13
evimde ne d-smart ne de digiturk gibi sikindirik oluşumları bulundurmayan biri olarak diyorum ki:
bunun sebebi evinde bunları bulunduranlardır. başka şekillerde de söylenebilecek bir sebebin bu şekilde dile getirilmiş hali bu. sen işin köküne inerek kapitalizm diyebilirsin.
bu durumda soru şu: hangi kapitalizm? başka hangi kapitalist ülkede insanlar kendi ligini izleyemiyor? başka hangi kapitalist ülkede insanlar dünya kupasını izleyemiyor? malesef birçok şeyi yanlış anlamış, birçok şeyin de bokunu çıkarmış bir toplum olarak kapitalizmi de yanlış anlamışız. ya da anlayamamışız.
bunları kapitalizmi savunan biri olarak söylemiyorum. fakat lafla peynir gemisinin yürümediği de su götürmez bir gerçek. madem toplumdan, kitlesel bir hareketten bahsediyoruz önce birey olarak üzerimize düşeni yapacağız. ilk kural budur.
talep olmazsa arz olmaz. bugün d-smart, lig tv gibi şifreli-dekoderli ilkel oluşumlar talep görmeseydi başkası alıp pazarlayamayacaktı. ama türkiye'deki konformist bireylerden oluşan toplum var oldukça evet, onlar olmazsa başkası alır pazarlar. adamlar her şeyden önce televizyonun ruhuna, kar etme yöntemine aykırı iş yapıyor. işin ilginci de bu iş tutuyor. normal şartlarda bir açıklaması yok bunun, o kadar anormal bir toplumuz işte. oysa şifreli değil adam gibi yayın yaparsın, milletten toplayacağın parayı reklam gelirlerini artırarak elde edersin. bunun olması da tamamen senin ve benim söz konusu şifreli platformlara gösterdiğimiz talebin ne olduğundan geçer.
bunun sebebi evinde bunları bulunduranlardır. başka şekillerde de söylenebilecek bir sebebin bu şekilde dile getirilmiş hali bu. sen işin köküne inerek kapitalizm diyebilirsin.
bu durumda soru şu: hangi kapitalizm? başka hangi kapitalist ülkede insanlar kendi ligini izleyemiyor? başka hangi kapitalist ülkede insanlar dünya kupasını izleyemiyor? malesef birçok şeyi yanlış anlamış, birçok şeyin de bokunu çıkarmış bir toplum olarak kapitalizmi de yanlış anlamışız. ya da anlayamamışız.
bunları kapitalizmi savunan biri olarak söylemiyorum. fakat lafla peynir gemisinin yürümediği de su götürmez bir gerçek. madem toplumdan, kitlesel bir hareketten bahsediyoruz önce birey olarak üzerimize düşeni yapacağız. ilk kural budur.
talep olmazsa arz olmaz. bugün d-smart, lig tv gibi şifreli-dekoderli ilkel oluşumlar talep görmeseydi başkası alıp pazarlayamayacaktı. ama türkiye'deki konformist bireylerden oluşan toplum var oldukça evet, onlar olmazsa başkası alır pazarlar. adamlar her şeyden önce televizyonun ruhuna, kar etme yöntemine aykırı iş yapıyor. işin ilginci de bu iş tutuyor. normal şartlarda bir açıklaması yok bunun, o kadar anormal bir toplumuz işte. oysa şifreli değil adam gibi yayın yaparsın, milletten toplayacağın parayı reklam gelirlerini artırarak elde edersin. bunun olması da tamamen senin ve benim söz konusu şifreli platformlara gösterdiğimiz talebin ne olduğundan geçer.
