932
kendisini eleştirmek için erkendir yorumuna da katılmıyorum, bu adamdan olmaz yorumuna da katılmıyorum.
alex telles için çok farklı parametrelerde farklı yorumlar yapmak mümkün. öncelikle alex telles geldiği ligin ekolü ve vatandaşlığını yaptığı ülkenin futbol kültürü gereği top yapabilme yeteneğine sahip; oyun önceliğinde ofans olan bir bek. geldiği günden itibaren de akılda olumlu işaretler bıraktıysa topla çıkışları, düzgün ayağı ve başta sneijder olmak üzere takım arkadaşları ile girdiği; olumlu izlenimler verdiği pas trafiği sayesinde bıraktı. ama herkes kabul etmeli ki alex telles birkaç maç dışında galatasaray savunmasının yumuşak karnı oldu.
parametreler dedik ya başlayalım saymaya.
çok klasik olacak ama bu yaş grubunun oyuncuları çok önemli hocalarla çalışırsa kendi oyununu bir seviye daha yukarı çekebilir. kimse brezilya'da çok önemli hocalarla çalıştığını iddia edemez onun herhalde. galatasaray günlerinde ise varlığı hep tartışılmış ve tartışılacak tam konsantre ile takımını yönetemeyen bir hoca (mancini iyidir, kötüdür bu kişiden kişiye değişir) ile çalıştı ki; bu da onun mevcut oyununa herhangi bir katkı sağlamadı.
yine geldiğinden beri savunma hattı çok sık değişti ve bu başta telles olmak üzere tüm savunma hattını etkiledi.
oynadığı maçların çoğunda hedefsiz bir takım ne kadar çabuk kırılganlık gösterirse, takım o kadar kırılgan bir yapıdaydı. o da tüm takıma uydu.
bunlar olumsuz yanlar olabilir; ama brezilya'dan gelen bir futbolcunun ilk avrupa deneyiminde takıma adaptasyonu bu kadar yüksek oluyorsa, oyununun hücum yanı akıllarda kalabiliyorsa, kadroda kendine ilk geldiği günden bu yana sıklıkla yer bulabiliyorsa savunma yanı için bu futbolcu bir süre tolere edilmelidir. hatta özel antrenmanla ile temel savunma bilgileri bile verilebilir kendisine. çünkü hem yaşı buna müsait hem de kapristen uzak bir kişilik yapısı olduğu da aşikar.
alex telles için çok farklı parametrelerde farklı yorumlar yapmak mümkün. öncelikle alex telles geldiği ligin ekolü ve vatandaşlığını yaptığı ülkenin futbol kültürü gereği top yapabilme yeteneğine sahip; oyun önceliğinde ofans olan bir bek. geldiği günden itibaren de akılda olumlu işaretler bıraktıysa topla çıkışları, düzgün ayağı ve başta sneijder olmak üzere takım arkadaşları ile girdiği; olumlu izlenimler verdiği pas trafiği sayesinde bıraktı. ama herkes kabul etmeli ki alex telles birkaç maç dışında galatasaray savunmasının yumuşak karnı oldu.
parametreler dedik ya başlayalım saymaya.
çok klasik olacak ama bu yaş grubunun oyuncuları çok önemli hocalarla çalışırsa kendi oyununu bir seviye daha yukarı çekebilir. kimse brezilya'da çok önemli hocalarla çalıştığını iddia edemez onun herhalde. galatasaray günlerinde ise varlığı hep tartışılmış ve tartışılacak tam konsantre ile takımını yönetemeyen bir hoca (mancini iyidir, kötüdür bu kişiden kişiye değişir) ile çalıştı ki; bu da onun mevcut oyununa herhangi bir katkı sağlamadı.
yine geldiğinden beri savunma hattı çok sık değişti ve bu başta telles olmak üzere tüm savunma hattını etkiledi.
oynadığı maçların çoğunda hedefsiz bir takım ne kadar çabuk kırılganlık gösterirse, takım o kadar kırılgan bir yapıdaydı. o da tüm takıma uydu.
bunlar olumsuz yanlar olabilir; ama brezilya'dan gelen bir futbolcunun ilk avrupa deneyiminde takıma adaptasyonu bu kadar yüksek oluyorsa, oyununun hücum yanı akıllarda kalabiliyorsa, kadroda kendine ilk geldiği günden bu yana sıklıkla yer bulabiliyorsa savunma yanı için bu futbolcu bir süre tolere edilmelidir. hatta özel antrenmanla ile temel savunma bilgileri bile verilebilir kendisine. çünkü hem yaşı buna müsait hem de kapristen uzak bir kişilik yapısı olduğu da aşikar.