357
(bkz: #1527839)
(bkz: #1527844)
(bkz: #1527861)
(bkz: #1527890)
(bkz: #1530472)
devam ediyoruz.
kısa süreli iş arayışından sonra(1.5 ay) bank asya ligi mi oluyordu ne oluyordu? süper(!) ligin bir altı işte... boluspor'un başına geçtim. hedef kümede kalmaktı. açıkçası düşmemeye oynayan bir takımda görev almayı hiç içime sindiremiyordum. takıma geldim bir baktım kimi göreyim:
sabri sarıoğlu ulan vallahi çok şaşırmıştım hiç böyle bir şey beklemiyordum. ulan dedim sabri burada işin ne? - merhaba hocam ben ceyhun gülselam, mancini bahsetmiştir demez mi... bastım kahkahayı. sabri'yi görünce sevindim şaka maka.
sağolsun boluspor yönetimi düşmemeye oynayan bir takım için iyi bir bütçe verdi. kadro iyi değildi ama istediğim takımı kurabilecek bütçem vardı. gelir gelmez başladım yine şampiyonluk nutuklarına :d açıkçası ben samimi bir şekilde inanıyorum ama takım inanmamıştı. ciddi bir revizyon gerekiyordu anında 9 kişiyi şutladım. 11 tane de yeni transfer yaptım. aralarında bildiğiniz isimler de var. albert riera, mehmet batdal, emre nefiz gibi... tam istediğim gibi olmasa da takım yine de fena olmadı. kümede kalacağımızdan zaten emindim. hedefi şampiyonluktu. resmen ekibi toplamıştım sabri-riera ile ayrı bir zevkli hale gelmişti kariyer.
lige çok iyi bir başlangıç yaptık. ilk 5'teydik. fakat tam sayıyı net hatırlamıyorum, bir 10 maç sonunda falan belli oldu ki takım düşmeyecek ama şampiyon da olamayacak. ligde 6.ydık ama üst sıralara zar zor tutunuyorduk. takım da inanmamıştı şampiyonluğa, yönetim de. birkaç hafta orta sıra takımı için iyi şampiyonluğa oynayacak takım için kötü puanlar topladık. takıma verdim ultimatomu. sertleştim. biraz süre verdim takıma. birkaç hafta içinde 10.luğa düştük ve bastım istifayı. benden küme düşürülmemem istenmişti. bu takımın bu puanlarla ve de bu kadroyla küme düşmeyeceğinden emindim. zaten benim yerime kim gelse artık bu saatten sonra kümede rahatlıkta tutacaktı. bastım istifayı gittim. şampiyonluğa inanmayan takımla işim yoktu benim, olamazdı. başaramamak başka inanmamak, mücadele etmeden pes etmek başkaydı. ha bu hatayı kariyerimde daha önce ben de yapmıştım ama hatayı hatayla örtemezdik, kötüyü örnek gösteremezdik. biraz da türklüğümüzün kanından olan "dediğimi yap yaptığımı yapma" asıl atasporumuzdu bizim... :)
benden sonra boluspor çok kötü bir teknik direktörle anlaştı. ona rağmen ligi 14. bitirdiler. hallerinden memnundular. ben ise istifamdan 10 gün sonra ingiltere 3. lig takımlarındanbarnsley'in başına geçmiştim. ingiltere alt liglerini özlememişim ne yalan söyleyeyim. yine taktiksel olarak çok sınırlanıyorsun. sıkıcı futbol oynatmak zorundasın. hep aynı terane. ben bu düzeni bozarım deyip kahramanlığa kalkınca da hep başarısız oldum. hedef orta sıralarda bitirmekti. 2 ay geçti. 16.yken başına geçtiğim barnsley'i 8.liğe kadar yükselttim fakat takım üst sıralara çıkamayacak, çıksa bile barınamayacaktı. burada şampiyonluk hayaldi. ben bile inanmıyordum. üst lige çıkmak da hayaldi...
barnsley yönetimi iyi bir bütçe verdi fakat oyuncular takıma gelmek istemiyordu. takıma gelmeyi kabul edecek en iyi oyuncular bile bizi en fazla 6.lık 8.lik arasında tutabilecek oyunculardı. 2 ay sonunda teşekkür edip bastım istifamı. takıma ilk geldiğimde 3 oyuncuyu transfer etmiştim. devre arası için de 4 oyuncuya imza attırmıştım. transferlerle birlikte de benden sonra barnsley ligi 9. bitirdi.
devam edecek
(bkz: #1527844)
(bkz: #1527861)
(bkz: #1527890)
(bkz: #1530472)
devam ediyoruz.
kısa süreli iş arayışından sonra(1.5 ay) bank asya ligi mi oluyordu ne oluyordu? süper(!) ligin bir altı işte... boluspor'un başına geçtim. hedef kümede kalmaktı. açıkçası düşmemeye oynayan bir takımda görev almayı hiç içime sindiremiyordum. takıma geldim bir baktım kimi göreyim:
sabri sarıoğlu ulan vallahi çok şaşırmıştım hiç böyle bir şey beklemiyordum. ulan dedim sabri burada işin ne? - merhaba hocam ben ceyhun gülselam, mancini bahsetmiştir demez mi... bastım kahkahayı. sabri'yi görünce sevindim şaka maka.
sağolsun boluspor yönetimi düşmemeye oynayan bir takım için iyi bir bütçe verdi. kadro iyi değildi ama istediğim takımı kurabilecek bütçem vardı. gelir gelmez başladım yine şampiyonluk nutuklarına :d açıkçası ben samimi bir şekilde inanıyorum ama takım inanmamıştı. ciddi bir revizyon gerekiyordu anında 9 kişiyi şutladım. 11 tane de yeni transfer yaptım. aralarında bildiğiniz isimler de var. albert riera, mehmet batdal, emre nefiz gibi... tam istediğim gibi olmasa da takım yine de fena olmadı. kümede kalacağımızdan zaten emindim. hedefi şampiyonluktu. resmen ekibi toplamıştım sabri-riera ile ayrı bir zevkli hale gelmişti kariyer.
lige çok iyi bir başlangıç yaptık. ilk 5'teydik. fakat tam sayıyı net hatırlamıyorum, bir 10 maç sonunda falan belli oldu ki takım düşmeyecek ama şampiyon da olamayacak. ligde 6.ydık ama üst sıralara zar zor tutunuyorduk. takım da inanmamıştı şampiyonluğa, yönetim de. birkaç hafta orta sıra takımı için iyi şampiyonluğa oynayacak takım için kötü puanlar topladık. takıma verdim ultimatomu. sertleştim. biraz süre verdim takıma. birkaç hafta içinde 10.luğa düştük ve bastım istifayı. benden küme düşürülmemem istenmişti. bu takımın bu puanlarla ve de bu kadroyla küme düşmeyeceğinden emindim. zaten benim yerime kim gelse artık bu saatten sonra kümede rahatlıkta tutacaktı. bastım istifayı gittim. şampiyonluğa inanmayan takımla işim yoktu benim, olamazdı. başaramamak başka inanmamak, mücadele etmeden pes etmek başkaydı. ha bu hatayı kariyerimde daha önce ben de yapmıştım ama hatayı hatayla örtemezdik, kötüyü örnek gösteremezdik. biraz da türklüğümüzün kanından olan "dediğimi yap yaptığımı yapma" asıl atasporumuzdu bizim... :)
benden sonra boluspor çok kötü bir teknik direktörle anlaştı. ona rağmen ligi 14. bitirdiler. hallerinden memnundular. ben ise istifamdan 10 gün sonra ingiltere 3. lig takımlarındanbarnsley'in başına geçmiştim. ingiltere alt liglerini özlememişim ne yalan söyleyeyim. yine taktiksel olarak çok sınırlanıyorsun. sıkıcı futbol oynatmak zorundasın. hep aynı terane. ben bu düzeni bozarım deyip kahramanlığa kalkınca da hep başarısız oldum. hedef orta sıralarda bitirmekti. 2 ay geçti. 16.yken başına geçtiğim barnsley'i 8.liğe kadar yükselttim fakat takım üst sıralara çıkamayacak, çıksa bile barınamayacaktı. burada şampiyonluk hayaldi. ben bile inanmıyordum. üst lige çıkmak da hayaldi...
barnsley yönetimi iyi bir bütçe verdi fakat oyuncular takıma gelmek istemiyordu. takıma gelmeyi kabul edecek en iyi oyuncular bile bizi en fazla 6.lık 8.lik arasında tutabilecek oyunculardı. 2 ay sonunda teşekkür edip bastım istifamı. takıma ilk geldiğimde 3 oyuncuyu transfer etmiştim. devre arası için de 4 oyuncuya imza attırmıştım. transferlerle birlikte de benden sonra barnsley ligi 9. bitirdi.
devam edecek