aslında çok heyecanlıydım bu süreçten, taraftar desteğini arkasına almış vizyon hedeflerini seçim öncesi vurgulayan ve kurumsal bir planı olduğu zannedilen yeni yönetim, böyle bir süreç içinde olan galatasaray'ı en iyi yönetibilecek olan efsanemiz fatih terim
hali hazırda takımda olup potansiyelli oyuncularımız aslında her şey çok uygundu.
ancak maalesef eldeki hesap çarşıya uymadı. kendimce saha içi ve saha dışı sıkıntıları açıklamaya çalışacağım.
1-) yeni yönetim fos çıktı. benim adıma büyük bir hayal kırıklığı oldu açıkçası. ne verdikleri sözleri tutabildiler, ne galatasaray'ın haklarını koruyabildiler. eğer erden timur olmasaydı belki sponsor da bulamayacaklardı. maalesef tam fiyasko. zaten kendi içerisinde de çatırdı ayrılıklar yaşandı.
2-) planlamada büyük hatalar yapıldı. zaten sınırlı olan kaynaklarımız kesinlikle daha iyi kullanılabilirdi. evet potansiyelli oyuncular aldık evet belki kullandığımız para avrupa kulüpleri için çıtır parası. ama çok net bir şekilde bu daha iyi kullanılabilirdi. bir sürü kulüp var transfer harcamalarımızın 5'te 1ine. aldığımız oyuncular rezalet eleştirisine açıkçası katılmıyorum. potansiyelli oyuncular ki bunu bu sezon avrupa'da gösterdiler. ama çok net bir şekilde daha iyi kullanılabilirdi.
3-) oynamak istediğimiz oyuna uygun oyuncular alınmadı. gönderilmesi gereken oyuncular gönderilmedi. burada yönetimden tutun teknik ekibe teknik ekipten tutun scouting'e herkesin hatası var. keşke campos hamlesi daha önce gelseydi onun önderliğinde takım kurulsaydı. yapılan hamleleri tek tek inceleyeceğim
3a-) takımın lider özellikli kötü zamanda elini taşın altına sokan oyuncu sayısı bizde maalesef çok az. böyle bir planlama sadece genç oyuncularla olmaz. takıma tek tükte olsa winner karakterleri koymak gerekli (bkz:
burak yılmaz'ın lille'e transferi) bu genç oyunculara (hele ki yeni jenerasyonun önceki jenerasyonlara göre bariz farklı olduğunu da vurgulayarak) yol gösterecek azimli ve iş ahlakı olan oyuncularla kombinlenmesi gerekiyor.
3b-) ismail çipe...
bakın arkadaşlar abartmıyorum takımın bu hale düşmesinde bu arkadaşın çok ama çok büyük etkisi oldu. fatih terim gibi bir efsanenin nasıl böyle bir hata yaptığına inanamıyorum açıkçası. belki bu arkadaş yerine bir kalecimiz olsa fatih terim hala takımın başındaydı. halı saha oynayan insanlar bile bilir ki eğer kalecine güvenmezsen bu takımın performansını etkiler. oyuncular da salak değil yani ismail'in beceriksizliği açık bir şekilde görülüyor. takım zaten kötü gidiyordu ancak esas moral kaybı bu arkadaşın kaleye geçmesinden sonra oldu. öyle kötü ki takımın antrenman performansını bile etkiler. bizim forvetlerin bitiricilik problemi bile belki bu arkadaşın antrenmanda kaleci olmasıyla alakalı olabilir. fatim terim gibi bir efsanenin böyle bir hata yapmasını aklım almıyor.
3c-) forvet rotasyonu. yaklaşık 2 senedir yaşadığımız bitircilik problemi hepimizin malumu takım karşı karşıyada inanılmaz saçmalıyor. isim isim bakınca fena olmayan bu mohammed, diagne halil kardeşlerimiz doğru tercih değildi bu planlamada. düzgün bir forvet alınması gerekiyordu. asla oynayacak oyuncu da istikrar sağlanamadı.
mohammed: futbol anlamında gayet potansiyeli bir oyuncu ama çok net psikolojisi kırılgan sıkıntılı bir arkadaş. aralarında bana göre en iyi forvet olmakla beraber ben yetkili olsam bu arkadaşla çıkmam yola. arkadaşım bu futbol takımı mı rehabilitasyon merkezi mi?
diagne: diagne hepimizin malumu bu arkadaşta kafadan sıkıntılı. bu sezon biraz daha istekliydi ama bu arkadaşla da çıkmam ben yola. ve bilinenin aksine 30 gol atmış bile olsa bitiriciliği iyi değil bu kardeşimizin.
halil: bence rotasyona çeşitlilik veren bir oyuncu ama as santrafor olamaz şutu gördüğüm en kötü forvet oyuncusu olabiilir.
3d-) luyindama - donk tercihi
luyindama kesinlikle kötü bir oyuncu değil ama şu milli maçta yaşadığı sakatlıktan sonra maalesef bir daha o seviyeye gelemedi. zaten sistemimize de uygun değil kendisi. peki niye bu arkadaş kaldı? satsanıza arkadaşım bu adamı sezon başı!
bi de bu arkadaşı tutup takımdaki liderlerden hatta ikon diyebileceğimiz donk'u gönderdik. kulübede olsa bile bizim elimizi çok rahatlatırdı. saha içi saha dışı etkisi çok açık. bu tercih kelebek etkisiyle luyindama'nın dengesizliği sonucu muslera'nın sakatlanmasına hepimizin ismail çipe'ye maruz kalmasına hatta fatih terim'in gönderilmesine sebep oldu. allah'ın sopası yok işte :)
3e-) orta saha...
bariz bir şekilde en büyük eksikliğimiz olan alana yeterli takviye yapılmadı.
4-) oynadığımız oyun
bir türlü tam anlamıyla sistemi senelerdir oturtamadık maalesef. evet xg'imiz yüksekti bu yaşadığımız kronik bitiricilik problemi olmasa belki çok daha iyi bir puanda olabilirdik. evet hakemler adam akıllı maç yönetse skorlar farklı olabilirdi. ama bu durumları bahane etmenin de yararlı olduğunu düşünmüyorum. set oyununu bir türlü tam oturtamadık senelerdir.
bulduğumuz pozisyonlar genel olarak bireysel beceri ağırlıklıydı. ben şahsen senelerdir galatasaray'ın maçlarından zevk almıyorum. ve eminim ki benim gibi olan bir sürü insanda var. fatih terim'in yangından mal kaçırır gibi gönderilmesi çok büyük yanlıştı ancak bazı konuların bir türlü çözülemedi aşikardır. doğru olanı sene sonu teşekkür edilip tercihen okan buruk ile devam edilmesiydi. hem fatih hocamız belki yeni bir avrupa kupasıyla bitirecekti yapılacak takviyelerden sonra. avrupa liginde diğer maçlarda olmayı kesinlikle hak ediyordu. çok büyük yanlış yapıldı maalesef :(
domenec torrent tercihi ve ara transfer dönemine hiç girmiyorum 3 yıllık planlama konusuyla alakası olmadığı için başka bir zaman kendime yorumlarımı başka bir entry'de devam ederim ama ne kadar yanlış olduğu barizdir.