ünal aysal, bülent tulun ve bilimum düzenbaz (!) galatasaray yönetim kurulu üyelerinin yanında yer almayarak ben adaletin yılmaz bekçisiyim selamı çakmış ve sonrasında onu seven taraftara çaka çaka adaletin "a" sını bilmeyen ikiyüzlü ve şeref yoksunu bir zat ile kader ortaklığı yapmıştır. yani savunduğunu iddia ettiği adaleti afiyetle yemiştir.
ha bir de;
(bkz:
aslolan galatasaraydır)
buna açıklama yapmaya bile gerek yok sanırım...
ekleme: bu hususta ufak bir ekleme yapmam gerekiyor. fatih terim bu lafları söylerken evet hepimiz destekledik "yürü be hoca" dedik çünkü inanmıştık kendisine, samimi olduğunu düşünmüştük, sözünün arkasında duracağını düşünmüştük. ve evet şimdi de eleştiriyoruz, neden? çünkü fatih terim bu söylediklerinin hiç arkasında durmadı, çünkü görüldü ki samimi falan değilmiş aslında, çünkü kendi menfaatine çalışmış e nihayetinde. peki bu olayda "yanar döner" sıfatını kim daha çok hakkediyour, taraftar mı fatih terim mi?