3375
italyan'ın kalmasına karar vermiş galatasaray. bence de doğrusu bu şekilde. adama kendi kadrosunu kurma fırsatı vermek zorundayız. lucescu müthiş bir galatasaray'ı sezon başında devralmıştı. mancini ciddi kondisyon sorunları olan, kadrosu dengesiz, puan olarak geride bir galatasaray devraldı. aslında önümüzdeki sezon yapması gereken fazla bir şey yok italyan'ın. takımın top oynadığı mesafeyi biraz kısaltacak önlemler alsa, hücum ve defans arasındaki mesafeyi 40 metreden 20-25 metreye düşürse ve hücuma takımı toplu halde çıkarsa bu kadro yapılacak doğru takviyelerle başarıyı yakalar.
sözlükte lucescu'nun galatasaray'ın başına geçişini hatırlayan kaç kişi var bilmiyorum ancak onlar da katılacaklardır ki; elindeki emreli, okanlı, popesculu, hakan ünsanllı, hagili, caponeli, bülent korkmazlı, suatlı, ergünlü, sergenli, hasan şaşlı kadroya mancini'nin bu gün oynattığı futbolun bir benzerini oynatmıştır. o kadroyla ilk sezonunda 2. olmuştur. üstelik de müthiş bir futbol alışkanlığını da bozmuştur. hatırlıyorum okan, suat, emre, arif rakibin üzerine o bize kupayı kazandıran öldürücü presi yapmak için saldırıyorlardı ve lucescu kenardan geriye geriye diye bağırarak presi yaptırmıyor ve takımı topu daha arkada karşılamaya zorluyordu. geldiği sezon jardel gibi devrin süperstar'ını kullanmayı becerememiştir. ha kendi kadrosyula mucize bir şampiyonluk yaşamıştır o ayrı. hatta kariyerinin en büyük başarı hikayesidir o şampiyonluk nazarımda. zayıf bir takımla tüm teknik direktörlük becerilerine şahit olduk o sezon. zaten adamın teknik direktörlük becerilerini de inkar etmiyorum. diyorum ki sadece mancini'nin bu gün galatasaray'a oynattığı futbola yakın bir futbol oynatmayı tercih eden bir isimdir kendisi.
lucescu gelirse belki şampiyon olur. mancini kalırsa da belki şampiyon olur. takımı şampiyonlar ligi'nde gruptan çıkarmakla kalitesini ortaya koydu mancini. lucescu shaktar'da müthiş bir maddi güçle ligi domine etti. doğaldır. mancini de özellikle italya'da çok avantajlı bir inter ile şampiyonluk yaşadı. bir de city performansı var. ikisinin de künyesi güçlü kısacası. lucescu gelirse sevinirim, mancini kalırsa da sevinirim. çünkü iki teknik adam arasında fazla fark olduğuna inanmıyorum.
bir lafım da taraftara. bu sezonun bu kadar kötü geçmesinde adım gibi eminim ki ilk haftalarda burak'ın ıslıklanmasının rolü çok büyüktü. takıma çok çirkin bir mesaj verildi. doğruya doğru galatasaray taraftarını gerçekten hiç beğenmiyorum. bu camiada teknik direktörden önce değişmesi en elzem olan şey taraftarın tutumudur.
sözlükte lucescu'nun galatasaray'ın başına geçişini hatırlayan kaç kişi var bilmiyorum ancak onlar da katılacaklardır ki; elindeki emreli, okanlı, popesculu, hakan ünsanllı, hagili, caponeli, bülent korkmazlı, suatlı, ergünlü, sergenli, hasan şaşlı kadroya mancini'nin bu gün oynattığı futbolun bir benzerini oynatmıştır. o kadroyla ilk sezonunda 2. olmuştur. üstelik de müthiş bir futbol alışkanlığını da bozmuştur. hatırlıyorum okan, suat, emre, arif rakibin üzerine o bize kupayı kazandıran öldürücü presi yapmak için saldırıyorlardı ve lucescu kenardan geriye geriye diye bağırarak presi yaptırmıyor ve takımı topu daha arkada karşılamaya zorluyordu. geldiği sezon jardel gibi devrin süperstar'ını kullanmayı becerememiştir. ha kendi kadrosyula mucize bir şampiyonluk yaşamıştır o ayrı. hatta kariyerinin en büyük başarı hikayesidir o şampiyonluk nazarımda. zayıf bir takımla tüm teknik direktörlük becerilerine şahit olduk o sezon. zaten adamın teknik direktörlük becerilerini de inkar etmiyorum. diyorum ki sadece mancini'nin bu gün galatasaray'a oynattığı futbola yakın bir futbol oynatmayı tercih eden bir isimdir kendisi.
lucescu gelirse belki şampiyon olur. mancini kalırsa da belki şampiyon olur. takımı şampiyonlar ligi'nde gruptan çıkarmakla kalitesini ortaya koydu mancini. lucescu shaktar'da müthiş bir maddi güçle ligi domine etti. doğaldır. mancini de özellikle italya'da çok avantajlı bir inter ile şampiyonluk yaşadı. bir de city performansı var. ikisinin de künyesi güçlü kısacası. lucescu gelirse sevinirim, mancini kalırsa da sevinirim. çünkü iki teknik adam arasında fazla fark olduğuna inanmıyorum.
bir lafım da taraftara. bu sezonun bu kadar kötü geçmesinde adım gibi eminim ki ilk haftalarda burak'ın ıslıklanmasının rolü çok büyüktü. takıma çok çirkin bir mesaj verildi. doğruya doğru galatasaray taraftarını gerçekten hiç beğenmiyorum. bu camiada teknik direktörden önce değişmesi en elzem olan şey taraftarın tutumudur.