2042
--- alıntı ---
4 ağustos 2002 / star gazetesi
ebru destan sordu emre belözoğlu cevapladı
...
türkiye'ye dönecek misin?
'hayır düşünmüyorum. avrupa ile türkiye'de yaş konusunda mantalite çok farklı. orada 35 yaşına kadar rahatlıkla oynayabiliyorsunuz. kimse size yaşlı gözü ile bakmıyor. burada ise 30 yaşına gelen türk futbolcusu hemen yaşlı damgasını yiyor.'
okan dönse, o zaman sen de dönmeyi düşünür müydün?
'hayır artık dönmem. inşallah okan ağabey de dönmez. benim kurulmuş bir düzenim var. avrupa'nın her kulübünde oynayabilirim.'
teklifler var mı?
'hem ingiltere'den, hem de ispanya'dan iyi teklifler sundular. ama 2 sene daha mukavelem var. şimdilik inter bizi göndermek istemiyor.'
okan ile birlikte, fener'e geleceğiniz konuşuldu.
'ben doğrudan teklif almadım. bana ulaşabilecekleri birşey yok. belki menajerim ahmet bulut'a ulaşabilirler. türkiye'yi düşündüğüm zaman, sadece galatasaray'a gelebilirim.'
okan'la beraber ayrıldığınızda, yönetim bir yorum yapmıştı. burada kim suçluydu?
'okan ağabey de, ben de iyi performans göstermiştik. hakkımızı istedik. ama tabi ki onlar da bize daha önce vermiş olduğu sözleri yerine getirmeyince, biz de onların daha sonrası için verdiği sözlere güvenmedik. biz onlar için hiçbir zaman kötü konuşmadık. faruk süren, galatasaray başkanı diye ona saygı duyduğumuz bir insandı. artık ona saygı duymuyorum. göz göre göre, bizi karalamak için, insanların yanında suçlu düşürmek için, yalanlar attı. ben galatasaraylıyım. çocukken de galatasaraylıydım. ölene kadar da galatasaraylı kalacağım.'
bir gün avrupalı olacağım diye hedef koymuş muydun?
'her şey hızlı gelişti. yalnız, galatasaray a takımı'na çıktıktan sonra fatih terim'le geçirdiğim yıllar dışında, avrupa'ya gitmediğim zamanı kayıp diye düşünüyorum.'
hagi'den neler öğrendin?
'hagi tek bana değil, türkiye'deki tüm futbolculara birşeyler öğretmiştir. benden hiç bir talep gelmeden, o bana geldi, 'seni çalıştırayım' dedi. kısa mesafede buralara hagi sayesinde gelebildim.'
geçmişte örnek aldığın bir futbolcu var mıydı?
'okan ve tugay ağabeyi severdim. onun dışında kimseyi örnek olarak görmedim'
arif, okan, hakan ile aranızda gruplaşma var mıydı?
'öyle bir şey yok. onlar ben ilk antrenmana çıkarken bana yardımcı olan isimlerdi.'
milli takım ve kulüp takımı arasında fark var mı?
'kulüpte oynarken bazen kafan dalgın oluyor, özel hayatınla ilgili problemlerin olabiliyor ve bu işine yansıyabiliyor. milli takım'da böyle bir lüksün yok. ayağımı topa sokmayayım diye düşünemiyorsun. herşeyden önemlisi maçtan önce istiklal marşı okunuyor.'
...
--- alıntı ---
http://www.yorumla.net/...ozoglu-fan-club.html
edit: komple röportajı koymak gereksiz olmuş, teşekkürler
4 ağustos 2002 / star gazetesi
ebru destan sordu emre belözoğlu cevapladı
...
türkiye'ye dönecek misin?
'hayır düşünmüyorum. avrupa ile türkiye'de yaş konusunda mantalite çok farklı. orada 35 yaşına kadar rahatlıkla oynayabiliyorsunuz. kimse size yaşlı gözü ile bakmıyor. burada ise 30 yaşına gelen türk futbolcusu hemen yaşlı damgasını yiyor.'
okan dönse, o zaman sen de dönmeyi düşünür müydün?
'hayır artık dönmem. inşallah okan ağabey de dönmez. benim kurulmuş bir düzenim var. avrupa'nın her kulübünde oynayabilirim.'
teklifler var mı?
'hem ingiltere'den, hem de ispanya'dan iyi teklifler sundular. ama 2 sene daha mukavelem var. şimdilik inter bizi göndermek istemiyor.'
okan ile birlikte, fener'e geleceğiniz konuşuldu.
'ben doğrudan teklif almadım. bana ulaşabilecekleri birşey yok. belki menajerim ahmet bulut'a ulaşabilirler. türkiye'yi düşündüğüm zaman, sadece galatasaray'a gelebilirim.'
okan'la beraber ayrıldığınızda, yönetim bir yorum yapmıştı. burada kim suçluydu?
'okan ağabey de, ben de iyi performans göstermiştik. hakkımızı istedik. ama tabi ki onlar da bize daha önce vermiş olduğu sözleri yerine getirmeyince, biz de onların daha sonrası için verdiği sözlere güvenmedik. biz onlar için hiçbir zaman kötü konuşmadık. faruk süren, galatasaray başkanı diye ona saygı duyduğumuz bir insandı. artık ona saygı duymuyorum. göz göre göre, bizi karalamak için, insanların yanında suçlu düşürmek için, yalanlar attı. ben galatasaraylıyım. çocukken de galatasaraylıydım. ölene kadar da galatasaraylı kalacağım.'
bir gün avrupalı olacağım diye hedef koymuş muydun?
'her şey hızlı gelişti. yalnız, galatasaray a takımı'na çıktıktan sonra fatih terim'le geçirdiğim yıllar dışında, avrupa'ya gitmediğim zamanı kayıp diye düşünüyorum.'
hagi'den neler öğrendin?
'hagi tek bana değil, türkiye'deki tüm futbolculara birşeyler öğretmiştir. benden hiç bir talep gelmeden, o bana geldi, 'seni çalıştırayım' dedi. kısa mesafede buralara hagi sayesinde gelebildim.'
geçmişte örnek aldığın bir futbolcu var mıydı?
'okan ve tugay ağabeyi severdim. onun dışında kimseyi örnek olarak görmedim'
arif, okan, hakan ile aranızda gruplaşma var mıydı?
'öyle bir şey yok. onlar ben ilk antrenmana çıkarken bana yardımcı olan isimlerdi.'
milli takım ve kulüp takımı arasında fark var mı?
'kulüpte oynarken bazen kafan dalgın oluyor, özel hayatınla ilgili problemlerin olabiliyor ve bu işine yansıyabiliyor. milli takım'da böyle bir lüksün yok. ayağımı topa sokmayayım diye düşünemiyorsun. herşeyden önemlisi maçtan önce istiklal marşı okunuyor.'
...
--- alıntı ---
http://www.yorumla.net/...ozoglu-fan-club.html
edit: komple röportajı koymak gereksiz olmuş, teşekkürler