469
bu adamları susturmayın.
söylediklerini tümden kabul edin yada muhalefet edin demiyorum. benim derdim bu değil.
mahalle takımı'nın özelinde onun gibi yıllarını galatasaray'a vermiş insanların üzerini bir kalemde çizip atmayın benim derdim.
aynı fikri taşıyor yada hiçbir paydada birleşemiyor olabilirsiniz. taraftarlık demek aynı düşünceye sahip olmak değil, bir renge ve isme sahip olmaktır.
yazdıklarımı kimse kendi üzerine alınmasın. ne zamandır içimdekileri yazmak istiyordum bugüne kısmet oldu.
hepimiz aynı fikri paylaşırsak, aynı işleri beğenirsek, aynı şeyleri söylersek ne farkımız kalır ne de zenginliğimiz.
hepimiz aynı yoldan gideceksek, aynı adrese varacağız demektir.
bırakın insanları da gitsinler başka yerlere. gezsinler görsünler. gelip bize anlatsınlar ki, biz oturup dinleyelim.
gitmediğimiz görmediğimiz yerleri tezahür edelim. şöyle bir düşleyelim.
sözlükte ''aramaya inanmak'' diye bir özellik var. yazdıklarınızı aratsanız kim bilir sizden nice önceleri yazanlar çıkar.
ama neden var? aynı yola düşmeyin diye. farklı yerleri tahayyül edin diye. görün diye. bilin diye var.
mahalle takımı ve onun özelinde diğer emektarları bırakın konuşsunlar. anlatsınlar, yazsınlar.
onların anlattıklarında yılların sınadığı, yazdıklarında geçmişin verdiği birikim var.
onların anlattıklarında belki gitmediğiniz deplasmanlar, görmediğiniz kareler, duymadığınız muhabbetler var.
bu adamları susturmayın, küstürmeyin.
belki şimdi umrunuzda olmaz ama, anlarsınız ne demek istediğimi yıllar sonra.
söylediklerini tümden kabul edin yada muhalefet edin demiyorum. benim derdim bu değil.
mahalle takımı'nın özelinde onun gibi yıllarını galatasaray'a vermiş insanların üzerini bir kalemde çizip atmayın benim derdim.
aynı fikri taşıyor yada hiçbir paydada birleşemiyor olabilirsiniz. taraftarlık demek aynı düşünceye sahip olmak değil, bir renge ve isme sahip olmaktır.
yazdıklarımı kimse kendi üzerine alınmasın. ne zamandır içimdekileri yazmak istiyordum bugüne kısmet oldu.
hepimiz aynı fikri paylaşırsak, aynı işleri beğenirsek, aynı şeyleri söylersek ne farkımız kalır ne de zenginliğimiz.
hepimiz aynı yoldan gideceksek, aynı adrese varacağız demektir.
bırakın insanları da gitsinler başka yerlere. gezsinler görsünler. gelip bize anlatsınlar ki, biz oturup dinleyelim.
gitmediğimiz görmediğimiz yerleri tezahür edelim. şöyle bir düşleyelim.
sözlükte ''aramaya inanmak'' diye bir özellik var. yazdıklarınızı aratsanız kim bilir sizden nice önceleri yazanlar çıkar.
ama neden var? aynı yola düşmeyin diye. farklı yerleri tahayyül edin diye. görün diye. bilin diye var.
mahalle takımı ve onun özelinde diğer emektarları bırakın konuşsunlar. anlatsınlar, yazsınlar.
onların anlattıklarında yılların sınadığı, yazdıklarında geçmişin verdiği birikim var.
onların anlattıklarında belki gitmediğiniz deplasmanlar, görmediğiniz kareler, duymadığınız muhabbetler var.
bu adamları susturmayın, küstürmeyin.
belki şimdi umrunuzda olmaz ama, anlarsınız ne demek istediğimi yıllar sonra.
