459
kendisinden ultra şeyler beklemek doğru değildir. ligin ortasında hiçbir yönetim dünyada isim yapmış ancak turkcell super ligin ismini aldığı teklifle duymuş bir teknik direktör getirmez. ondansa uzun seneler ligde oynayan ve ligi tanıyan, kayseri erciyesspor'a da kısıtlı kadrosyla çok iyi futbol oynatan galatasaray taraftarının çok sevdiği bülent korkmaz'ı getirmek daha akıllıcadır. burda ufak da birşey belirtmekte fayda var. kendisi kayseri erciyesteyken eminim bir çok kişi düşünmüştür bir gün galatasaray'ın başına geleceğini.
ısrarla yazdıklarımın anlaşılmaması ise ilginç. bugun bu başlığa yazdığım ilk mesajda kendisini eleştirdim. ama sanırım bu eleştirileri turuncudan iz taşıyan tok bir sarı ile yazdım ki sözlükte görünmüyor yada okunamıyor. işin ilginç yanı kendisini her zaman eleştirenler kendisine sabır gösterenlere eleştiri hakkı tanımıyor. eleştirince de 'sen ona sabır gösterdin şimdi de eleştiriyorsun' tadında entryler girip dönek muamelesi yapıyor.
forvet oyuncuları bazı dönemler gol orucuna girer. istisnasızdır bu kural, değişmez. ama teknik direktörü 'sen üç-dört haftadır gol atamıyorsun kemalcim, gel kenara' demez. taraftarlar da tepki göstermez buna bir süre. bülent korkmaz'ında ilk dönemi öyledir. başta sabır gösterilmiş ama daha sonra oyun anlayışı eleştirilmiştir. şimdi 'gol atan forvet gol orucuna girmişse daha önce kendisini takımında belli etmiştir ki tepki gösterilmiyordur' denebilir. ama şöyle bir örnek vereyim bende. guiza ispanya'dan türkiye'ye gol kralı olarak geldi. hiçbir varlık gösterememesine rağmen 13-15 hafta kendisine taraftar tepki göstermedi, hatta alkışladı bile taca çıkan topa koşuyor diye. ama daha sonra anlaşıldı ki bu adam oynamıyor, sahada en çok yuhalanan adamlardan biri oldu çıktı. * bülent korkmaz'da gelmeden önce kendisini futbolculuğu ile belli etmiştir. daha sonra düşmesine garanti olarak bakılan bir takımı türkiye kupası aracılığı ile uefa'ya götürmüş ve son haftalarında harika bir futbol oynatmıştır. yine geldiği ilk hafta inanılmaz bir maçla takımı uefa'da bir üst tura taşımıştır*. yine çok zor bir fiksture denk gelmiştir geldiği günler. ayrıca kendisi büyük kaptandır. bu yüzden sabır gösterilmiştir. dönemin sonunda da eleştirilmiştir.
kral çıplak değildir yani. ülkeyi doğru yönetememiş ve striptizi ortaya çıkmıştır. yavaş yavaş...
ısrarla yazdıklarımın anlaşılmaması ise ilginç. bugun bu başlığa yazdığım ilk mesajda kendisini eleştirdim. ama sanırım bu eleştirileri turuncudan iz taşıyan tok bir sarı ile yazdım ki sözlükte görünmüyor yada okunamıyor. işin ilginç yanı kendisini her zaman eleştirenler kendisine sabır gösterenlere eleştiri hakkı tanımıyor. eleştirince de 'sen ona sabır gösterdin şimdi de eleştiriyorsun' tadında entryler girip dönek muamelesi yapıyor.
forvet oyuncuları bazı dönemler gol orucuna girer. istisnasızdır bu kural, değişmez. ama teknik direktörü 'sen üç-dört haftadır gol atamıyorsun kemalcim, gel kenara' demez. taraftarlar da tepki göstermez buna bir süre. bülent korkmaz'ında ilk dönemi öyledir. başta sabır gösterilmiş ama daha sonra oyun anlayışı eleştirilmiştir. şimdi 'gol atan forvet gol orucuna girmişse daha önce kendisini takımında belli etmiştir ki tepki gösterilmiyordur' denebilir. ama şöyle bir örnek vereyim bende. guiza ispanya'dan türkiye'ye gol kralı olarak geldi. hiçbir varlık gösterememesine rağmen 13-15 hafta kendisine taraftar tepki göstermedi, hatta alkışladı bile taca çıkan topa koşuyor diye. ama daha sonra anlaşıldı ki bu adam oynamıyor, sahada en çok yuhalanan adamlardan biri oldu çıktı. * bülent korkmaz'da gelmeden önce kendisini futbolculuğu ile belli etmiştir. daha sonra düşmesine garanti olarak bakılan bir takımı türkiye kupası aracılığı ile uefa'ya götürmüş ve son haftalarında harika bir futbol oynatmıştır. yine geldiği ilk hafta inanılmaz bir maçla takımı uefa'da bir üst tura taşımıştır*. yine çok zor bir fiksture denk gelmiştir geldiği günler. ayrıca kendisi büyük kaptandır. bu yüzden sabır gösterilmiştir. dönemin sonunda da eleştirilmiştir.
kral çıplak değildir yani. ülkeyi doğru yönetememiş ve striptizi ortaya çıkmıştır. yavaş yavaş...