1978
"şike yaptıysam fenerbahçe için yaptım" itirafını aslında fenerbahçe taraftarı aylardır dillendiriyor.
öyle ki; her birimiz çoğu kez fenerbahçe taraftarıyla şike konusunda tartıştık. kendimden örnek veriyorum; hem bir arkadaşım hem de internet ortamında 3-5 kişi savunacak bir şey kalmadığında "yaptıysa da fenerbahçe için yaptı kardeşim!" cümlesini kullandı.
sorun tam olarak burada esasen. yani sen şikeyi kabul ediyorsun, kulübün içine düştüğü durumu kabul ediyorsun, bu duruma kimin sebep olduğunu biliyorsun ama o'na tek kelime laf söyleyemeyip hâlâ savunmaya devam ediyorsun. aynı zamanda şike gibi gayri ahlaki bir olayı da meşru kılıp, kabulleniyorsun.
bizler, taraftarlar olarak büyük resmi hep kaçırdık. ben bir kaç kez daha söyledim... şike var ya da yok mesele bu değil... mesele, tapelerde geçen iğrenç pazarlıklar, çarpık ilişkiler, ayak oyunları, usülsüzlükler ve tehditlerdi. ama biz varsa yoksa şikenin, teşviğin ispatlanmasının peşine düştük. tarlaları, inşaat işçilerini, şantiyeleri, adakları, para görüntülerini konuştuk durduk... özetle, biz de hata yaptık.
şimdi bir genel kurulda aziz yıldırım, bir televizyonda sinan engin, mahmut özgener, göksel gümüşdağ v.s. gibi isimler hiçbir şey olmamış gibi nutuk atmaya devam ediyorlar. "biz temiziz" diyorlar. insanlar onları alkışlıyor...
biz de seyrediyoruz amına koyim.
öyle ki; her birimiz çoğu kez fenerbahçe taraftarıyla şike konusunda tartıştık. kendimden örnek veriyorum; hem bir arkadaşım hem de internet ortamında 3-5 kişi savunacak bir şey kalmadığında "yaptıysa da fenerbahçe için yaptı kardeşim!" cümlesini kullandı.
sorun tam olarak burada esasen. yani sen şikeyi kabul ediyorsun, kulübün içine düştüğü durumu kabul ediyorsun, bu duruma kimin sebep olduğunu biliyorsun ama o'na tek kelime laf söyleyemeyip hâlâ savunmaya devam ediyorsun. aynı zamanda şike gibi gayri ahlaki bir olayı da meşru kılıp, kabulleniyorsun.
bizler, taraftarlar olarak büyük resmi hep kaçırdık. ben bir kaç kez daha söyledim... şike var ya da yok mesele bu değil... mesele, tapelerde geçen iğrenç pazarlıklar, çarpık ilişkiler, ayak oyunları, usülsüzlükler ve tehditlerdi. ama biz varsa yoksa şikenin, teşviğin ispatlanmasının peşine düştük. tarlaları, inşaat işçilerini, şantiyeleri, adakları, para görüntülerini konuştuk durduk... özetle, biz de hata yaptık.
şimdi bir genel kurulda aziz yıldırım, bir televizyonda sinan engin, mahmut özgener, göksel gümüşdağ v.s. gibi isimler hiçbir şey olmamış gibi nutuk atmaya devam ediyorlar. "biz temiziz" diyorlar. insanlar onları alkışlıyor...
biz de seyrediyoruz amına koyim.
