resim
Gheorghe Hagi
Görev:Teknik Direktör
Takım:FCV Farul
Yaş:59
Uyruk:Romanya
  • 3955
    bir futbolcu için kısa olarak nitelendirilebilecek bir boyu ve küçücük denilebilecek ayakları vardı onun.
    ama o, bir savaşcının yüreğine sahipti. spartaküs gibi. isyankardı. adaletsizliğe dayanamazdı.
    ne örümcek adam gibi ağ atabilirdi, ne superman gibi uçabilirdi. ne de batman gibi zırhı vardı. ama bir kahramanın cesaretinden daha fazlası vardı onda.
    bir general gibi liderdi. comandante’ydi o. her zaman tek bir şey isterdi; kazanmayı.
    aynı zamanda bir çocuğun heyecanı vardı her maça çıktığında. gözlerine baktığınızda anlardınız o coşkuyu.

    ***

    yaptığı işe o kadar saygılıydı ki, sanki yeşil sahada üstüne bastığı çimenler kendileriyle gurur duyardı. oktay rıfat’ın dediği gibi; “mutluluk bir çimendi, onun bastığı yerde biten.”

    sahadaki 22 futbolcudan farklıydı her zaman. sahaya baktığınızda bir adamın parladığını farkederdiniz. erendil’in ışığıydı o. karanlığa ışık tutar, diğer bütün ışıklar söndüğü zaman takıma yol gösterirdi.

    yağmur bir tek onun koşu yoluna yağmazdı sanki.
    karlı kış günlerinde soğuk olmazdı tribünler, onun varlığı ısıtırdı bizi.

    ***

    bir gün, hayatındaki en sevdiği insanın en acı haberini aldı. romanya’ya gittiğinde hüngür hüngür ağlıyordu.. “gelme, izinlisin.” dedi imparator. ama hagi geldi. kalbine gömdü acısını, öyle çıktı mabede. uzamıştı sakalları. yastaydı. belki içi kan ağlıyordu. sağ elini sol göğsünün üzerindeki armaya koydu. romanya’da doğmuştu, ama o galatasaraylıydı. indirmedi sağ elini bir daha göğsünden. o günden sonra taçsız kral’ın yanında anılmaya başladı adı.

    ***

    büyük hagi’ydi o. "hagi, hagii, hagiii.. ne büyüksün hagi! ne büyüksün!"
    ne büyüktü hagi.
    tribünler her maçta bağırırlardı, "i love you hagi" diye. “seni seviyorum." cümlesinin en çok yakıştığı insandı.

    ***

    şimdi ne zaman aklıma gelsen hagi, ne zaman ismini duysam birinden, ne zaman görsem seni televizyonda; gözümden iki damla yaş süzülüyor. dudaklarım titremeye başlıyor.
    ah be hagi seni bir kere olsun görebilmeyi ne kadar çok isterdim.
    sana sımsıkı sarılıp, bütün benliğimle sana teşekkür edebilseydim be hagi.
    keşke hagi. keşke. keşke sana seni ne kadar çok sevdiğimi söyleyebilseydim hagi.
    “galatasaray’a kazandırdıkların için, türkiye’ye kazandıkların için, beni galatasaraylı yaptığın için, iyi ki varsın hagi.” diye haykırabilseydim sana.

    sadece bir kere hagi.
App Store'dan indirin Google Play'den alın