260
üstüste 27 pas yapıp sonunda rakip savunmanın ortasına atılan bir ortayla son bulan atak organizasyonlarına sahip olan bir maçtı ta ki 65. dakikaya kadar. aslında bu senaryoya alışığız sene başından beri. iyi oynadığımızı zannedip hiç birşey oynamadığımız maçlardan biri olacaktı. belki bir ara pası bir uzaktan şutla golüde bulabilirdik. puan durumuna bakıp kral biziz deyip unutacaktık herşeyi. sonra 65te birşey oldu bi an premier lig maçlarındaki gibi kareleler görmeye başladık sahada. iyi zannettiğimiz futbolla iyi futbolun arasındaki farkı farkettik bir anda. gözlerimizdeki perde kalktı. sneijder, 200dkdır yapmasını beklediklerimizi 5 dk içinde yapmaya başladı. kendisine sallamak için hazırda bekleyen köşe yazarları yazılarını değiştirmek zorunda kaldılar belkide. drogbanın bizle macerası çok uzun olamayacak belkide ama şu yarım saatte oynadığı ve oynattığı oyunu 1,5 seneye yayması zaten potansiyeli olan takımımıza çağ atlatacaktır. 2000'in ruhu bize mücadeleyi, hırsı, inanmayı öğretmişti. eğer başarabilirsek 2013 ruhu bize bunların üstüne birde kaliteyi öğretecektir.