selçuk melo ile yakaladığımız uyumun iki bolümü çok önemliydi.
gerek
melo kısmı gerek de
selçuk kısmı.
hem defansif hem ofansif yönden inanılmaz zengindik.
zamanla
ceyhun'u çapa olarak dahi oynamıştık mancini döneminde.
ardından yine boşluk yaşadık.
fernando ve
n'diaye ile kısmen yakaladık diyelim.
şimdi yine bosluktayiz.
taylan orayı iki yönlü idare etti ancak şimdi bu sene yine bomboş kaldı.
halbuki turkiyede bu mevki çok önemli ki bunu şampiyon takımların on liberolarına bakarak da anlayabilirsiniz.
tek tek yazmayalım ama iskeleti sağlam kurunca gerisi bir şekilde geliyor diyorum.
ne
taylan, ne
berkan, ne
assuncao...
galatasaray takımının defansif orta sahasının as adamı değil, olamaz.
ha hoca diyor ki pasla çıkalım, tamam diyoruz.
bir ara diyor ki
seri gibi regista lazim, tamam diyoruz.
sonra diyor ki
melo,
fernando bulamadık.
aslında ne istediğimizi de bilmiyoruz.
ben de tek şunu biliyorum.
melo gibi adamın varsa her şeyi oynarsın.
simdi ise hâlâ eksiğiz hâlâ yarım.