• 80
    adnancığım merhabalar.

    şu an anlatacaklarım organından aşşşaaa kasımpaşa olacak, ama anlatacağım. bir yerde içini dökmek de bir ihtiyaç.

    aklım başımda bir şeyler öğrenmeye başladığımdan beri galatasaray adına kimsenin başkan olmasını seninki kadar istemedim. ikinci adam olarak özhan canaydın'ın yanında harikulade işler başaran adam neden bu kulübü yönetmesin dedim. çünkü benim gözümde adnan polat iyi bir iş adamı olmasının yanında; yöneticiliği iyi bilen, kritik hamleleri en doğru şekilde yapan iyi bir galatasaraylı idi. nitekim başkan oldun, yüzüm güldü, iyi günler bizi bekliyor düşüncesi zihinde oluştu. başlangıç da fena değildi aslında. sportif anlamda özellikle futbol takımı gerekeni veremese de, gerek transfer edilen futbolcular gerek takımın başındaki vizyon sahibi teknik direktör gerekse canını dişine takıp çalışan başta haldun üstünel olmak üzere pek çok yönetici bu başarısızlığı hafifletiyordu. yönetici kadro içindeki uyum, er ya da geç, özlenen başarıyı fazlasıyla getirecekti.

    peki sen ne yaptın sevgili başkan, o sevdiğimiz takdir ettiğimiz kulüp ve yönetici kadro içindeki yapbozun parçalarını değiştirdin. e oldu mu? olmadı tabii, eğreti durdu. hani itü'nün mimarlık fakültesi tarafından boğaza bakarken manzarayı ortadan ikiye bölen estetikten yoksun, sik gibi bi otel var ya; hah işte o binanın oluşturduğu zevksizlik ve nefret duygusu bi anda oluşuverdi sen tabloyu bozunca. sen galatasaray'ı seviyor olabilirsin, eminim o binayı oraya diken adamlar da boğaz manzarasını seviyorlardır, lakin piç olmuş manzara. seninki de o hesap adnancığım.

    sen taraftarın sevdiği haldun üstünel'i kulüpten soğutursan, galatasaray'a bir şeyler katabileceğine inandığım rijkaard'a siktiri çekersen -üstelik kısa süre önce rijkaard'la sözleşme yenileceğini söyledikten sonra yaparsan- milyonları gözden çıkarıp aldığın ve taraftara hoş futbol izleten adamları küçük karlar uğruna satar, bu takımı galatasaray formasına yakışmayan adamlarla doldurursan, benim şikayet etme hakkım doğar. galatasaray'ı bu durumlara düşürmeye ne senin ne de futbolun feriştahı denecek adamların hakkı var.

    bu memlekette cahilliğin de orospu çocukluğunun da sınırı yok. bu memlekete bu iki durum kadar zarar veren başka bir şey de yok. bu iki özelliği taşıyan kitlenin memlekete verdiği zararı, sen tek başına galatasaray'a çok kısa süre içinde verdin. aylar önce bir yazar galatasaray'ın ikinci lige düşmesi minvalinde bir başlık açmıştı da millet şakasını bile kaldıramamıştı. bizler galatasaray için bu kadar hassasken, söylenen sözlere gerekli tepkiyi veriyorken, deplasmanlarda cimbom kümeye diye karşılanmak benim canımı acıtıyor sevgili başkan. galatasaray üçüncü sınıf derebeylerinin diline düşecek bir isim değildir, hiçbir zaman olmamalıdır.

    zamanında seni çok, pekçok savunmuş bir galatasaray taraftarı olarak gitme vaktinin geldiğini düşünüyorum. daha fazla zarar vermeden, hükümete daha fazla yalakalık etmeden, kendinden daha fazla nefret ettirmeden, bu takımın başında 1 sezonda 3 teknik direktör daha harcamadan, galatasaray adını milletin ağzına daha fazla düşürmeden git.
  • 82
    sayin baskanim,

    artik ayrilik vakti geldi. yeni bakanimiz belli oldu. sayin unal aysal yeni baskanimiz oldu. galatasaray icin yeni bir donem basliyor. unal baskan ile yolumuz insallah acik olacaktir.

    siz galatasaray icin emek verdiginiz. yeri geldi uykusuz kaldiniz. zor bir donemde baskanlik icin aday oldunuz ve bu gorevi ustlendiniz. ben bunu asla unutmayacagim. galatasarayimiz icin cok onemli projelere imza attiniz.

    ben bu mektubu size emekleriniz icin tesekkur etmek icin yaziyorum. hatalariniz da oldu. son yil bi hayli fazla oldu ama bunlari yazmak istemiyorum. her sey olacagina varir derler. demek biz de bunlari yasamak zorundaymisiz.

    sayin baskanim. galatasaray icin yapmis oldugunuz her guzel sey icin size ve ekibinize tesekkur ediyorum. yolunuz acik olsun.

    saygilarimla,
  • 84
    sayın adnan polat,

    başkanlığınız döneminde takım içinde yaşananlar hala yankılanıyor. yerli - yabancı oyuncu ayrımı, dönemin kaptanı tarafından bile ilginç şekillerde dile getiriliyor. tabi ki bir futbolcunun hezeyanlarına cevap verecek değilsiniz.

    öte yandan, mevcut yönetimin sessiz kalması çok normal.

    dolayısıyla, başkanlık yaptığınız dönemde türk futbolcular-yabancı futbolcular ekseninde yaşananlar ile teknik ekiplerin (özellikle rijkaard dönemi) futbolcular/takım içi yaşananlar gibi konulardaki raporlarındaki tespitlerden hatırladıklarınızı kamuoyu ile paylaşmanız galatasaray ve sizin adınıza çok faydalı olacaktır.

    aksi halde, derinlerde vicdan azabı çeken, bunun farkında olmayan, ancak söylemleri bunu galatasaray'a yansıtan bazı futbolcuların verdiği zararı engelleyemeyiz.

    saygılarımla,
  • 86
    adnan başkan;

    hala çok gerginsin, keşke biraz hayattan keyif almaya çalışsan, atsan üzerindeki o stresi, negatif elektriği... yüzüne ne zaman baksam hala sıkıntı, dert ve kasvet görüyorum...

    http://www.youtube.com/...re=player_detailpage #t=182s

    http://www.youtube.com/...;v=6qDVPavWK8M#t=13s

    http://www.youtube.com/watch?v=yRsIvMBEQkY

    bak millet ne güzel deşarj oluyor... sen de bulsan keşke bir yolunu...
  • 87
    çok saygıdeğer,
    büyük başkanım;

    bunca pisliği gözlerinizle gördüğünüz, şahit olduğunuz bir senede, gerekirse takımını ligi 8. sırada bitirmesini kabullenerek, pisliğe, batağa ve şerefsizliğe bulaştırmadığın için sana sonsuz saygılar ve şükranlar sunuyorum.

    2010-2011 sezonunda alnızımın akıyla aldığımız 8.'lik, bütün şaibeli şampiyonluklardan ve sahteliklerden evladır.
    galatasaray ismini, o iğrenç sezonda kirletmediğin için tekrar teşekkürler.

    en büyük galatasaray.
App Store'dan indirin Google Play'den alın