8 mart 2015 fenerbahçe galatasaray maçı kendi fenerbahçe başkanlığı kariyerinin en zor maçı olacaktır.
şu anda aziz yıldırım, fenerbahçe taraftarı ile tarihte hiç olmadığı kadar zıt düşmüş durumda. camiada ciddi anlamda kendisinden nefret ediliyor. bu nefrete karşılık bugüne kadar kendi önlemlerini almaya çalıştı, başardı da. bir kale arkası tribünü neredeyse sezon boyu boş bırakarak kendisine karşı olabilecek tepkileri minimize etmeye çalıştı. hatırlayın, kadıköy'ün dolu olduğu son maç geçen seneki şampiyonluk maçıydı ve şampiyon olmalarına rağmen taraftarlarla arasında ciddi atışmalar olmuştu (bkz:
pavalı köpeklev)
bu sezon fenerbahçe, fikstür itibariyle stadı full doldurabilecek potansiyelli bir takımla hiç karşılaşmadı, biraz trabzonspor denebilir, ama o da bir galatasaray ya da bir beşiktaş değil.
bu hafta oynanacak maç ise fenerbahçe'nin bu seneki ilk ve belki de son dolu tribün performansı olacak, ki bu da aziz yıldırım karşıtlarının ilk kez topluca buluşup kendi aleyhine duygu düşünce ve nefretlerini haykırabilmeleri anlamına geliyor.
işte bu sebeple bu maç çok şeye gebe. galatasaray bu maçtan galip ayrılırsa (bkz:
inşallah) statta olabilecekleri düşünmek bile istiyorum (bkz:
swh)
taraftarın aziz yıldırım aleyhine tepkileri, aziz'cilerin aziz karşıtlarına tepkileri, aziz'in mikrofonu eline alıp maç içinde anons yapma potansiyeli, vs vs, olaylar olaylar.
galatasaray bu maçı kaybetse dahi (bkz:
allah korusun) taraftar, aslında camiada işlerin iyi gitmediğinin gayet farkında olduğu için hazır böyle bir fırsatı da bulmuşken aziz yıldırım diktasına karşı sesini en yüksek perdeden yükseltmeyi tercih edecektir.
sonuç olarak aziz yıldırım için zor maçtır, beter olsundur.