18
dursun özbek, turgay kıran ve mustafa cengiz'in adaylıklarını açıkladıları son olarak da alp yalman'ın adaylığını açıklayacağı genel kuruldur. (not; alp yalman yalanlamış)
yarsuvat yönetiminde de görev yapan dursun özbek'in nakit sıkışılığı yaşanan bu dönemde nakden de kulübe para yatırdığı hatta yatırdığı paranın ünal aysal'dan çok olduğu kulislerde dedikodu olarak konuşulmakta.
turgay kıran'ın kalabalık bir ekiple çalışığı en büyük projesinin de gayrimenkul yatırım ortaklığı şirketinin kurularak varlıkların bu şirkete aktarılması olduğu kendisi tarafından açıklandı. bu şirketi ünal aysal da kurmak istedi ancak divan üyeleri karşı çıkmıştı. nitekim bu şirketin kurulması faruk süren döneminden sonra her yıl konuşulmaktadır.
mustafa cengiz'in mali genel kurul ve gs tv'deki konuşmalarını izlediğimizde de her üç aday içinde esasında en büyük vizyona sahip başkan adayı olduğu anlaşılmakta. geliştirdiği asy arenanın satın alınması ile btgm ödenecek kira, gelir payları, reklam, koltuklardan sonra esasında ne kadar karlı çıkacağımız ve açılan davaları da sonlandıracak (çok inanılmaz paralar konuşulmakta bu davalar için) harika bir proje olduğu da açıktır. stadın satın alınması ile büyük bir değer aktiflere gelecek sadece bu bile kısa vadeli borçları uzun vadeli gelire göre ödenebilir bir hale getirecektir. mülkiyet alınınca ek gelir imkanları (örneğin tv, film stüdyoları hatta eğlence merkezleri vs gibi gelir getirici ek projeler de üretilebilecektir) yani tam bir kazan kazan modeli ve psikolojik üstünlük de bir kez daha bize geçmiş olacak. kendisinin tek sorunu maalesef liseli olmaması.
alp yalman ise bir başka yaş sendromu yaşatacak adaydır. kendisini çok severiz ancak tff başkanlığı gibi daha üst düzeyde adaylıklar için değerlendirilmelidir. tff başkanlık seçimleri de aynı şekilde galatasaray başkanlık aday seçimi kadar önemlidir.
genel kurulda liseli lisesiz oranı dedikodulara 51-49 veya tam tersi. ancak liseli bir aday çıktığında örnek 100. dönem mezun abisi 100. dönemdekilerle konuşulmakta alınacak oy sayı ile birlikte tahmin edilebilmekte. hatta liseli olup liseye direnen efsane bir metin oktay liseli tayfası dahi bilinmekte (80 ler de kapalıya dahi hakimdiler) o grubun oy oranları da söylenmekte.
mustafa cengiz güçlü ve genel kurul yapısındaki dengeleri de şaşırtacak bir hamle yapmalı. ünal aysal'ın 100.000.000 usd diyip sonradan üstü kapanan lafı dahil, geldiği anla ayrılacağı an arasında borç farkı oluşmayağını olur ise teminat olarak bir değeri divan başkanlık heyetine bloke ettiğini peşinen söylemeli veya benzer şaşırtıcı bir teminat sunmalı.
benim önerim ise şöyle;
spor genel müdürlüğü ile sözleşme yapılsın 100.000.000 usd ye 5 yıl içinde ödenmek kaydı ile stadın mülkiyetini alalım. kulüp yeni bir şirket kursun ve halka açılsın. 60.000 taraftarın her biri 5.000 usd yi 5 yıl içinde ödesin ve bu şirkete ortak olsun. 5.000 usd bedelin tamamını bu şirkete ödeyecek taraftarlar aynı zamanda kulübe üye yapılsın. (dernek tüzüğüne stat a.ş. ye 5.000 usd ödeyip ortak olanlar derneğe üye olur şeklinde bir madde konulabilir) toplanan 300.000.000 milyon usd'nin 100'ü sgm ne stat için ödensin, kalan 200 milyon usd ile banka borçları kapanarak yıllık 60 milyon faiz yükünden kurtulalım. böylelikle kulüp halka açılır, faiz yükünden kurtuluruz, stadın mülkiyeti kulübe geçer ve film stüdyosu vs ek gelirlere de imkan doğar, 60.000 üyenin yılda ödeyeceği 300 tl aidat ile 60.000 x 300 tl= 18.000.000 tl yapar. her yılda ayrıca 18.000.000 tl ek gelir olur. evet genel kurul statta yapılır. divan üyelerine batı tribünün en güzel yeri ayrıldı stada bakın tam dolu iken bile en boş yer orası. ancak bizimle dalga geçiyorlar. genel kurul statta mı yapılır?
yarsuvat yönetiminde de görev yapan dursun özbek'in nakit sıkışılığı yaşanan bu dönemde nakden de kulübe para yatırdığı hatta yatırdığı paranın ünal aysal'dan çok olduğu kulislerde dedikodu olarak konuşulmakta.
turgay kıran'ın kalabalık bir ekiple çalışığı en büyük projesinin de gayrimenkul yatırım ortaklığı şirketinin kurularak varlıkların bu şirkete aktarılması olduğu kendisi tarafından açıklandı. bu şirketi ünal aysal da kurmak istedi ancak divan üyeleri karşı çıkmıştı. nitekim bu şirketin kurulması faruk süren döneminden sonra her yıl konuşulmaktadır.
mustafa cengiz'in mali genel kurul ve gs tv'deki konuşmalarını izlediğimizde de her üç aday içinde esasında en büyük vizyona sahip başkan adayı olduğu anlaşılmakta. geliştirdiği asy arenanın satın alınması ile btgm ödenecek kira, gelir payları, reklam, koltuklardan sonra esasında ne kadar karlı çıkacağımız ve açılan davaları da sonlandıracak (çok inanılmaz paralar konuşulmakta bu davalar için) harika bir proje olduğu da açıktır. stadın satın alınması ile büyük bir değer aktiflere gelecek sadece bu bile kısa vadeli borçları uzun vadeli gelire göre ödenebilir bir hale getirecektir. mülkiyet alınınca ek gelir imkanları (örneğin tv, film stüdyoları hatta eğlence merkezleri vs gibi gelir getirici ek projeler de üretilebilecektir) yani tam bir kazan kazan modeli ve psikolojik üstünlük de bir kez daha bize geçmiş olacak. kendisinin tek sorunu maalesef liseli olmaması.
alp yalman ise bir başka yaş sendromu yaşatacak adaydır. kendisini çok severiz ancak tff başkanlığı gibi daha üst düzeyde adaylıklar için değerlendirilmelidir. tff başkanlık seçimleri de aynı şekilde galatasaray başkanlık aday seçimi kadar önemlidir.
genel kurulda liseli lisesiz oranı dedikodulara 51-49 veya tam tersi. ancak liseli bir aday çıktığında örnek 100. dönem mezun abisi 100. dönemdekilerle konuşulmakta alınacak oy sayı ile birlikte tahmin edilebilmekte. hatta liseli olup liseye direnen efsane bir metin oktay liseli tayfası dahi bilinmekte (80 ler de kapalıya dahi hakimdiler) o grubun oy oranları da söylenmekte.
mustafa cengiz güçlü ve genel kurul yapısındaki dengeleri de şaşırtacak bir hamle yapmalı. ünal aysal'ın 100.000.000 usd diyip sonradan üstü kapanan lafı dahil, geldiği anla ayrılacağı an arasında borç farkı oluşmayağını olur ise teminat olarak bir değeri divan başkanlık heyetine bloke ettiğini peşinen söylemeli veya benzer şaşırtıcı bir teminat sunmalı.
benim önerim ise şöyle;
spor genel müdürlüğü ile sözleşme yapılsın 100.000.000 usd ye 5 yıl içinde ödenmek kaydı ile stadın mülkiyetini alalım. kulüp yeni bir şirket kursun ve halka açılsın. 60.000 taraftarın her biri 5.000 usd yi 5 yıl içinde ödesin ve bu şirkete ortak olsun. 5.000 usd bedelin tamamını bu şirkete ödeyecek taraftarlar aynı zamanda kulübe üye yapılsın. (dernek tüzüğüne stat a.ş. ye 5.000 usd ödeyip ortak olanlar derneğe üye olur şeklinde bir madde konulabilir) toplanan 300.000.000 milyon usd'nin 100'ü sgm ne stat için ödensin, kalan 200 milyon usd ile banka borçları kapanarak yıllık 60 milyon faiz yükünden kurtulalım. böylelikle kulüp halka açılır, faiz yükünden kurtuluruz, stadın mülkiyeti kulübe geçer ve film stüdyosu vs ek gelirlere de imkan doğar, 60.000 üyenin yılda ödeyeceği 300 tl aidat ile 60.000 x 300 tl= 18.000.000 tl yapar. her yılda ayrıca 18.000.000 tl ek gelir olur. evet genel kurul statta yapılır. divan üyelerine batı tribünün en güzel yeri ayrıldı stada bakın tam dolu iken bile en boş yer orası. ancak bizimle dalga geçiyorlar. genel kurul statta mı yapılır?
