doksanlı yılların galatasaraylı çocuğu olmak

• 101

  şampiyon olmaya alıştıktan sonra , şampiyon olamadığımız yıllarda garip duygular içinde bulunmaktır.
• 102

  20 ekim 1993 manchester united galatasaray maci'nda 10 dakikada 2 tane yiyip, tgrt'de maçı anlatan ümit aktan'ın gazıyla da ulan ne takımmış hakikaten bu mençıstır diye iç geçirip, sinirden 8 yaşında olan bendenizin babasının yanında yaradana sığınıp küfürü basmasıdır bu yılları yaşamak. ama o da ne? sarı formalılara birşeyler oluyordu. baba, bu arif kim? bu kubilay neler yapıyor böyle? alman panzeri derdin hep bu götz heralde panzerin kralı.
  
  hani uzaylıydı bu ingilizler, hani eziktik onların karşılarında yıllardır? arif asınca ampulu köşeye kendinden geçmektir bu yıllarda yaşamak. o maçtan sonra bir daha böyle bir akşam yaşayamam, bu galatasaray ne muhteşem birşeymiş, babam neuchatel maçında neredeyse tribünden atıyordum kendimi derken ne kadar haklıymış düşüncelerinin içinde yatağa mutlu girmektir bu yıllarda galatasaraylı olmak
• 103

  suat kaya nın giydiği 10 numarayı giymek.* şampiyonlar ligi müziğinde heyecanın tavan yapması, okulda saatin bir türlü geçmemesi, akşam oynanacak şampiyonlar ligi maçını büyük bir heyecanla beklemektir. ve ve ve hagi yi izlemektir. * *
• 104

  hediye edilen formanın 10 numara olması o formayı giyenin de suat kaya olmasından dolayı bir süre mahallede alay konusu olmak* ama daha sonra haginin gelmesiyle beraber o dalga geçenlerin maçtan sonra forma değiştirmek istemesini gülerek izlemektir.*
• 105

  okan buruk'un talihsiz bi şekilde ayağı kırılmıştı. yazında kumburgaza gelmişti, nerdeyse bütün site toplanıp tezahürat yapmıştık. garibim çok duygulanmıştı, onu o halde gören bizde oturduk yanına uzun bir süre sohbet ettik. çocuğuz bizimle çok ilgilenmişti, hiç unutmam.
• 106

  sesin kısılıncaya kadar galatsarayın daha büyük bir takım olduğunu diğer takımları tutan arkadaşlarına anlatmak, bu yüzden onlarla kavga etmek , sonrada uefa kupasını almanın gururuyla okula gitmek ve fenerli arkadaşlarının utançlarından seninle konuşamadığını görmek , yaşın çok küçük olduğu için geç saatlerde yayınlanan şampiyonlar ligi maçlarını izleyememek, sabah uyandığında ilk iş olarak babanı uyandırıp maçı anlatırmak ve maçı sanki canlı izliyormuş gibi heyecanlanmak,fener- galatasaray maçında fener gol attığı için ağlamak ve ardından tugayın attığı penaltı golüyle çıldırmak, uğur tütünekerin frankurta attığı golü maçı statta izleyen büyüklerin dinlemek.
• 107

  ne kadar saçma olduğu bilinse de "ya tutarsa" ümidiyle cama sprey sıkıp sonra da şifreli ekrana bakarak maç izlemeye çalışmaktır. hoş, bu o yıllarda takım ve yaş ayırt etmeksizin herkes için ortak bir paydaydı ya...
• 108

  takımının şampiyonlar ligi maçlarını izlemek için kaybettiğin uyku düzenini bir daha ömür boyunca düzeltememektir. feda ettim; normal insanların gezip tozup eğlendiği gündüz saatlerini gece uyuyamadığım için uykuyla geçirmeye * . çocukluktan alışılmıştır şampiyonlar ligi'nde galatasaray izlenmeye.
• 109

  çok rahat galibiyet almaktan sıkılmak,bari rakip 1-0 2-0 öne geçsinde biraz heyecan duyalım diye beklemektir.
• 110

  ertesi gün okulda bütün fenerlileri kızdırmayı, girilen bütün iddaaları kazanmayı sağlayan, hiç bir şeye değişilmeyecek olan büyük zevk..
• 111

  show'un parçası olmaktır.
• 112

  86 mart doğumlu 92 şubat'ında galatasaylı olan benim için hayatımın en mutlu yıllarını oluşturan kesittir. galatasaray'ın çağ atladığı, vizyonunun gereğini yerine getirdiği, ligin tozunu attığı, kupaları topladığı, fenerbahçelileri sinir krizine soktuğu yıllardır. şampiyonlar liginin star'da verildiği, biz de çekmediği için yerel kanallardan bağlantı yaptığımız yıllardı. derbileri, lig maçlarını, trt'nin verdiği yıllardı. hakan şükür'ün her maç gol attığı, arif'in her maç rüzgar gibi geçtiği, en az bir penaltı kazandırdığı yıllardı. suat'ın kel, bülent'in agresif olduğu yıllardı. tsyd kupası'nın olduğu ve o kupaya da ambargo koyduğumuz yıllardı. kalli ile futbol devrimi yapmak fatih terimle avrupa'nın zirvesine çıktığımız yıllardı. souness'in bayrağı kadıköy'ün ortasına dikip bizi coşturduğu yıllardı. fenerle kafa kafaya oynayıp en az onlar kadar kazandığımız yıllardı.rambo yusufun titrek ismail'in papaz erhan'ın vedasını izlediğimiz yıllardı.ilkokul çocuğu olarak şifreli verilen çoğu maçı evde izleyemeyip radyoda dinlediğimiz yıllardı. fener'i taraftar sayısı olarak solladığımız yıllardı. tugay'ın maestro olduğu ve ceza alanından enfes goller attığı yıllardı. hagi'nin gelmesiyle çok şaşırıp içimize bir ilah gibi doğduğu, popescu'nun defans anlayışını değiştirdiği, taffarel'in sımoviç'ten sonra kaleyi güvende hissetmemizi sağlayan yıllardı. hayrettin'in her maç hatalı gol yiyip bizi çıldırttığı, arada müthiş maçlar oynayıp önemli maçlar kazandırdığı, formamızın çok çeşitli ve güzel olduğu show tv'nin göğüs reklamını taşıdığımız, her alanda zirveye çıktığımız ,idollerimizin oluştuğu, her maçımızın ayrı güzel olduğu, cimbomlu olmanın tadına sonuna kadar vardığımız, rakiplerimiz haftada bir maç yaparken çarşamba-pazar maçlar oynadığımız, avrupa'ya kim olduğumuzu gösterdiğimiz, milan'ı, manchester'i, barcelona'yı, psg'yi ali sami yen'e gömdüğümüz, takım ruhumuzun ve bütünlüğünün zirveye çıktığı, faruk süren'in efsane olduğu, 8 şampiyonlukla başlayıp 14 şampiyonlukla bitirdiğimiz, fener'i bu alanda da paramparça ettiğimiz dolu dolu coşkulu enfes renkli ve fantastik ötesi yıllardı. bu yıllarda çocuk olup o başarıları iliklerimize kadar yaşayıp her gün okulda bunları anlatmak, sokaklarda bu sevinci yaşamak tarif edilemeyecek kadar enfesti. muhteşemdi. 90'lı yıllardaki müthiş güzelliklerde emeği geçen herkese sonsuz sevgilerle...
• 113

  hagi ile cosmus ya da arda ile akran olan güruhtur.
• 114

  peter schmeichel'ı yeşil formasıyla hatırlamak, ona peter pan, ya da "flying maaaan" muamelesi yapacak golü hatırlamaktır.
  
  arif erdem'in manchester united kalesinden örümcek ağı temizlemesine şahitlik etmek, manchester'ı tarihinde şampiyonlar liginden eleyen ilk takımın canlı şahidi olmaktır.
• 115

  manchester united zaferi ile birlikte ilk türk takimi olarak $ampiyonlar ligine katilmaya taniklik etmek.
  
  ulubatli souness ayari.
  
  4 sene üstüste ya$anan $ampiyonluk ve elde edilen sayisiz kupa.
  
  uefa zaferi.
  
  süper kupa zaferi.
  
  ercan taner in cim bom un her golünden sonra kulaklarda yankilanan o ço$kulu sesi.
  
  hagi yi görüp oynadigi insan üstü futbola taniklik etmek.
  
  yani, ömrü nerden baksan bir 10 yil daha uzatmak demektir. (rabbim cümlemize uzun ve hayirli ömürler versin).
• 116

  çocukluğunu doya doya yaşamaktır.
  -torunlarına anlatacağına bir hikayeye sahip olmak.
  -ergenlikteki ilk aşkın verdiği yıkımı galatasaray ile aşmak
  -prekazi ile monoco'yu yıkmak
  -simoviç ile kaleciliği öğrenmek
  -arif ile schemicalı uçurmak
  -kubilay ile katalanya'da ümitlenmek
  -metin oktay öldüğünde yayınlanan filminden sonra ağlamak
  -hayrettin ile paris'te son tango yapmak
  -souness ile ulubatlı olmak
  -hakan ve saffet ile ikiz kuleleri tanımak
  -suat ile atom karınca olmak
  -bülent ile büyük kaptan olmak
  -hagi ile 10'un tadına varmak.
  -tafferal ile bir numara olmak
  - fatih akyel ile bask'ta hüzünlenmek
  -hakan şükür ile kral olmak
  -fatih terim ile imparator olmak
  - dört kere üst üste şampiyon olmak
  -avrupa'nın kralı olmak
  -kısaca efsane 'ye bizzat şahit olmaktır
• 117

  - safi sarı renk formayı "manchester katili" olarak adledmektir.
  - galatasaray'ı beyaz saçlı bonus kafalı dedelerin yönettiği dönemi hatırlamaktır.
  - şampiyonlar ligi şarkısının ilk icra edildiği seneyi hatırlamaktır "dı çampyıns ligiiiii" şeklinde eşlik etmektir.
  - falco götz ile götlü espri yapmak, reinhard stumpf'un boyunu görünce insan olduğuna inanmamaktır.
• 118

  diger takimlara annelerinin liginde ikincilik icin basari dilemektir.
  hem (bkz: zoran simovic)í hem de hagi yi iyi bilmektir.
  gule oynaya sampiyon olmaktir
  bir sene en az iki kupa gormektir
  aklima ilk bunlar geliyor hangisini sayayim ki demektir
• 119

  takımın gögüs reklamı olarak adec saat'i hatırlamaktır*. (bkz: türkiye birinci ligi 1991 1992 sezonu).
• 120

  hep galibiyetleri, zaferleri, şampiyonlukları görmek; iyi değil muhteşem günleri bilmektir. kötü olmasa bile sıradan günlere, sezonlara kolay kolay alışamamaktır haliyle...
• 121

  "biz bu lige fazlayız, başka liglerde oynayalım biz yea" diyerek arkadaşlarına hava atabilmektir.
  
  ccc üşüyoruz hagi reyis ccc
• 122

  2010 yılında kahrolmaktır.
• 123

  şimdi belki çoğu kişinin ismini duymadığı veya hatırlayamadığı oyuncuların resimlerini sakız kutularından kesip, mahallenin çocuklarıyla ''ütmece'' oynamaktır.
  
  gazetelerin verdiği kartondan sarı kırmızı şapkaları kesip, ali sami yen' deki maça koşmaktır.
  
  belki en umutlu çocukluktur doksanlardaki çocukluk. çünkü galatasaray bize, şerefli mağlubiyetlerden, ''türk olmayan takımları yenmeyi'' hem de deplasmanda kükremeyi öğretmiştir.
  
  belki de şimdiki sancılarımızın çoğunun nedeni de budur. bir nevi çocukluktan kalma alışkanlıklar..
• 124

  "ali sami yen stadı tarihi günlerinden birini yaşıyor" cümlesine aşina olmaktır.
• 125

  ljung lu sol kanat bindirmelerini hatırlayabilmektir.