29
böyle bir rezilliğe imza atmış şahıstır. http://www.youtube.com/watch?v=dDiptXZukeY
samimiyetsizlik, farkındalık..
"baştan ifade edeyim galatasaray tekerlekli basketbol takımını kutluyorum ama*..." derken gözlerindeki samimiyetsizliği ve çekememezliği görebilmek mümkün, devam ediyor; "ben galatasaray tekerlekli basketbol takımından şampiyonluk beklemiyorum ve istemiyorum." gözlerini bürüyen hırs ile haddini aşarak devam ediyor; "dünya'nın en kolay şeyi tekerlekli sandalyede şampiyon olmaktır da ondan.." şimdi bir iki saniyeliğine kendinizi engelli arkadaşlarımızın yerine koyun. bu şahıs, binlerce, belki milyonlarca insanın bu şekilde farkındalık kazandığını, yaşama sevinci bulduğunu bilmiyor mu? vizyondan bahsediyor, evdeki sakatlar diyor, sen engelli insanların yaptığı başarıyı küçümseyerek evdeki o sakat çocuğu dışarı çıkamaz hale getiriyorsun, senin vizyonun bu mu!
farkındalık zor bir şey değil. eğer farkında olsaydın, ekranda samimiyetsiz bir şekilde tebrik edip, ardından terini akıtan engelli arkadaşların yaptığı bu olağan üstü başarıyı küçümsemezdin ve biraz farkında olsaydın televizyon başında o başarıyı, mücadeleyi izleyen engelli bir çocuğun "bir gün ben de böyle olabilirim" düşüncesini yıkmazdın.
bu yaşa gelmiş, televizyonlarda, gazetelerde çalışan insanların bunları söylemesi inanılmaz.
bu olayla ilgili geçmişten kısa bir hikaye anlatayım. *
sokakta ellerinden sakat bir arkadaşımız vardı, ilkokula 12 yaşında başlamak zorunda kalmıştı, aynı sınıftaydık. biz de 7 yaşındayız işte daha. okul çıkışları sokakta maç yaparken o arkadaşı hiçbir zaman dışarıda bırakmazdık her zaman bizimle oynamasını isterdik. koşmasında da bir problem vardı, bu yüzden kaleye koyardık. ona hızlı şut çekmez, her kurtardığı topta alkışlardık. daha 7 yaşındaydık ama farkındaydık, bizle olmasından ve bizden farkı olmadığını görmesinden o da biz de mutlu olurduk. geçenlerde tekerlekli basketbol takımımız şampiyon olunca facebook'tan tebrik mesajı yazmıştı. çünkü bu onun için, yaşama tutunma, ben de böyle olabilirim düşüncesini tetikliyor, ona güç veriyordu. şimdi o arkadaşımın bu konuşmayı dinlediğini düşünüyorum ve ben kendi adıma bu konuşmayı yapan insandan utanıyorum.
evet, farkındalık. biraz farkında olursak o insanlarından da bizden farkı olmadığını görebiliriz.
samimiyetsizlik, farkındalık..
"baştan ifade edeyim galatasaray tekerlekli basketbol takımını kutluyorum ama*..." derken gözlerindeki samimiyetsizliği ve çekememezliği görebilmek mümkün, devam ediyor; "ben galatasaray tekerlekli basketbol takımından şampiyonluk beklemiyorum ve istemiyorum." gözlerini bürüyen hırs ile haddini aşarak devam ediyor; "dünya'nın en kolay şeyi tekerlekli sandalyede şampiyon olmaktır da ondan.." şimdi bir iki saniyeliğine kendinizi engelli arkadaşlarımızın yerine koyun. bu şahıs, binlerce, belki milyonlarca insanın bu şekilde farkındalık kazandığını, yaşama sevinci bulduğunu bilmiyor mu? vizyondan bahsediyor, evdeki sakatlar diyor, sen engelli insanların yaptığı başarıyı küçümseyerek evdeki o sakat çocuğu dışarı çıkamaz hale getiriyorsun, senin vizyonun bu mu!
farkındalık zor bir şey değil. eğer farkında olsaydın, ekranda samimiyetsiz bir şekilde tebrik edip, ardından terini akıtan engelli arkadaşların yaptığı bu olağan üstü başarıyı küçümsemezdin ve biraz farkında olsaydın televizyon başında o başarıyı, mücadeleyi izleyen engelli bir çocuğun "bir gün ben de böyle olabilirim" düşüncesini yıkmazdın.
bu yaşa gelmiş, televizyonlarda, gazetelerde çalışan insanların bunları söylemesi inanılmaz.
bu olayla ilgili geçmişten kısa bir hikaye anlatayım. *
sokakta ellerinden sakat bir arkadaşımız vardı, ilkokula 12 yaşında başlamak zorunda kalmıştı, aynı sınıftaydık. biz de 7 yaşındayız işte daha. okul çıkışları sokakta maç yaparken o arkadaşı hiçbir zaman dışarıda bırakmazdık her zaman bizimle oynamasını isterdik. koşmasında da bir problem vardı, bu yüzden kaleye koyardık. ona hızlı şut çekmez, her kurtardığı topta alkışlardık. daha 7 yaşındaydık ama farkındaydık, bizle olmasından ve bizden farkı olmadığını görmesinden o da biz de mutlu olurduk. geçenlerde tekerlekli basketbol takımımız şampiyon olunca facebook'tan tebrik mesajı yazmıştı. çünkü bu onun için, yaşama tutunma, ben de böyle olabilirim düşüncesini tetikliyor, ona güç veriyordu. şimdi o arkadaşımın bu konuşmayı dinlediğini düşünüyorum ve ben kendi adıma bu konuşmayı yapan insandan utanıyorum.
evet, farkındalık. biraz farkında olursak o insanlarından da bizden farkı olmadığını görebiliriz.