• 104
    boykotun sebebini merak edenler için, kısa bir araştırma ile öğrendiğim bilgiyi paylaşayım.

    "coca-cola'nın, çalınmış filistin toprakları üzerine inşa edilmiş yasadışı bir israil yerleşim birimi olan atarot'ta bir fabrikası var. bu yerleşim birimlerinin inşası için filistinli topluluklar zorla yerlerinden ediliyor . bu, uluslararası hukuka göre yasa dışıdır "

    https://www.boykot.co/d/coca-cola

    ayrıca sayın sözlük ahalisi, bu tarz çok büyük markaları kolay boykot edemezsiniz. onlarında boykot kırıcı eylemleri var. örneğin google'da kolay kolay aleyhlerine bir şey bulamazsınız. adamlar milyonlarca dolar reklam veriyor google'a. imajlarını bozacak haberleri, yorumları kolay kolay arama motorunda üst sırada göremezsiniz. bir şey arattırdığınızda kendi cevapları çıkar.

    mesela coca cola'nın dünyanın en kötü plastik kirleticisii olduğunu biliyor muydunuz?
    https://www.greenpeace.org/...n-plastic-pollution/

    bilemezsiniz, hem çevreyi kirletir, hem de kuzey kutbunda ayılarla sevimli reklamlar çekerler. hem filistin'de yasadışı fabrika kurar hem de ramazan'da en çok reklamı onlar verirler.

    büyük stratejiler bunlar, mesela çobani'nin fener sponsorluğu boşuna mı sizce? bu kadar parayı vermelerinin sebebi ne olabilir? açılım süreci ile ilgisi ne kadar? fener gördüğünüz gibi zorla ittirilyor, yarın şampiyon olurlarsa milyonlarca fenerlinin gönlüne girer chobani, stadda pankartları açılır, yarın birgün fabrika açarlar istihdam yarattıkları söylenir, siz de tavuk dönerin yanında afiyetle ayranlarını içersiniz.
  • 42
    israil markası değil merkezi amerika birleşik devletlerinin georgia eyaletinde bulunan çok uluslu bir şirkettir. yönetim kurulu başkanı bir türk olan muhtar kent'tir. türkiye'de israil malı damgası yemesi ne tesadüftür ki cola turka'nın piyasaya sürülüş yılı olan 2003 sonrasına denk gelmektedir. bugün filistin topraklarında hatta gazze sınırları içerisinde coca-cola fabrikası bulunur. islamcı tayfa kendi ürününü satabilmek için rakibini karalamıştır. kulübümüze de umarım sponsor olurlar.

    edit: israil ürünü olduğunu iddia eden varsa kaynağı ile beraber mesaj kutuma yollarsa sevinirim.
  • 86
    coca cola ve israil bağlantısı hakkında bu kadar kendinden emin entry’ler olduğunu görünce, gerçekten bu kadar bariz olan nedir diye bir araştırayım dedim ama bir şey bulamadım. coca cola zamanında israil’de fabrika açmadığı için yahudi lobisince baskı görmüş ve dayanamayıp israil’de de fabrika açmış ve arap ülkelerinden boykot yemiş. tüm hikayenin başlangıcı bu. ancak gerçekten bu boykotu hak edecek ne yapmışlar anlamadım. doğru ve net bir kaynak bulunup eklenirse güzel olur.
  • 87
    ilginç bir şekilde sadece kendilerinin israilli yahudi sahipleri/ortakları/sermayedarları var sanılan içecek dünyasının devi. yıllardır ne zaman filistin konusu geçse coca cola; ne zaman coca cola konusu geçse filistin ifadesi geçer. o sebeple filistin meselesinde hep tepki gören coca cola olur ama durum sanılandan daha basit. apple, coca cola, tesla, amazon gibi şirketler çokuluslu şirketler. yani tek bir sahibi olmadığı gibi hisselerini alarak siz de küçük de olsa ortağı olabilirsiniz. mesela jeff bezos, amazon hisselerinin en fazla %10’una sahip.

    coca cola’nın en büyük hissedarlarından biri warren buffett. coca cola’daki hisse oranı %10 ve buffett yahudi değil. hadi diyelim gizli yahudi (kimden saklama gereği duyuyorsa artık) olsun kendisi. e ama yine aynı buffett’ın apple’daki hissesi %22-23. madem coca cola’nın sahipleri yahudi e o zaman iphone’un sahipleri de yahudi? iphone’ları niye kırıp atmıyorlar?

    kapitalizmin dini imanı paradır. bunu böyle kabul edersek daha az sinirleniriz. bu çokuluslu şirketlerin en büyük hissedarları yahudi olabilir hatta fanatik yahudi olabilir ama bu, şirketin de o politikada para harcadığını göstermez. ben yine de bu coca cola-israil meselesinde pepsi’nin parmağı olduğunu düşünüyorum. hep onların gaz vermeleriyle olmuyorsa neyim.
  • 100
    sponsor olmalarında bir beis görmediğim firma.

    abd merkezlidir ve dünya’nın en büyük içecek firmasıdır. hisseleri çeşitli yatırımcılara aittir. tek bir isme yahut israil’e ait değildir. türkiye’de olduğu gibi dünya’nın her yerinde faaliyet göstermektedir. buna filistin de dahildir.

    ülkemizde siyasal islamcıların bilgi ile arasında bir bağ bulunmadığı için kaynağının neresi olduğu belli olmayan bir coca cola israil malıdır tezleri var. israil ile gemiler dolusu ticaret yapıp cukkasını dolduran bu siyasi kanadın ne söylediğinin ve neyi boykot ettiğinin bir önemi yoktur.

    galatasaray’ın sponsoru ise de teşekkür ederiz. umarız doğru düzgün bir rakamla sponsorluk anlaşması yapılmıştır.
  • 102
    israil'i desteklediğine dair popüler bir yargı içeren içecek markası. temel itiraz bu şekilde ve bu marka zaten bu boykotun yıllardır bilinen yüzü. dolayısıyla bu algı doğru olsun ya da olmasın insanların veya insan gruplarının hareket tarzını etkiliyor. beşiktaş'ın ve trabzonspor'un teklifi reddettiğini şimdiden biliyoruz. sebep ekonomik değil. yine galatasaray ve fenerbahçe ise kabul etmiş görünüyor. bu tablodan koca koca manalar çıkarılıyor ve işin sonunda birileri yine algılar yüzünden kahraman olacak veya lanetlenecek. hatta fenerbahçe bu teklifi kabul etmeseydi galatasaray bu teklifi tek başına kabul eder miydi, hiç zannetmiyorum. bu tekliflerin sayın cumhurbaşkanının izni olmadan yapıldığını düşünen varsa buyrun sayın cumhurbaşkanına tepki gösterin.

    filistin davasına çok büyük saygı duyuyorum. 2 yıldır dünya farklı bir yöne doğru da gidiyor inşallah. ama boykottur bilmem nedir bu davayı bence sulandırmaktır. türkiye'de milyonlar filistin'i desteklemeyi üç beş markayı almamak üzerine kurdu. ve böyle vicdan rahatlatıyoruz. işin ekonomisi arzı talebi hala var ama işte biz üç beş markayı lanetledik şeklinde basite indirgenmiş durumda. kola zaten zararlı bir şey. boykot etmeyin, onun yerine müstağni olun desek yani bu kendinize zarardır, yaşam tarzınızı değiştirin, tamamıyla tüketim kültürünü boykot edin desek o da yok. bizde basit yaşamak direkt fakirlik algısı demek. ne de olsa ye kürküm ye milletindeniz. onun yerine varsa yoksa mcdonald's, starbucks, coca cola üzerinden bir hikaye anlatılıyor. bu mudur abi filistin davası. varsayalım ki bunlar doğrudan siyonizm malı. o koskoca ekonomik gücün hatta sistemin dişlileri bunlar mı yani. yok abi bu kadar basite kaçmayın lütfen. galatasaray coca cola'dan sponsorluk alınca da siyonizm destekçisi olmuyor kusura bakmayın. nasıl ki chp boykotundaki bir ürün bize sponsor olunca chp düşmanı olmuyorsak yine durum aynı. biz spor kulübüyüz. bu ülkede bu marka yasaklanmamışsa bize sponsor olmalarında hiçbir mahzur yoktur.
  • 64
    sözlükte var mıdır bilmiyorum ama, birtakım insanlar http://www.takiminlakolkola.com adresinden takıma yapılan 25 kuruşluk katkının kendi ceplerinden gittiğini düşünüp vazgeçiyorlar. bu yanlış, 25 kuruşluk katkı için cebimizden kola parası dışında bir şey çıkmıyor. üstelik yine aynı site üzerinden, takımımıza destek olduğumuz kodla çekilişe de katılabiliyoruz ve kulübümüzün lisanslı ürünleri hediye olarak gelebiliyor.

    22 ocaktaki çekilişten atkı kazanmışım, hayatımda ilk defa bir çekilişten bir şey kazandım sözlük...
  • 85
    bütün dünyada protestolara sebebiyet veren markalardan biriyken sponsorluğuna evet denilmesi yakışmadı. herşey para değil. çok yazık cidden.

    kendilerinin dünyada(bilhassa avrupada) protestolarla ve boykotla karşılaşma sebeplerini şöyle sıralayalım; aşırı sağcı kuruluş im tirtzuya 2015ten beri aktif olarak bağış yapmaktalar, 2024'te whoprofits'in araştırması ile malum orduya iaşe desteği sağladıkları ortaya çıktı. bunun gibi bir çok örnek daha mevcut. hiçbir şey olmasa bile rusya'da gösterdikleri tavrın zerresi gazze soykırımında göstermediler. hissedarları arasında kimlerin cirit attığını merak edenler olursa araştırması çok kolay tavsiye ederim.
  • 107
    galatasaray’ın bu sponsorluktan kazançtan çok kaybedeceği edeceği aşikâr.

    biraz uzun bir entry olacak, fikren asla birleşemeyeceğim insanlara hak verdiğim bir kaç konudan biri olduğu için sadece vicdanımla yazacağım, o yüzden şimdiden kusura bakmayın.

    uluslararası insan hakları terminolojisinde bir kavram vardır; complicity, yani “dolaylı işbirliği” veya “suça katkı”. hukuk literatüründe küresel örneklerine denk gelebilirsiniz. çok yakın zamanda rusya-ukrayna savaşında çok fazla örneğine denk geldik, küresel rus şirketlerin nasıl sistem dışına itildiğini vs.

    neyse, konumuzdan sapmadan, birleşmiş milletler’in işgal altındaki topraklardaki ekonomik faaliyetleri izlemek için geliştirdiği şirket veri tabanı raporlama çerçevesi de tam olarak bu kavramın etrafında düzenlenmiştir. bm insan hakları yüksek komiserliği (ohchr), işgal altındaki topraklarda ekonomik faaliyetlerin devlet politikalarının sürdürülmesine nasıl katkı sağlayabileceğini tartışır.

    bu çerçevede mantık çok nettir. bir ülkede yatırım yapmak, üretim yapmak, istihdam yaratmak, vergilendirilmiş ticari faaliyet yürütmek, o devletin ekonomik altyapısını güçlendirir.

    ekonomik güç ise, devletin hem askeri kapasitesinin, hem siyasi etkisinin, hem de uyguladığı politikaları devam ettirme kudretinin temel kaynağıdır.

    dolayısıyla uluslararası hukuk açısından bile şu basit gerçek görmezden gelinmez;

    bir devlet ağır insan hakları ihlalleri işliyorsa, onunla ticaret yapan her küresel aktör dolaylı veya doğrudan o devletin kapasitesinin devamına katkıda bulunmuş olur. ama bazı devletlere yaptırım uygulanamıyor tabi, o bambaşka bir konu.

    bu çerçeve kişisel görüş değil; birleşmiş milletler’in kullandığı yapısal analiz yönteminin kendisidir. nitekim whoprofits gibi küresel kabul görmüş bağımsız araştırma kuruluşları, işgal altındaki bölgelerde faaliyet gösteren şirketleri incelerken tam olarak bu mantığı temel alır. whoprofits, coca-cola’nın israil şişeleyicisi olan central bottling company (cbc)’nin doğu kudüs’teki atarot sanayi bölgesi’ndeki dağıtım ve soğuk depo tesisleri ile işgal rejiminin ekonomik altyapısına entegre olduğunu açık biçimde listeler. yine (ohchr)’nin veritabanlarında adının geçtiği ihlalleri bulabilirsiniz.

    cbc’nin bağlı şirketi tabor winery, üzüm tedarikini batı şeria yerleşimleri ve işgal altındaki suriye golan tepeleri gibi uluslararası hukuka göre “yasadışı yerleşim” statüsünde olan bölgelerden sağlamaktadır. bu durum, bm’nin raporlama çerçevesinde “yerleşim ekonomisine ekonomik katkı” olarak değerlendirilen faaliyet türlerine yakındır.

    öte yandan coca-cola israil, binlerce çalışanı olan, geniş bir tedarik zincirine hükmeden ve büyük bir global pazar payına sahip ekonomik aktördür. israil’in gazlı içecek pazarının 2024 itibarıyla yaklaşık 1,48 milyar dolar gelir elde etmektedir. bu faaliyetler, doğal olarak devletin vergi gelirlerine, ekonomik dinamizmine ve kurumsal istikrarına, %100 vergilerle gerçekleştirlen askeri operasyonlarına doğrudan katkı sağlar.

    dolayısıyla şu sonuç ahlaki ve yapısal olarak kaçınılmazdır;

    bir devlet uluslararası hukuku ihlal eden eylemler yürütüyorsa, hastane bombalamak, çocukları, bebekleri katletmek gibi; o devletin ekonomik sisteminde faaliyet gösteren küresel şirketler ister gıda, ister teknoloji, ister perakende fiilen o sistemin sürdürülebilirliğine katkıda bulunur.

    nitekim airbnb’nin yerleşim bölgelerindeki ilanları kaldırma karşılığında çekildi. ben & jerry’s gibi bazı markalar işgal altındaki bölgelerde satış yapmayı durdurduğunu açıkladı, birkaç moda/perakende şirketi tedarik zincirlerini yeniden düzenleyerek israil bağlantılı üretimi azalttı, kimi küçük teknoloji firmaları ise kamuoyu baskısıyla israil pazarından çekildiğini duyurdu. ancak bu örnekler sınırlı, kısmi ve genellikle sembolik adımlar olup, büyük küresel şirketlerin çoğu hâlâ israil’de faaliyet göstermeye devam etmektedir.

    bu mantığın coca-cola, mcdonald’s, intel, hp, nestlé, google, amazon gibi tüm küresel markalara hatta ülkelere, yönetimlerine eşit biçimde uygulanması, çifte standardı ortadan kaldırır. keşke hepsine yapılsa. burada bahsedilen şey “suçlama” değil; bm’nin ve insan hakları araştırma ağlarının yıllardır tartıştığı ekonomik sorumluluk gerçeğidir.

    yani “bilmiyorsunuz” diye itham ettiğiniz insanlardan farklı değilsiniz. bir halt bildiğiniz olmadığı gibi, haddinizi de bilmiyorsunuz. bilmediğiniz bir konuyu politik düzlemden ele alıp ahkam kesiyorsunuz. galatasaray kimsenin babasının malı değil, her fraksiyondan insan, her fikir ve hayat tarzından bireyler gönül verip destekliyor. ben herkese ve taleplerine saygı duyuyorum. ama aşağılamalarına değil. ahlaki zeminde olan, sizinle örtüşmeyen bir duruşu siz taşımıyor olabilirsiniz, tercihinizdir. bireysel hayatınızda dilediğiniz kararı alıp yaşayabilirsiniz, tercihinizdir. ancak aksi de bir tercihtir. buna saygı duymayı, birbirimizi anlamaya çalışmayı öğrenmeliyiz. burada anlatılmak istenen, taraftarın böyle bir talebi olabilir, sonucu olacak/olmayacak. farkındalık uyandırabilecek ellerinden gelen tek şeyi kamuoyu gücünü kullanıyorlar insanlar.

    sonuçta mesele tek bir markanın sicili değil, bu markanın adı çıkmış, ve haksız değil. bundan çok daha çıplak bir gerçek var. bir devlet çocuk öldürüyorsa, onun ekonomik düzenine entegre olan her şirket, ister içecek satsın, ister mikroçip üretsin, ister turizm hizmeti versin, o devletin kapasitesinin bir parçasına dönüşür. kimisi airbnb gibi geri adım atar, kimisi ben & jerry’s gibi satış durdurur, kimisi sessizce tedarik zincirini değiştirir; ama geriye kalanların hepsi, faaliyetleriyle aynı makinenin dişlisidir.

    uluslararası hukuk buna “complicity” der; biz ise daha basit bir şey söyleriz. onu burada zikretmeye gerek yok.

    çocukların öldürüldüğü bir yerde tarafsızlık yoktur. iş yapmaya devam eden herkes, her marka, her siyasi aktör israilin katliam politikalarının görünmez paydaşıdır.
  • 106
    bir gazlı içecek üreticisi. israil boykotunun lider markaların dan birisi.ama siz siz olun burasının türkiye olduğunu unutmayın. size söylenenlere inanır ve bugün boykot edersiniz katile kurşun veriyor dersiniz yarın bir numralı vatansever olurlar şaşırırsınız. saçmalama diyenler için iki örnek vereyim. birincisi bu ülkenin milliyetçi geçinen ve ultraslanın liderinin de mensubu olduğu bir parti kürsüsünden apo ya bölücübaşı asılsın diye ip atarlen bugün kendisine kurucu lider diyor. bu arada her maç free palastine asan ultrsalanın teröristle pazarlık olmaz pankartı açtığını görmedim. ikincisi mavi marmara gemisindekiler yıllarca kahraman gibi anılırken bir gece giderken bana mı sordular oluverdiler. kısaca tepkinizi kendi kantarınızı da tartıp ülkeniz için geleceğiniz için verin sosyal medyada popüler olanlar için değil. başka türkiye de yok başka galatasay da yok.
  • 109
    türkiye'de üretim yapan, doğrudan 3 bin dolaylı 30 bin çalışanı olan bir marka. israil'e direkt destek verip vermediğini bilmiyorum ama o boykot listesine girmesinin starbucks, burger king gibi siyasi olduğunu düşünüyorum. açın yazın bakın mercedes israilli bir derneğe filistin'e karşı destek için 1 milyon euro destek verdi. bir yerde gördünüz mü mercedes'e boykot? çünkü devlet erkanlarımız biniyor. bu boykot işinin ülkemizde siyasi olarak işlerine geldiği konularda olduğunu ve iki yüzlü davranıldığını düşünüyorum.
    bu yazdıklarımdan israil'i desteklediğim düşünülmesin devlet olarak zalim ve soykırımcıdırlar..
  • 81
    coca-cola türkiye'nin ortaklarından biri olan özgörkey ailesinin üyelerinden cemal bey'in yönetim kurulu üyesi ve coca cola türkiye ceo'su burak başarır'ın columbus projesinde danışma kurulunda olacağı düşünüldüğünde en azından global bir markayı da forma sponsorumuz olarak görmek zor olmasa gerek.

    elalem aygaz, tupras, avis vs. derken koç holding bünyesinde ne var ne yoksa formadan çoraba kadar sponsor oluyor. en azından bunu becerebilmelerini umuyorum.
App Store'dan indirin Google Play'den alın