayrı konu.
emre çolak başlığında caner'e dilenmiyorum. sadece futbolun, futbolcunun bir kaç yılda nasıl değişebileceğinden bahsediyorum. durduk yere, hem de fena oynamadığı bir maçtan sonra, bir futbolcuyu yermenin anlamı yok diyorum. hatta kötü bile oynasa eleştirilerin yıkıcı, kalp kırıcı değil yapıcı olmasından bahsediyorum.
bazı futbolcular bazı sistemlerde öyle bir oynar ki "bu adam o adam mı?" deriz. emre iyi potansiyelli, farklı mevkilerde oynayabilen çok yönlü bir futbolcu. pas oyununa yatkın, hızlı değil ama çabuk, ayağı düzgün bir futbolcu. guardiola veya wegner modelinde, pas oyunu oynayan takımların bir kanadında oynarsa çok yararlı olur böyle futbolcular. örnek olarak; iniesta'nın uzun bir süre sol açık oynaması, götze'nin kanatlarda oynaması, ramsey'in sağ kanatta oynaması. (umuyorum şu cümleden emre'yi iniesta, götze, ramsey ile karşılaştırdığımı düşünen renktaşlar çıkmaz. çok darılırım)
demem o ki adam benim senin gibi galatasaraylı. altyapıdan çıkmış, orada oturuyor. alternatif futbolcu, ara ara girip şöyle böyle katkı sağlıyor. kulübü batıracak paralar da kazanmıyor. önceden "adamsın kuzey" gibi tweetler atardı. artık onları da atmıyor. otursun orada şans verilir oynar. bu sezon sözleşmesi bitiyor. belki yenilenir, sonra belki kiralanır, sonraki sene belki satılır para kazandırır. belki de sistem değişir, bir oynar, "bu adam o adam mı?" deriz.
karakteri şudur budur ama caner'i, arda ile kavga etti ve avrupa ligi son 32 turundaki atletico madrid maçında kırmızı kart yedi diye göndermedik mi? aynı caner, arda ile barıştı, hatta kanka oldular. aynı caner, roma'daki avrupa ligi çeyrek final maçında takımını yarı finale taşıyan golü atmadı mı? bu yıllarda biz ne yaptık? yıllarca sol bek aradık. bulduk bulamadık, daha iyi daha kötü ayrı konu.
emre çolak başlığında caner'e dilenmiyorum. sadece futbolun, futbolcunun bir kaç yılda nasıl değişebileceğinden bahsediyorum. durduk yere, hem de fena oynamadığı bir maçtan sonra, bir futbolcuyu yermenin anlamı yok diyorum. hatta kötü bile oynasa eleştirilerin yıkıcı, kalp kırıcı değil yapıcı olmasından bahsediyorum.
bazı futbolcular bazı sistemlerde öyle bir oynar ki "bu adam o adam mı?" deriz. emre iyi potansiyelli, farklı mevkilerde oynayabilen çok yönlü bir futbolcu. pas oyununa yatkın, hızlı değil ama çabuk, ayağı düzgün bir futbolcu. guardiola veya wegner modelinde, pas oyunu oynayan takımların bir kanadında oynarsa çok yararlı olur böyle futbolcular. örnek olarak; iniesta'nın uzun bir süre sol açık oynaması, götze'nin kanatlarda oynaması, ramsey'in sağ kanatta oynaması. (umuyorum şu cümleden emre'yi iniesta, götze, ramsey ile karşılaştırdığımı düşünen renktaşlar çıkmaz. çok darılırım)
demem o ki adam benim senin gibi galatasaraylı. altyapıdan çıkmış, orada oturuyor. alternatif futbolcu, ara ara girip şöyle böyle katkı sağlıyor. kulübü batıracak paralar da kazanmıyor. önceden "adamsın kuzey" gibi tweetler atardı. artık onları da atmıyor. otursun orada şans verilir oynar. bu sezon sözleşmesi bitiyor. belki yenilenir, sonra belki kiralanır, sonraki sene belki satılır para kazandırır. belki de sistem değişir, bir oynar, "bu adam o adam mı?" deriz.