abdurrahim albayrak

kendisi yapı olarak galatasarayınn diger yoneticilerinden farklı. aysal gibi oturup kalkmayı bilmesini beklemeyin. bu adamın bugunku acıklamaları garip de gelmesin cunku bu adam on yıldır boyle. transferi kulup daha kapa bildirmeden kendisi tvde acıkladıgı gun de boyleydi. icinde mutluluk hissettiren bi bilgi olunca dayanamıyor paylasıyor. istiyor ki taraftarın da icine su serpilsin, taraftar da bi an once mutlu olsun. sabri-eboue gafı da bundan ibarettir. kotu bir niyetle yapılmamıstır ama kısmen teknik heyet ve bir onceki yonetim uzerine kotu bir etki yaratmıstır. ancak emin olun albayrak bunu dusunerek isteyerek yapmamıstır. yani birilerine zarar verecegini akıl edememiştir. yoksa su adamın kotu bir niyeti olmadıgı, tek cabasının galatasaray oldugu ayan beyan ortada. haginin ikinci doneminde artık kendini tutamayıp mac cıkısı cıldırısı geliyor gozumun onune, bu adam en az ben sen gibi amator. aklı basında bir yonetici yapar mı oyle acıklamalar bi dusunun. bu adam net amator. zaten o yuzden futbolcularla arası bu kadar iyi. diger yoneticilerimiz dogustan aristokrat, dogustan first class. bu adamsa orta direk dogmus, orta direk buyumus. halkın icinden normal bi adam. o yuzden futbolcunun halinden iyi anlıyor. bu yuzden futbolcular onu seviyor. ve bu yuzden sahadaki basarıya bu kadar etki ediyor.

bu saatten sonra albayrak degisemeyecegi icin kendisini sevabıyla gunahıyla sevmeliyiz. bu adamın tam olcup bicmeden yapacagı acıklamaları her zaman olacak bunu bilip kabullenmeliyiz. bu arada soylemeden de gecemeyecegim;

i love you addürrahim abi.