• 2419
    çok mutluyum sözlük.

    önceki entrylerimde yazmıştım, bu maçta* öncelikli isteğim güzel futbol diye. dün öyle güzel bir futbol oynadık ki; maç boyu alkışladım, maç boyu umudumu hiç yitirmedim, maç boyu takımımla gurur duydum.

    öncelikle bu yazdığımı yadırgayabilirsiniz ancak maçın başında yediğimiz gol bence ileriki dönemler için bize cok büyük artılar olarak geri dönecektir. eğer o gol o dakikada gelmese, macın 2. yarısında gelse mesela, belki de biz üzerimizdeki gol yememeliyiz baskısından kurtulamayacaktık. ki ilk 5 dakika top cıkarmakta bile sıkıntılar cektiğimiz gerceği var doğruyu söylemek gerekirse. ama o golu yedikten sonra ise kaybedeceğimiz bir şey olmadığını farkeden ve o tedirginliği üstlerinden atan futbolcularımız geri kalan 85 dakikada manchester unitedlı oyunculardan bir gram aşağı futbol oynamadılar.

    dünkü macta* manchester united kadar acık futbol oynayan, kapanmayan, saldıran, ayagında top tutan, hücum yapan, sutları direklerde patlayan, nispeten yorulmayan, 90. dakikaya kadar savasan bir galatasaray izledim ben.

    tek bir eksiğimiz vardı dün, o da şans. eğer ki o şans birazcık bizimle olsa belki de onların bile hiç beklemediği bir galibiyetle geri dönecektik. ama olsun, ben o kadar rahat ve o kadar mutluyum ki sözlük anlatamam. bugun benim takımım manchester united deplasmanından tek farkla mağlup ayrıldı. ve bunun için, dünyanın en güclü ekiplerinden birine sadece tek farkla mağlup olduğu için üzülüyorsa benim oyuncularım, yani orda galibiyeti kacırdığımıza bütün takımım hemfikirse; bu bizim dün o sahada hicbir sey kaybetmediğimizi gösteriyor. biz dün hiçbir şey kaybetmedik sözlük, biz dün bu oyunun büyük abilerinden birini yeri geldiğinde ceza sahasında 10 kişi savunma yapmaya zorlayan bir takım kazandık. önceki bir entrymde demiştim; kazansak da kaybetsek de mühim değil, ben alex fergusona o ciğnediği sakızı yutturacak bir futbol oynayan bir takım görmek, o tribünleri yutkunduracak bir takım görmek istiyorum demiştim. ve şimdi gönül rahatlıgıyla söyleyebilirim ki hem alex ferguson sakızını yuttu korkudan, hem de tribünler sus pus oldu. 90 dakika boyunca yemin ediyorum 3-4 kez macın istanbulda* oynandığı hissiyatına kapıldım, istanbul sandım orayı ciddi ciddi.

    bugün ise verilmeyen penaltılarımızdan, kacırılan gollerden, direkte patlayan şutlardan bahsederek hayıflanıyoruz. sanki sanssızca kaybettiğimiz bir süper lig macının arkasından hayıflandığımız gibi hayıflanıyoruz hem de. "ulan adamlar ne şanslıydı bu macı kazanan biz olmalıydık" diyoruz.

    soruyorum sana sözlük, dünkü macın son dakikasına kadar umudunu korumayan bir taraftar gördün mü dün? dakika 90+2'ydi, biz hala bastırıyorduk ve oturduğum mekanda herkes ayağa kalmış gol atabileceğimize inanarak bağırıyorlardı. işte bu inanç bizim için bırakın old trafforddaki 1 ya da 3 puanı, onlarca galibiyetten cok daha değerli.

    ve biz bugün bundan sonraki maçlara daha da umutla bakıyoruz. çünkü şimdi bu güzel futbolu yarım bırakmamaya geldi sıra. bize inanmayan herkesi daha da utandırmaya geldi. sırasıyla diğer takımları* cehennemimizde ağırladıktan sonra kendilerine kırmızı şeytanlar diyenleri bu sefer bizim kendi cehennemimizde* yakmaya hazırlanacağız.

    ben bugün cok mutluyum sözlük. takımım en iyilerin sahnesinde,* en iyiler kadar hatta en iyilerden bile iyi futbol oynuyor çünkü. ve bana bu gururu yaşatan takımıma, oyuncularımıza binlerce kez teşekkür ediyorum. siz böyle hırslı oynadıktan sonra dün herkese gösterdik ki kafa tutamayacağımız bir takım yok. hatta yenemeyeceğimiz hiç bir takım, kazanamayacağımız hiç bir kupa da yok. yeter ki sizler bu inancınızı koruyun. çünkü emin olun bizler size sonuna kadar inanıyoruz.
App Store'dan indirin Google Play'den alın