4411
kendisiyle zamaninda dalga geçmiş olabilirim, emin değilim. geçtiysem de gençliğime veriyorum. şimdi olsa yapmam. ancak şu su götürmez bir gerçek ki kendisi iyi bir futbolcu değildir. çünkü iyi futbolunun hatirlandiği son maç yaklaşik 1,5 ay önce oynanmiştir. çünkü kendisinin akillarda kalan en önemli hareketi, ki ben hangi takima olduğunu bile net hatirlamiyorum, büyük ihtimalle seneler önce rizespor'a attiği goldür. peki ya sabri iyi bir sporcu mudur? ona da hayir. neden? çünkü kavganin olduğu, kartlarin havada uçuştuğu her yerde o vardir. yan hakemlerle konuşur, orta hakeme genellikle ''hassktr'' kelimesini ifade edecek el kol hareketleri yapar. kisacasi ahlaki açidan zayiftir ve bu onun iyi bir sporcu olmasinin önündeki büyük bir engeldir. sabri'yi tanimlayacak en iyi cümle, ne kadar çalişkan olduğu ile ilgili kurulabilir. bilirsiniz; ilkokulda, velisine öğretmeni tarafindan anlatilan, zeki, ama çalişmiyor denilen çocuklari. hah, işte sabri o tarz bir adamdir. çalişiyordur elbette, ancak diğer yönleri zayif olduğu için bu çok da bir işe yaramiyordur. kendisinin sözlüğümüzde sürekli olarak tartişma konusu olmasi benim de hoşuma gitmiyor. ama kendisi takimdan gönderilene kadar konuşulmaya devam edilecek. ve insanlar sabri üzerinden birbirine küfür etmeye ve birbirini yanliş anlamaya, sevdamizin adinin galatasaray olduğunu unutarak devam edecek.
