1260
kendisinin her geçen gün galatasaray'ın önemli bir figürü haline gelmesinden oldukça rahatsızım. görünen o ki bu fikirlerimde de hiç yalnız değilim. 1-2 sene öncesine kadar "eh işte" seviyesinde duygular beslediğim, florya'da iyi/kötü bir görev almasını "mantıklı" bulduğum bu adamın bir anda kulübün en önemli ismi olması artık midemi bulandırıyor.
abdürrahim gibi adamlar "spora siyaset bulaştırmayın yaaa :(" diye aylarca kafa siken bazı sözlük yazarı arkadaşlara inat, bütün herşeylerini birebir siyasi ilişkilere borçludurlar. bugün erdoğan'ı yalayan abdürrahim ve benzerleri, yarın olur da seçimleri kazanırlarsa bahçeli ve kılıçdaroğlu'nu yalayacaktır. her kulüpte bu adam gibi "iş bitirici" sıfatıyla görev alan, güçlü kişilerle olan yakınlıklarını artı değere çeviren adamlar var ama abdürrahim bu işi aşırı derecede göz önünde ve iğrenç ötesi üslubuyla insanların gözüne soka soka yapıyor.
bu adamın gelebileceği en büyük mevki galatasaray yönteminin 5-6. adamı olmak, basının önüne çok çıkmamak, kendisinden daha kafası çalışan büyüklerinin kontrolünde florya'da iyi kötü katkı vermekti. ünal başkan o sınırı ayarlayabilmişti mesela, en fazla çıkıp fatih hoca'ya filan yalakalık yapabiliyordu, illa ki partilere yalakalık yapacaksa da bunu gidip çok göz önünde olmadan yapıyordu ama malesef biz adama bir anda 1. adamlığı verdik, duygun başkanın mevcut boşluğunda o da bu imkanı bokunu çıkarırcasına kullanıyor.
bu tarz tiplere o yanıp tutuştukları fırsatı vermeyeceksin. "sen ne ayaksın" diyen olmadığı sürece daha çok kez başımızı öne eğdirecek abdürrahim. yazıklar olsun.
abdürrahim gibi adamlar "spora siyaset bulaştırmayın yaaa :(" diye aylarca kafa siken bazı sözlük yazarı arkadaşlara inat, bütün herşeylerini birebir siyasi ilişkilere borçludurlar. bugün erdoğan'ı yalayan abdürrahim ve benzerleri, yarın olur da seçimleri kazanırlarsa bahçeli ve kılıçdaroğlu'nu yalayacaktır. her kulüpte bu adam gibi "iş bitirici" sıfatıyla görev alan, güçlü kişilerle olan yakınlıklarını artı değere çeviren adamlar var ama abdürrahim bu işi aşırı derecede göz önünde ve iğrenç ötesi üslubuyla insanların gözüne soka soka yapıyor.
bu adamın gelebileceği en büyük mevki galatasaray yönteminin 5-6. adamı olmak, basının önüne çok çıkmamak, kendisinden daha kafası çalışan büyüklerinin kontrolünde florya'da iyi kötü katkı vermekti. ünal başkan o sınırı ayarlayabilmişti mesela, en fazla çıkıp fatih hoca'ya filan yalakalık yapabiliyordu, illa ki partilere yalakalık yapacaksa da bunu gidip çok göz önünde olmadan yapıyordu ama malesef biz adama bir anda 1. adamlığı verdik, duygun başkanın mevcut boşluğunda o da bu imkanı bokunu çıkarırcasına kullanıyor.
bu tarz tiplere o yanıp tutuştukları fırsatı vermeyeceksin. "sen ne ayaksın" diyen olmadığı sürece daha çok kez başımızı öne eğdirecek abdürrahim. yazıklar olsun.
