2008-09 Türkiye Kupası Çeyrek Final Rövanş Maçı
14:00 Sivas 4 Eylül Stadyumu
Bünyamin Gezer •••Muhittin Gürses Asım Yusuf Öz Gökhan Güneşer
Lig Tv
3 - 1
Penaltılar Sonucu
İlk Maç
❮
6❯
  • 129
    her şeyde bir hayır vardır. ben üzülmüyorum açıkçası. bu sene kupayı almasak da olur. uefa daha önemli. belki bundan sonraki maçlarda da sakatlıklar olacaktı. zaten yüreğim ağzımda izliyorum her maçı artık birisi daha sakatlanacak diye. barış sakatlandı. her maç birini kaybediyoruz. bu başka hiç bir takımda yok. adamlar sakatlamaya meraklı bizi.

    sivas'ı tebrik etmek isterdim; ama etmiyorum çünkü bu maçı biz daha iyi oynadık. maç izlerken mantığımı falan kaybetmiyorum. taraf tutarak da konuşmuyorum. galatasaraylıyım; ama hala objektif olabiliyorum.
  • 130
    üzüldüğüm tek şey oyuncularımızın 120 dk maç oynaması olmuştur. yoksa sonuçta tek avantajı uefa kupasına götürmek olan bu kupayı almanın hiç bir mantığı yoktu. zaten sivası elememiz halinde yüksek ihtimal fenerbahçe veya beşiktaş çıkacaktı. bu kadar sakatın olduğu bir sezonda da iki maç fazladan derbi oynamak hiç işimize gelmezdi.

    evet polyannayım...
  • 133
    ardanın penaltı hariçinde hero modunda oynadığı maç, barış özbek'in köyün delisi tadında bir oraya bir buraya koşturduğu karşılaşmadır. sakat oyuncular yetmezmiş gibi üstüne birde barış özbek eklenmiştir. ümit karan "still in 99 we trust" olarak kalitesini birkez daha ortaya koymuştur. aykut hernekadar 3-5 kurtarış yapsada yine saçmasapan hatalar yapmıştır.
    geri kalan bütün oyuncularımız o sahada bu kadar eksikle yine aslanlar gibi mücadele etmiştir. türkiye kupasını seneye beklemekten baska birşey kalmamıştır...
  • 134
    galatasaray ın içinde bulunduğu durumu en iyi anlatan maç olmuştur. geçen seneki galatasaray takım ruhunun uçup gittiğini gösteren maç olmuştur. maçı almak isteyen arda ya takım arkadaşlarının sırt çevirmesi ne oluyor. nonda nın bedeni ruhundan ayrılmış sahada dolaşıyor. lanet olsun nerden geldim bu maça der gibi bir havası var. böyle olacağını bilseydi eminim ki ayhan gibi denizli maçında bilerek kırmızı kart görürdü. sahada maçı almak isteyen kaç tane oyuncumuz vardı sizce. bence bir elin parmaklarını geçmez. ya sivas ın kaç tane vardı. tam 11 tane oyuncusu maçı istiyordu sivas ın. skibbe bülent uygun un maça bu kez şaşırtarak baskılı başlayacağını aklının ucuna getirmemiş. belki inanmayacaksınız ama ben bile anladım sivas ın bu kez bizi şaşırtıp baskılı oynayacağını. nitekim maçı penaltılarda kaybettik. maçı isteyen oyuncularımız bunun karşılığını er ya da geç alcaklardır. zaten maça gelmemek için kart gören ve maçın içinde ruh gibi dolaşan iki müstakbel kaptanlarımızın ne olduğunu herkes anlamıştır. daha söyleyecek çok şeyim var ama biz maçı kaybetmemeliydik, turu geçmeliydik. çünkü biz galatasaray olarak bu maçların takımı ve klübüyüz. yönetimin bu maçtan sonra neler yapacağına dikkat edeceğim ve tabiki sezon sonu neler olacak. ruhsuzlar ve takımını yalnız bırakanlar florya da mı kalacak acaba? ama bildiğim birşey var bu maçı kesin almalıydık galatasaray ruhu için almalıydık yazık oldu? birilerinin bu durumun hesabını vermesi gerekir.
  • 136
    bugun oynanan maçta galatasaray'ın eleştirilecek daha doğrusu eleştirilebilecek bir tarafı yoktu.bu maç için 18 kişilik maç kadrsunu sakatlıklardan dolayı tamamlayamıyor ve maçı çevirebilecek oyuncumuzun olmayışı herşeyi özetliyor.galatasaray iyi mücadele etti.takımda iyi olmayan birkaç futbolcu vardı ama onlar da elinden geleni yaptılar penaltılar ise tamamen şans olayı,olmayınca olmuyor.temennim barış'ın ciddi bir sakatlığı yoktur umarım.lincoln,ayhan,baros,harry kewell hatta linderoth un takıma kısa sürede katılması gerekmekte inanıyorum ki bu oyuncuların katılımı ile sezonun ilk yarısının sonlarına doğru olan formumuzu yakalarız.sonsözüm ise sivaspor'a çok sert mücadele ediyorlar,çok faul yapıyorlar, bu anlayış takıma antipati kazandırıyor vazgeçmeleri lazım,bir üst tura çıktıkları için tebrik ediyorum.

    edit: kardeşim neye kötü oy verdiğinin farkındasındadır umarım.eksi oy veren arkdaşım mesaj atarmısın kimsin sen bana bir izahını yap bu entry'e eksi vermenin sebebini.ne günlere kaldık yahu.
  • 140
    (alinti: karşılaşma sonrasında büyük bir coşku yaşanırken, ilginç bir görüntü ortaya çıktı. sivasspor'un orta alan oyuncularından ibrahim dağaşan, filistin bayrağını alarak sahanın ortasına götürüp dikti. bu sırada bazı taraftarların 'kahrolsun israil' diye tezahürat yapmaları üzerine ibrahim, eliyle susun işareti yaptı.) internethaber comdan
    (bkz: dumur)
  • 141
    maçı izlerken hissetiklerimi aktaramadım sözlüğe. herhalde anı anına yazsaydım ortaya çok ilginç şeyler ortaya çıkardı. en son ana kadar güvendim takıma. kesinlikle iyi oynamadılar. fakat yedek kadromuz ile çıktığımızı düşünürsek iyimser tarafından bakabiliriz bir nebze. anlayamadığım şey ümit karan'a neden penaltı attırılır? arda'ya birşey diyemem, kızamam ona hiçbir zaman. ama maç başlarken penaltılara kalırsa alamayız diye içimden geçmişti. sivasspor'u yenerek elemeyi çok isterdim doğrusu. en kötüsü ise şu gerim gerim gerinen bülent uygun'u bu hafta her gün başka bir kanalda göreceğimizdir. ne yazık ki!

    hemen edit: evet maçın her dakikası aklımdan sağlık kurulumuzla ilgili güzel (!) sözler geçti. her dakika lincoln'u aradı gözlerim. her an ümit karan yerine baros'um oynasa farka giderdi diye düşündüm. ama olmadı. bu belki de hayırdır. bu kupayı değil de başka bir kupaya giden yolda atılan bir adımdır.
  • 143
    darmaduman bir maç için darmaduman bir yazı yazmak istemedim; o yüzden maddeler halinde yazayım tam olsun:

    1. futbol oyunun amacı nedir? fairplay nedir? gibi basit konuların bülent uygun ve ekibine acilen öğretilmesi gerekiyor. mazlum edebiyatının akışı değişecek gibi görünüyor sivasspor sayesinde, hayırlı olsun. gerçi mazlum edebiyatıyla kalsa yine şükür... buna bir de saha içinde, kenarında ve dışında yapılan çirkeflikler de eklenince tadından yenmez hale geliyor. yıllardır savunurum anadolu'dan bir şampiyon çıkmasını, eğer böyle çıkacaksa şampiyon, çıkmasın ben vazgeçtim arkadaş.

    2. gezmeye pek alışkın şahsı ismine münhasır hakemimiz bünyamin gezer daha kaç maçı katletmeye devam edecek. geçen seneden beri her maçta dayak yinen takımımızı tam kadro görmek bu hakemler sayesinde mümkün olmayacak gibi görünüyor. her deplasmanda bir kaç sakat verip geliyoruz 2 senedir. ayrıca bu maç için, penaltılarda topa vurulmadan öne çıkan sivas kalecisini hiç bir şekilde uyarmayan, hiç bir penaltıyı tekrarlatmayan, elini cebine atmaktan aciz, kart özürlü bir hakemi seyretmiş olmak tarifsiz bir duygu.
    3. kapçık ağızlı mehmet devre arasında galatasaray'ın götünde gezerken, son maçlarda neden nefretle kusuyor, çözebilene aşk olsun.

    4. yıllardır 3 büyüklere olmadık laflar sokan, devre arasında "kim beleşten kaç puan kazandı, hangi maçların kaderiyle oynandı" gibi ironik ve bir o kadar saçma istatistiklere imza atan spor servisleri, anadolu takımlarını da yeteri kadar eleştirebilecek mi?

    5. kondisyon eksikliği midir, yoksa sağlık ekibiyle mi alakadır bilemiyorum ama, yediğimiz tekmeler kadar bizim takımda etkili başka bir şeyler daha var kesin ve acil olarak çözülmesi gereken. bu kadar sık nükseden sakatlıklar ve böylesine geniş bir kadronun bile sıkıntı çekmesi gerçekten içler acısı.

    6. allah aşkına de sanctis sorunu bir an önce çözülsün. aykut ve orkun ile çıkılan her maç bir eziyet. ben artık tamamen emin oldum, onu bunu bilmem, galatasaray takımının kalecisi kesinlikle yabancı olmalıdır.

    7. bugüne kadar hiç bir şekilde takımda istemediğim mehmet güven bütün kredisini bitirmiştir artık. yeter arkadaşım, anladık ki senin kaderinde futbol oynamak yok, git başka mesleklere yönel hazır vakit varken.

    8. bugüne kadar hep savunduğum skibbe'ye bu maçta gerçekten sinirlendim. kim gaz verdi, yönetimden mi birileri fişekledi yoksa adam kendi kendini mi doldurdu anlayamadım ama türkiye kupası hırsı yapmış resmen. arda'yı ve barış'ı bütün maç oyunda tutma isteği başka türlü açıklanamaz çünkü. servet'in bile artık patladığı bir dönemdeyiz. geçen seneden beri takımda ve milli takımda çok işler yapan, bir çok maçta ağırlığını koyan ve haliyle yorgun olan arda, hem de maçın başında güzel bir gol atmışken, neden ta penaltılara kadar oynatılır? çocuğun sınırları ne kadar daha zorlanabilir ki? aynı şekilde barış da öyle. adamın çıkması için illa sakatlanması mı gerek? yahu sikko, gazozuna bir kupa işte. taraftarın umurunda değil. 30 sene almasan kaç yazar? önündeki bordeaux maçından, ligin gidişatından daha mı önemli geldi bu maç sana bilmiyorum ki?

    9. son olarak büyük başkana en derin saygılarımı sunuyorum. gittiği deplasmandan yenilerek, hatta skibbe'nin çok önem verdiği o kupadan elenerek ayrılsa da, ayrılırken beyefendiliğini korudu, rakibi alkışladı ve tebrik etti. aynısını yapamayanlara harika bir gönderme yaptı. seviyoruz seni başkan...
    http://vincasports.blogspot.com/...-kapck-dolmalar.html
  • 144
    (alinti: heyecan acisindan müthis bir macti. penaltilarla elendi galatasaray..

    galatasaray acisindan ele alayim ben.
    takimin ideal onbirinden şu oyuncular yok.
    de sanctis
    lincoln
    baros
    servet cetin
    kewell
    sabri
    ayhan
    kaleci teknik adamin tasarrufu olsa da onbir oyuncudan yedisi sahada yok. keza yokluklarina varliklarindan daha cok alisik oldugumuz
    linderoth
    hasan sas
    serkan calik
    ugur ucar.
    ve yukaridaki dörtlü önemli degil, önemli olan ilk listedeki yedi ismin sahada olmamasi. neden ? sakatliklar..
    bir basarisizlik var ortada ve dogru noktaya egilmek durumunda galatasarayli taraftarlar. bu yedek takimin performansi beni cok fazla ilgilendirmiyor isin acikcasi. bu takimin iskeleti kewell-baros-lincoln üclemesine siir yazdilar, ayhan'a üc yillik sözlesme imzalatacak performansi ile olustu.. dolayisla üzerine gidilmesi gereken durum neden bu kadar cok sakat oyuncunun olmasidir. bunda pay teknik adamin antrenman sistemi midir, oyuncularin lakayit tavirlari midir galatasarayin saglik ekibinde midir ya da olusturulan kadro türkiye süper ligine göre degil midir nedir üzerine gidilmesi gerekir..

    baska acidan sakatliklar kalli döneminde baslamisti, 18 kisiyi bulamadan deplasmana gidiyordu ve hakan sükür sık sık bunu birlik beraberlik duygusunun olusmasi adina dile getirmisti. o dönem lincoln,linderoth, hasan sas, emre güngör ve pek cok sakatlik yasanmisti.. skibbe ile bu ivmelendi. bunun cok ciddi bir analizine girisilmeli.

    su kadro eksikligi ile degil galatasaray, barca, man u olsa cöker.. ribery olmadan beş hafta küme düşüyordu bayern, christiano ronaldo'suz man u ilk haftalarda bocaladi, daha dün racing santander karsisinda messi'siz o bu yilin muhtesemi barca yeniliyordu az daha.. buraya bakiyoruz.. bir kisi degil en üstten en degerli ilk bes oyuncu.. arda,meira,topal elde kalan saglam oyuncular ve bu oyuncularin verimli oyunu nedeniyle uzatmalara giden sivas maci..

    istediginiz taktik varyasyonlarini ve cesitli elestirileri ortaya dökün, bir takimin ideal onbirinden alti kisi cikardiginiz vakit hala tam takir gitmesi su devirde pek mümkün degil, ince ayar analizlerin hemen hepsi su noktada gücün bosa harcanmasindan baska bir sey degil. mehmet güven nerede sut cekecegini algilayabilse, ilkonbire girerdi, nonda-ümit formda olsa baros oynamazdi, a'yi alin b'yi koyun diyemecek durumda iken nasil bir analiz mümkün olabilir ki ? o nonda'yi altimis kusuruncu dakika da bombos pozisyonda sagina vermek var iken sut cektigi anda cikartilmali desem kimi oyuna alirdik ki ?

    ne zaman olur bilmiyorum ama biraz daha derinlikli bir arastirma ile skibbe analizi yapmayi düsünüyorum her acidan..

    sivasspor'u yari finale kaldigindan dolayi kutluyoruz efendim. amma velakin galatasarayin tüm gücünün disarida oldugu bir dönemde alisamiyen'deki yüzde yetmislik rakibe top oynattigi icin, bu kadro eksikliginde penaltilarla maci aldigi icin ben bülent uygun'u dahi ilan edemiyorum, petkovic'in kaleci durusuna güzelleme yazilabilir en fazla.. yazilacaktir da bol bol..)
    sözlük yazarlarımızdan borges in blog undan alıntıdır. eline sağlıktır. * naçizane düşüncem keşke sözlük'te daha sık yazdığını görebilsek.
  • 145
    skibbe'nin deplasman anlayışı'na takımdaki sayısı on'a yaklaşan eksiklikler, karşılamanın futbolcuların alışkın olmadığı saatte, hava ve zemin koşullarında oynanması da eklenince kaçınılmaz skorla karşılaştığımız maç. ligin en iyi futbol oynayan takımı sivasspor'un bile o kadar eksikli galatasaray'ı durdurabilmek için savunma olarak türlü yakın dövüş teknikleri uygulaması bir taraftarı geçtim, bir futbolsever adına gerçekten üzücü. özellikle uzatma dakikalarında her atağımızı ürpererek izledim "şimdi kim sakatlanacak" endişesi ile. tekniği-taktiği bir kenara burada 15 derecelik havada asfalt zeminde yürümeye üşenen biri olarak o soğukta, buzlu zeminde 120 dakika top kovalayan futbolcuları takdir etmeden geçmek, adını "süper" olarak koydukları ligin oyuncularına buz pateni pistinde futbol oynatmayı layık görenleri selamlamadan da entry'i bitirmek olmazdı heralde...
  • 147
    efsane erciyes cafe'de izlediğim son maç sanırım buydu. yani en azından aklımda öyle kalmış. bu maçın hiçbir yerde videosu yok ama gelin ben size anlatayım çünkü her şey, özellikle de penaltılar kafamda aşırı derecede net. ilk maç 1-1 bitti bu da 1-1 bitti maç penaltılara kaldı. 120 dakika baya sıkıcıydı ve çay üstüne çay içmekten resmen içim şişmişti.

    penaltılara gelirsek: sırayı karıştırıyor olabilirim ama ilk arda turan attı sanırım. kalecinin sağına boktan bir vuruş yaptı. euro 2008'de de aynı boktan vuruşu yapmıştı fakat pletikosa yemişti. petkovic yemedi. yaser yıldız 17 ocak 2009 galatasaray malatyaspor maçında penaltıyı boktan bir vuruşla gole çevirdi diye ona da kullandırdık. ters köşeye yatırırım diye düşünerek kalecinin soluna yerden çok cılız bir vuruş yaptı ve tecrübeli petkovic bunu da kolayca kurtardı. ümit karan kalecinin sağına doğru vurdu ama dışarı mı attı petkovic mi kurtardı orasını net hatırlamıyorum fakat çok sert bir vuruş yapmıştı o aklımda. efsane hakan balta muazzam bir şaşırtma yapmıştı ve maçtaki tek penaltı golümüzü atmıştı. topa ufak ufak gelip tam sağına atacakmış gibi yaparken aniden durdu ve petkovic sağa yattıktan sonra kalenin sol ortasına doğru yerden topu ustaca yuvarlamıştı.

    işte böyle... bu anlattıklarımın videosunu yıllardır arıyorum ama bulamadım. neyse, bana güvenin.

    erciyes cafe dediğim dandik kıraathane de bu: (bkz: #1618563) (en alt kısım yeterli)
❮
6❯
App Store'dan indirin Google Play'den alın