şimdi idrisk sözlerine değer verdiğim 10 yazar arasındadır, muhtemelen ben o'nu daha çok seviyorumdur ama bazı şeyleri kabullenmesi gerek bana göre, benim sebeplerim var bunların cevabı yok yani adnan polat da yok yanlış anlaşılmasın.
- arena stadının arazisi kuş oldu uçtu, kaldı bir avuç alan e kendi evimizde kiracı olduk denir ya aynen öyle olduk olmadık mı?
- hepimiz burda birbirimizi kırmadık mı hiç böyle olmuşmuyduk daha evvel.
- stadyumda emeği geçen her yetkili sırayla başkanı taraftarı camiayı azarlamadı mı?
- yöneticiler ali cengizle gönderilmedi mi?
- 20 trilyonluk adamı maliyetinden dolayı şutlayıp serhat ulueren'e "hagi sakızı bahane etti" demedi mi? üstelik 2 yönetici karbon kağıdı gibi açıklama yapmadı mı?
- seçim demokratik haktır adnan polat ben seçime girmem dedi, yapmadı ve rezilce bir sayım yapıldı.
- seçim nasıl var ise tüzük gereği ibra edilmeme de bir haktır o hakkı da kullandılar, kullananlar da çoğunlukta, zaten
mali olarak kabul edilip idari kabul edilmemesi bir utanç vesilesidir yönetim için.
- ne yapmalıydı camia ya adnan polat zaten devlet yetkililerini yalamak için taaa erzurumlara gidiyor o kişi suratına bile bakmıyor hala toz da kondurmuyor kimseye. birine şirin gözükmek için taraftarı satmasının elbet bir karşılığı olacaktı.
- son olarak adnan polat gelsin diyen biriydim bunu bilen bilir ama durum şuan ortada, bu da benim art niyetli olmadan ne durumdaysak onu yorumladığımı gösteriyor. galatasaray kulübüb menfaati sabit fikirliliği kaldırmıyor, başarısız bir başkanı gönderebiliyor, bunu daha önce görmedim ben ama bunun yapılması ne ayıptır ne de derinlik, ortada bir hak vardır nasıl ki seçime girmeme hakkı varsa başkan'ın onu ibra etmeme hakkı da vardır kurulun. adnan polat kulüp çıkışı tüfekle sırtından vurulmamıştır herkes kendi hakkını kullanmıştır, demokratik bir durum. eğer derin galatasaray olarak camianın ağır topları kastediliyorsa bence de eski galatasaraylı akil adamlar vardır, mafya olarak gösterilmemeli bunu
idrisk için değil serhat ulueren ahmet çakar gibi adamlar için söylüyorum.