• 406
    şu 2 paragraf ile yaşanan 2 yılı çok güzel özetledikten sonra kendisiyle çelişmesini ben de anlayamadım:

    --- alıntı ---

    eski tff’nin aylarca “yeterince delil yok” diye niye konuyu sündürdüğünü… ortada yeterince delil yoksa neden fenerbahçe’yi avrupa’ya göndermediğini… fenerbahçe kulübü’nün aylarca masum olduğunu iddia ettikten sonra neden cas’taki davasını geri çektiğini… önce neden 58’inci madde değişsin, sonra neden değişmesin dediklerini… yeni tff’nin “şike sahaya yansımamış” açıklamasından sadece bir hafta sonra pfdk’nın ibrahim akın ve ahmet çelebi’ye “müsabaka sonucuna etki etmekten” neden ceza verdiğini… eğer akın ve çelebi müsabaka sonucuna etki etmekten ceza aldıysa, şikenin sahaya nasıl yansımadığını… eğer şike sahaya yansımadıysa, akın ve çelebi’nin müsabaka sonucuna nasıl etki ettiğini… eskişehirli ümit karan’ın canlı yayında açıkça, fenerbahçe’nin şampiyonluğunu istemediği için bile bile bir golü atmadığını itiraf ettiği halde, neden ülkede büyük gürültünün kopmadığını… anlayamadım… çoğumuz anlayamadık…

    anlayamadıklarımız bunlarla da kalmadı… başbakan’ın neden “8 takım düşerse futbol ekonomisi batar” diye topa girdiğini… velev ki futbol ekonomisi batsın, bunun futbol ahlakımızın batmasından, hiç kimsenin kimseye güveninin kalmamasından neden daha kötü bir şey olduğunu… bakan kılıç’ın neden o günlerde “hepimiz aynı gemideyiz” açıklaması yaptığını… namusluların, sırf futbol ekonomisi batmasın diye şikeye tenezzül edenlerle neden aynı gemide olması gerektiğini… o günlerde “ben o gemide değilim” yazdığımda, “başbakan yanılıyor, futbol ekonomisi batarsa batsın, ahlakımız batmasın” dediğimde neden hemen hemen hiçbirinin benimle aynı fikirde olmadığını… o günkü kulüpler birliği sözcüsü cavcav’ın neden “bütün kulüpler bir aradayız, omuz omuzayız” diye açıklama yaptığını… eğer bir, iki veya sekiz kulüp şikeye karıştıysa, diğerlerinin neden onlarla kayıtsız şartsız birlikte olduğunu… anlayamadım… hiçbirimiz anlayamadık…

    --- alıntı ---

    yazısının ikinci bölümünde ise geciken adaletten dolayı uefa'ya taş atıyor.

    kusura bakmasın ama azıcık düşünme ve anlama kabiliyeti olan bir insan uefa'nın 724 gün sonra aldığı bu kararın asıl nedeninin 'anlayamadığımız durumlar' olduğu sonucuna varırdı. uefa, kararları bugün alabildi çünkü onlar da tff'nin aldığı veya almadığı kararları bekledi, olayları izledi, yaşananları senin benim gibi 'anlamaya' çalıştı. şu an egemen korkmaz'ın, kuyt'ın, oğuzhan özyakup'un mağdur olması gibi bir durum da göremiyorum ben ortada. onlar fenerbahçe'ye veya beşiktaş'a gelirken her şey ayan beyan ortadaydı ve takımlarının ceza alma ihtimalleri olduğunu bile bile attılar o imzaları. kaldı ki şike olayları sürecinde tanık olduğumuz en mantıksız, en saçma savunma da kişiler ve kurumlar ayrılmalıdır sözü. kendisinin sahip olduğunu düşündüğüm azıcık futbol bilgisi bile bu savunma argümanındaki mantıksızlığı kavrayabilirdi fakat belli ki yazısının son bölümü ile patronlarının gönlünü hoş tutmaya çalışmış. bu sayede de kendisinin ne "8 takım düşerse futbolumuz batar" diyen başbakan ile, ne "hepimiz aynı gemideyiz" diyen bakan kılıç ile, ne de "bütün takımlar bir aradayız, omuz omuzayız" diyen cavcav ile bir farkı kalmıyor. kendisi bunun farkında mıdır, emin değilim.

    http://www.meleke.com/?p=5503
App Store'dan indirin Google Play'den alın