doyumsuz ve vefasız taraftarımızın yeni oyuncakları. bu iki isim de takımın 28 hafta boyunca en önemli parçalarıydı.
senenin başından beri son 3-4 maça kadar özellikle
dries mertens tüm hücum yerleşimlerini, pres/atak/defans geçişlerini yönetiyordu.. maçları canlı izlerken değil sadece, televizyondan bile izlerken görüyorsun eliyle gösteriyor herkese nereye gideceğini, ne yapacağını, orta sahanın ileri mi çıkacağını yoksa geride mi karşılayacağını adeta bir orkestra şefi gibi yönetiyor. ne olduysa sakatlık dönüşünde oldu, 36 yaşındaki adam zor bir sakatlıktan erken döndü... ama gördüğümüz üzere çok da dönemedi maalesef, oynadığımız eforlu oyun sebebiyle kafa çalışsa da vücut el vermiyor tam kuvvet dönemediği için. biraz dinlenip, fiziksel terapisini yapıp, iyi bir kamp yiyince bir şeyi kalmaz.
sergio oliveira ise beşiktaş maçına kadar ligde en verimli oynayan, en çok delici pas atan, en fazla başarılı pas yapan orta sahaydı. beşiktaş maçı sonrası fabrika ayarları bozuldu adamın. psikolojik bir durum var bence, şampiyonluk stressi tuz biber oldu ve kırıldı bence. az biraz kafa dinleyince düzelir merak etmeyin.
okan buruk erken çıkarmıyor ya da ilk 11 de sahaya sürüyor diye hocaya da sallayanlar var, oliveira ve mertens galatasaray'ın oyun aklı ikiside, bir nevi sahadaki
okan buruk uzantıları. özellikle son düzlükte kolay değil bir kalemde vaz geçmek sana 14 maçlık galibiyet serisi getiren bir ikiliden. ha keza bu iki futbolcuyu da gelecek sene kadroda düşündüğünü de tahmin edebiliyoruz hepimiz sanırım? her iki futbolcu da bu oyun tarzıyla top formlarını 35-40 maça yayabilecek oyuncular değil. senede top performans alabileceğiniz 25-30 maç aralığındadır ki seneye de öyle olacağını tahmin ediyorum ben.
şimdi sizlere soruyorum sevgili galatasaraylılar, 28 hafta boyunca takımda sırıtmadan oynamış hatta çoğumuzun ağzından salyalar döke saça övdüğümüz bu adamların 4-5 maç kötü oynama hakkı; bizi ve takımı buralara kadar getiren ve hepimize heyecanımızı geri kazandıran
okan buruk hocamızın da bu adamları bir kalemde silmemeye hakkı yokmudur?
