711
yanlış anlaşılmasın hamza hoca'dan şu aşamada fazlasıyla memnunum fakat elinde güçlü bir galatasaray olsa şenol hoca'nın neler başarabileceğini düşünmeden edemiyorum. bana göre ülke tarihindeki teknik direktörler arasında en iyi hücum oynatan kişi kendisidir. fatih terim de dahil. terim genelde takımı gözü kara şekilde hücum ettirmeyi sever ve bunda da başarılı olur. fakat şenol hoca'nın takımı rakibi harbiden fırtına gibi sarsıyor. bu sene bursaspor, fenerbahçe'nin şikeyle şampiyon olduğu sezon ve szymkowiak'ın falan olduğu ve bizi sami yen'de 2-0 yendikleri maçın olduğu sezonki trabzonspor. dünya kupası ve sonrasındaki iki sene milli takımın oynadığı oyun.
milli takım teknik direktörü olduğu dönemde bir eleme maçında danimarka deplasmanındaydık. maça iyi başlamıştık ama sonra gol yedik. ya hatırlayanlar vardır belki öyle bir baskı kurduk ki danimarka kalesine. adamlar 11 kişi kaleyi savunuyorlar adeta. kale vuruşlarını kaleci kullandıktan 3-5 saniye sonra topu bir anda rakip ceza sahası çevresine getiriyor ve yığılıyorduk. benim hayatımda gördüğüm en yoğun baskılardan birisiydi. nihat'la bir gol bulmuş ve maç 1-1 bitmişti.
yine trabzonspor'un başındayken dinamo kiev'i deplasmanda 2-1 yendikleri şampiyonlar ligi ön eleme maçı var. orada da trabzon 1-0 geriye düşmüştü ve sonrasında kasırga gibi yüklendi ve maçı 2-1 kazandı. ama avni aker'de skoru tam hatırlayamıyorum ve elenmişti.
her şey tamam ama bir sonuca vardıramama durumu var sanki. bursaspor'un ligde en iyi topu oynadığı herkes tarafından dillendirilir fakat lig tablosu onu göstermiyor. o oyunu oynayan milli takımın gruptan çıkıp elemede elenmiş olması veya trabzonspor'un deplasmanda rahat kazanılan bir şampiyonlar ligi eleme maçını rövanşta kaybedip elenmesi. sanırım bu eksikliği de bizde giderebilir. kendisini bir gün galatasaray'ın başında görmek isterim. tabi hamza hoca'yla kupalar kazandıktan sonra. çünkü şenol güneş'in iyi bir galatasaray yaratacağına nasıl inanıyorsam, hamza hamzaoğlu'nun da galatasaray'da kupalar kazanacağına öyle inanıyorum.
milli takım teknik direktörü olduğu dönemde bir eleme maçında danimarka deplasmanındaydık. maça iyi başlamıştık ama sonra gol yedik. ya hatırlayanlar vardır belki öyle bir baskı kurduk ki danimarka kalesine. adamlar 11 kişi kaleyi savunuyorlar adeta. kale vuruşlarını kaleci kullandıktan 3-5 saniye sonra topu bir anda rakip ceza sahası çevresine getiriyor ve yığılıyorduk. benim hayatımda gördüğüm en yoğun baskılardan birisiydi. nihat'la bir gol bulmuş ve maç 1-1 bitmişti.
yine trabzonspor'un başındayken dinamo kiev'i deplasmanda 2-1 yendikleri şampiyonlar ligi ön eleme maçı var. orada da trabzon 1-0 geriye düşmüştü ve sonrasında kasırga gibi yüklendi ve maçı 2-1 kazandı. ama avni aker'de skoru tam hatırlayamıyorum ve elenmişti.
her şey tamam ama bir sonuca vardıramama durumu var sanki. bursaspor'un ligde en iyi topu oynadığı herkes tarafından dillendirilir fakat lig tablosu onu göstermiyor. o oyunu oynayan milli takımın gruptan çıkıp elemede elenmiş olması veya trabzonspor'un deplasmanda rahat kazanılan bir şampiyonlar ligi eleme maçını rövanşta kaybedip elenmesi. sanırım bu eksikliği de bizde giderebilir. kendisini bir gün galatasaray'ın başında görmek isterim. tabi hamza hoca'yla kupalar kazandıktan sonra. çünkü şenol güneş'in iyi bir galatasaray yaratacağına nasıl inanıyorsam, hamza hamzaoğlu'nun da galatasaray'da kupalar kazanacağına öyle inanıyorum.
