102
galatasaray üniversitesi yangınıyla ilgili itfaiyeci görüşü;
--- alıntı ---
saat: 20.11
galatasaray üniversitesi ortaköy binasında çıkmıştır.
beyoğlu, şişli, beşiktaş itfaiye grupları yangına müdahale etmektedir.
yangın ahşap binanın 3.katında çıkmıştır...
fdes bildirdi.
saat 21.28
şuan burada şu açıklamayı yapıyor olmaktansa orada yangında olmayı tercih ederdim ama madem orada olamıyorum buradan doğru bilgiyi sizlere aktarmak isterim.
öncelikle okulda yangın alarmı çaldığı halde binayı boşaltmayan bir hocanın varlığından haberdar oldum ki güzel yurdumun en iyi üniversitesinde bile yangın alarmının siklenmediği ile konuya başlamak isterim.
ahşap bina yangınlarında erken ve çok yönlü müdahale önemlidir çünkü eski ahşap yapılar kolayca yanar ve bu yanma kolayca büyüyebilir. bunun sebebi ise ahşabın geçen zaman içinde kurumuş olmasıdır.
ahşap yapılar aynı zamanda betonerme yapılar gibi yangına dayanımlı değillerdir. tüm taşıyıcı kolonları da ahşap olduğu için kısa sürede yangın büyür ve tüm binayı sarabilir ve çökertebilir.
yine ahşap yapılara suyla ya da köpükle müdahale edilir. müdahalede su basıncı belli bir seviyede tutulur, (7barı geçmez) çünkü yüksek basınç, binanın sağlam kısmının da çökmesine sebep olur, bu yüzden bu yangında denizden söndüren ve kurtarma gemileriyle müdahale söz konusu olamamaktadır.
aynı şekilde havadan helikopter ve uçakla da su atılması gibi fantaziler de mümkün değildir.
binanın konum gereği itfaiye 3 yandan rahatça müdahale etmekte ve denizden su takviyesi ile müdahale dıştan ve çok riskli olmasına rağmen dahiliden sürmektedir.
dahiliden müdahale söndürme sürecini hızlandıracak olsa bile binanın çökme riskinde itfaiyecilerin hayatlarına mal olabilmesi mümkündür.
istanbul itfaiyesi ahşap bina yangınları konusunda cidden avrupa'nın en deneyimli teşkilatlarından biridir, bu konuda hakkını yememek lazım, bu yangında da binayı kurtarmak için en iyi çalışmayı yaptıklarına adım gibi eminim.
ama entrymin başında dediğim gibi yangın alarmı çaldığı halde dersini bölmeyen hocalar varken bizim burada yangın hakkında tonla laf konuşmamız bile yersiz. çünkü olayın içindeki bir "bilim insanı", itfaiyenin siren seslerini duymasına rağmen binayı boşaltmıyorsa daha da söylenecek birşey kalmamıştır.
bu arada yangınla ilgili işkembeden atıp tutmadan önce şu entrylere "28 kasım 2010 haydarpaşa garı yangını/@icemanr bir göz gezdirmeniz faydalı olur.
tahminimce binayı 2 saate söndürürler, sabaha karşı 3-4 gibi de soğutması biter.
ama binanın çatısı, 3. ve 2.katı da kullanılmaz hale gelir tonlarca suyu yedikten sonra.
bakınız yangının çıkışı hakkında hiçbir şey söylemek şuan mümkün değildir.
yangında çalışan tüm itfaiyeci kardeşlerime allah güç kuvvet versin.
ayrıca;
neden yangına denizden müdahale edilmiyor diyen arkadaşlar içindir.
kıyı emniyeti'ndeki kurtarma römorkorlarının yangın monitörleri saatte ortalama 10bar'da 1300m3 su işler, yani dakikada 20m3 su atar, bu da 1dakikada 20ton su demektir ki bu suyu ortalama 10bar gibi bir basınç ile işler.
bu basınçtaki su ile karadaki bir kamyona takla attırabilirsiniz.
yani bir ahşap binayı söndüreceğim derken yıkmanız çok kolaydır.
ek1:
sorular geliyor basıncı düşürsünler diye, basıncı düşürürseniz suyu ileri atamazsınız, suyu emiş borusu teknenin draftından 2m daha uzun yani ortalam deniz satıhının 6-8m altında kalıyor (kurtarma römorkorlerinin draftı 6m civarı) ve bu mesafe de kıyıya yaklaşıp müdahale etmek için pek yeterli değil, dolayısı ile gemi söndürmek üzere dizayn edilmiş bir monitör ve su pompası ile karada bir bina söndürmek, bir ahşap bina söndürmek "mümkün değildir" .
ek2:
neden uçakla helikopterle söndürülmüyor diyenler için de; 2tonluk bir suyu böyle bir yangında en yakın 50m mesafeden boşaltır bir helikopter,
2 ton su, 50m mesafeden yere doğru sanırım 60 70km gibi bir hızla binaya çarpmış olur, dolayısı ile siz "ahşap" bir binayı söndüreyim derken 2 helikopter su ile rahatlıkla yıkarsınız...
dolayısı ile bağdadi, ahşap hatta betonerme binalarda havadan uçakla ya da helikopterle söndürme "mümkün değildir."
saat 22.43
ek3
son durumda ise yangın sonucu çatının kısmen çöktüğü bilgisi mevcut. muhtemelen 3.katın da taşıyıcı sistemi zarar görmüş olabilir. en kötüsü ise tonlarca su işlenmiş olan bir ahşap binanın yeniden kullanımı pek mümkün olmayacaktır. kabataş erkek lisesi'ne sirayet önlendi ve gs üniversitesi'nin yanan binasında ise tamamen söndürme muhtemelen gece yarısını bulacaktır ve soğutma işlemi de sabaha kadar sürecektir.
bir de binada yangın çıktığında okulda derslerin devam ettiği ve çalan yangın alarmına karşılık kimsenin alarmı önemsemediği bilgisini de içeride derste olan bir yakınımdan öğrendim. "itfaiyenin sirenini duyduk neden sonra hocaya söylendik ve o şekilde dışarı çıktık" diye net bir bilgi de durumun bu kadar çabuk büyümesindeki etkinin ta kendisidir.
saat 23.25
ek4
binayı ahşap olarak tanımladım çünkü bina dış duvarları beton/taş olsa da iç yapısı ve genel taşıyıcı sisteminin çoğu ahşaptır. bu yüzden entry'de ahşap olarak tanımlanmıştır.
saat 23.30
ek5
evet yangına denizden römorkorlarla müdahale ediliyor, doğru, süper caps'ler var, ama bu durum, yangına müdahaleyi yönetenlerin sorumluluğundadır, çünkü o römorkorları kullananların "bina yangını" konusunda eğitimi olmadığını çok iyi biliyorum.
ayrıca römorkorla sis perdesi yapabilirsiniz, suyu pülverize işleyebilirsiniz.
ama su perdesinin ne için kullanıldığını bilmek gerek.
su perdesi römorkoru yangının hararetinden korur,
suyu pülverize olarak ta metrelerce uzağa atmak çok mümkün değildir, çünkü suyu bütün olarak atarsanız uzağa gider, pülverize olarak ancak yakından işleyebilirsiniz. ee bu durumda römorkorun draftı nedeniyle kıyıya yanaşamadığını düşünürsek, bu da etkisiz olacaktır.
fdes üzülerek bildirdi.
--- alıntı ---
--- alıntı ---
saat: 20.11
galatasaray üniversitesi ortaköy binasında çıkmıştır.
beyoğlu, şişli, beşiktaş itfaiye grupları yangına müdahale etmektedir.
yangın ahşap binanın 3.katında çıkmıştır...
fdes bildirdi.
saat 21.28
şuan burada şu açıklamayı yapıyor olmaktansa orada yangında olmayı tercih ederdim ama madem orada olamıyorum buradan doğru bilgiyi sizlere aktarmak isterim.
öncelikle okulda yangın alarmı çaldığı halde binayı boşaltmayan bir hocanın varlığından haberdar oldum ki güzel yurdumun en iyi üniversitesinde bile yangın alarmının siklenmediği ile konuya başlamak isterim.
ahşap bina yangınlarında erken ve çok yönlü müdahale önemlidir çünkü eski ahşap yapılar kolayca yanar ve bu yanma kolayca büyüyebilir. bunun sebebi ise ahşabın geçen zaman içinde kurumuş olmasıdır.
ahşap yapılar aynı zamanda betonerme yapılar gibi yangına dayanımlı değillerdir. tüm taşıyıcı kolonları da ahşap olduğu için kısa sürede yangın büyür ve tüm binayı sarabilir ve çökertebilir.
yine ahşap yapılara suyla ya da köpükle müdahale edilir. müdahalede su basıncı belli bir seviyede tutulur, (7barı geçmez) çünkü yüksek basınç, binanın sağlam kısmının da çökmesine sebep olur, bu yüzden bu yangında denizden söndüren ve kurtarma gemileriyle müdahale söz konusu olamamaktadır.
aynı şekilde havadan helikopter ve uçakla da su atılması gibi fantaziler de mümkün değildir.
binanın konum gereği itfaiye 3 yandan rahatça müdahale etmekte ve denizden su takviyesi ile müdahale dıştan ve çok riskli olmasına rağmen dahiliden sürmektedir.
dahiliden müdahale söndürme sürecini hızlandıracak olsa bile binanın çökme riskinde itfaiyecilerin hayatlarına mal olabilmesi mümkündür.
istanbul itfaiyesi ahşap bina yangınları konusunda cidden avrupa'nın en deneyimli teşkilatlarından biridir, bu konuda hakkını yememek lazım, bu yangında da binayı kurtarmak için en iyi çalışmayı yaptıklarına adım gibi eminim.
ama entrymin başında dediğim gibi yangın alarmı çaldığı halde dersini bölmeyen hocalar varken bizim burada yangın hakkında tonla laf konuşmamız bile yersiz. çünkü olayın içindeki bir "bilim insanı", itfaiyenin siren seslerini duymasına rağmen binayı boşaltmıyorsa daha da söylenecek birşey kalmamıştır.
bu arada yangınla ilgili işkembeden atıp tutmadan önce şu entrylere "28 kasım 2010 haydarpaşa garı yangını/@icemanr bir göz gezdirmeniz faydalı olur.
tahminimce binayı 2 saate söndürürler, sabaha karşı 3-4 gibi de soğutması biter.
ama binanın çatısı, 3. ve 2.katı da kullanılmaz hale gelir tonlarca suyu yedikten sonra.
bakınız yangının çıkışı hakkında hiçbir şey söylemek şuan mümkün değildir.
yangında çalışan tüm itfaiyeci kardeşlerime allah güç kuvvet versin.
ayrıca;
neden yangına denizden müdahale edilmiyor diyen arkadaşlar içindir.
kıyı emniyeti'ndeki kurtarma römorkorlarının yangın monitörleri saatte ortalama 10bar'da 1300m3 su işler, yani dakikada 20m3 su atar, bu da 1dakikada 20ton su demektir ki bu suyu ortalama 10bar gibi bir basınç ile işler.
bu basınçtaki su ile karadaki bir kamyona takla attırabilirsiniz.
yani bir ahşap binayı söndüreceğim derken yıkmanız çok kolaydır.
ek1:
sorular geliyor basıncı düşürsünler diye, basıncı düşürürseniz suyu ileri atamazsınız, suyu emiş borusu teknenin draftından 2m daha uzun yani ortalam deniz satıhının 6-8m altında kalıyor (kurtarma römorkorlerinin draftı 6m civarı) ve bu mesafe de kıyıya yaklaşıp müdahale etmek için pek yeterli değil, dolayısı ile gemi söndürmek üzere dizayn edilmiş bir monitör ve su pompası ile karada bir bina söndürmek, bir ahşap bina söndürmek "mümkün değildir" .
ek2:
neden uçakla helikopterle söndürülmüyor diyenler için de; 2tonluk bir suyu böyle bir yangında en yakın 50m mesafeden boşaltır bir helikopter,
2 ton su, 50m mesafeden yere doğru sanırım 60 70km gibi bir hızla binaya çarpmış olur, dolayısı ile siz "ahşap" bir binayı söndüreyim derken 2 helikopter su ile rahatlıkla yıkarsınız...
dolayısı ile bağdadi, ahşap hatta betonerme binalarda havadan uçakla ya da helikopterle söndürme "mümkün değildir."
saat 22.43
ek3
son durumda ise yangın sonucu çatının kısmen çöktüğü bilgisi mevcut. muhtemelen 3.katın da taşıyıcı sistemi zarar görmüş olabilir. en kötüsü ise tonlarca su işlenmiş olan bir ahşap binanın yeniden kullanımı pek mümkün olmayacaktır. kabataş erkek lisesi'ne sirayet önlendi ve gs üniversitesi'nin yanan binasında ise tamamen söndürme muhtemelen gece yarısını bulacaktır ve soğutma işlemi de sabaha kadar sürecektir.
bir de binada yangın çıktığında okulda derslerin devam ettiği ve çalan yangın alarmına karşılık kimsenin alarmı önemsemediği bilgisini de içeride derste olan bir yakınımdan öğrendim. "itfaiyenin sirenini duyduk neden sonra hocaya söylendik ve o şekilde dışarı çıktık" diye net bir bilgi de durumun bu kadar çabuk büyümesindeki etkinin ta kendisidir.
saat 23.25
ek4
binayı ahşap olarak tanımladım çünkü bina dış duvarları beton/taş olsa da iç yapısı ve genel taşıyıcı sisteminin çoğu ahşaptır. bu yüzden entry'de ahşap olarak tanımlanmıştır.
saat 23.30
ek5
evet yangına denizden römorkorlarla müdahale ediliyor, doğru, süper caps'ler var, ama bu durum, yangına müdahaleyi yönetenlerin sorumluluğundadır, çünkü o römorkorları kullananların "bina yangını" konusunda eğitimi olmadığını çok iyi biliyorum.
ayrıca römorkorla sis perdesi yapabilirsiniz, suyu pülverize işleyebilirsiniz.
ama su perdesinin ne için kullanıldığını bilmek gerek.
su perdesi römorkoru yangının hararetinden korur,
suyu pülverize olarak ta metrelerce uzağa atmak çok mümkün değildir, çünkü suyu bütün olarak atarsanız uzağa gider, pülverize olarak ancak yakından işleyebilirsiniz. ee bu durumda römorkorun draftı nedeniyle kıyıya yanaşamadığını düşünürsek, bu da etkisiz olacaktır.
fdes üzülerek bildirdi.
--- alıntı ---