• 453
    maça dair tribünden kendi çekimim olan yüksek çözünürlükte kaliteli birkaç video. keyifli seyirler diliyorum. maçın üstünden bir hafta geçti fakat bazı aksaklıklar yüzünden maalesef ancak bugün yükleyebildim. izleyiniz, izlettiriniz, paylaşınız lütfen. *

    koreografi * şovu (baştan sona):
    http://youtu.be/8PbmdylP9AA

    ilk 11 anonsu ve ardından atkı şov:
    http://youtu.be/98vNcR6JuW4

    santra ile başlayan ilk üçlü:
    http://youtu.be/Y6n0cAqRzyU
  • 456
    benim açımdan değerli bir maçtır. "kaybettiğimiz maç değerli mi olur yahu?" diyeceksiniz ama bu maçta sahaya koyduğumuz futbol, gösterdiğimiz mücadele ve rakibimizi sahadan silişimiz en taraflısının gözünde dahi "bu adamlar şampiyonluğu hakediyor" düşüncesinin oturmasına yol açtı. onlarca antu kafalıya "galibiyet güzel ama çok ezildik yazıklar olsun" dedirtmiş derbi mücadelesidir.

    futbol denen oyun mücizevi taraflarından birini göstermiş ve kaybetmişizdir ancak maçtan hemen sonra yazdığımız gibi sahadaki futbolla gurur duymak gerekir. bu ligde azıcık da olsa marka değeri diye bir şey varsa, o da galatasaray ve oynadığı müthiş futbol sayesindedir.
  • 460
    (bkz: fenerbahçe balı)nın tavan yaptığı maçtır. rakibi bu kadar oyundan silip, sahayı dar edip,sayısız pozisyonlara girip, kalesinde 3-4 pozisyonumsu verip sahadan mağlup ayrılan başka bir takımın maçını hatırlamıyorum. maçın sonunda beni en çok üzen, sövdüren nokta selçuk'un frikiğinden sonraki kelimelerle anlatılamayacak olan yaşadığı gol sevinci.. yedek kulübesine hoplayıp zıplayarak gelişi.. http://www.yukleresim.com/di-BY21.jpg o golden ve o sevinçten sonra bu maçtan son saniyede de olsa galibiyetle ayrılacağımıza o kadar emindim ki.. canına yandığımın futbol tanrıları..
  • 462
    denizliden ev arkadaşım, yeni yazar baranakcok ve kardeşi ile birlikte gittiğimiz maçtı.
    otobüsten bir kare: http://pic.twitter.com/wRWZ0ZlU
    önceki gecesi yola çıktık formalarla şen şakrak. batı tribününden almıştık biletleri. diğer koyu fenerbahçeli ev arkadaşımıza tembihlerde bulunmuştuk kazanırsak sakın kaybolma ortalıktan diye. velhasıl kelam maça kadar zaten su gibi geçen süreyi anlatmaya gerek yok.maça girdim. ilk yarı ebouenin savunduğu kanadın korner direğinin dibindeydim. top bir kaç kere bana kadar yuvarlandı ve ellerimle attım selçuğa korner kullanması için. hatta bir keresinde caner taç kullanmak için geldi. gel buraya caner topu sana vericem dedim, gözü mü kesmedi nedir yanaşamadı. devre arasından bir kare:
    http://pic.twitter.com/JnFdxFUO (sağdaki benim bu arada)
    maç bitti boyunlar eğik. hüzünleri pek sevmem ama aşk cefa demektir. çekeceğiz napalım. telefonu kapattım ama babamlara otobüse biniyorum diyebilmek için açtığımda bir de baktım 20 küsür fenerliden kapak mesajları. sus çağatay dedim, at içine 4 hafta sonra şampiyonuz dedim.denizliye dönüşte otobüsün yarısı formalıydı. çıt çıkmıyordu. böyle de bir anıydı işte. kendime gelmem 1 haftayı buldu. ama şunu hiç unutmam, bir arkadaşım (galatasaraylılıkta sınır tanımayacak kadardır) bana artık "çok zor kardeşim" diye mesaj atmıştı, ben de ona aynen şunları yazmış: "galatasarayın olduğu yerde her zaman umut vardır ve direksiyon bizim elimizdeyken karalar bağlamak boşa daha 4 maç var"... haklı çıkmanın gururuyla 12 mayıs gecesi beni aradı.
  • 463
    bizim için artık bir anı olmuş maç. ötekiler de torunlarına ballandıra ballandıra anlatırlar artık bu maçı.

    + ondan sonra stoch karşı karşıya kalıp çocuğu koydu köşeden. yaa evlat. işte böyle büyük bir takımız biz. ne kupa ne şeref büyüklüğü bizimki.
    - kadıköy'de de yenip o sezon şampiyon olduk dimi dede?
    + hay allah. bak saat kaç olmuş. haydi uyku vakti.
  • 464
    galatasaray takımının, fenerbahçe'den çok daha iyi top oynadığı ancak 1-2 kaybettiği maç olmuştur.
    her iki takım 2011 - 2012 sezonunda 4 maç yapmış galatasaray takımı 1 galibiyet, 2 beraberlik ve 1 mağlubiyet almıştır. 4 maç içinde galatasaray takımı 30 a yakın net gol pozisyonu bulmuştur. bunlardan sadece 6 sını atmış kalesinde 4 maç içinde ciddi olarak 8 civarında tehlike yaşamış 5 gol yemiştir.
    kaybettiğimiz bir maçın ana sebebinin galatasaray taraftarının maç önü olduğu kadar maç içine organize olamaması olduğunu düşünmekteyim. maç içinde geri düştüğümüz andan sonra gerekli şahlanmayı gösteremeyen taraftarımızın geçmişten ders almasını ve önümüzdeki maçlarda çok daha organize olmasını beklemekteyim.
  • 466
    hafızalardaki yerini halen korumaktadır. ben, çalıştığım firmanın katıldığı fuarda görevli olmam sebebi ile maçta olamamayı geçtim, maçı canlı takip etmem bile çok zor olmuştu. maçın ilk düdüğünün çaldığı anlarda ben fuar alanından ayrılmış ve eve doğru gidiyordum. o anlarda maçtan son haberleri de arkadaşımdan mesaj yolu ile alıyordum. kendisinden gelen fenerbahçe golü haberine inanmam biraz zaman aldı; çünkü gerek ev sahibi olma avantajımız, seyircimizin desteği ile takımımızın fenerbahçe üzerinde kuracağı baskı, gerekse fenerbahçe ile aramızda olan kalite farkından herkesin gecenin sonuna dair iyi tahminleri vardı. bu maç ile ilgili olarak kimsenin aklında "ya kazanamazsak?" endişesi veya bir soru işareti yoktu. ilk yarı sonunda kendisi ile telefonda konuştuğumda "yok böyle bir maç, tek kale oynuyoruz ve 1-0 gerideyiz" bilgisini almıştım. ama o rahattı; "kazanırız, bu maç 2-1 bizim".

    eve girdiğimde hemen maçı açtım, 65. dakika civarıydı. yaşanan bir pozisyon sonrası selçuk topun başına geçmişti ve milyonlarca galatasaray taraftarı gibi ben de golün geleceğinden emindim. nitekim selçuk bizi yanıltmamıştı ve topu direk dibinden ağlarla buluştururken aradığımız, beklediğimiz, istediğimiz gole de kavuşmamızı sağlamıştı. bu pozisyonun hemen sonrasında yaşanan an da aslında maçın özeti niteliğindeydi; tribünler golümüzü atan selçuk'un adını haykırırken aydın ile yüzde yüzlük bir fırsattan yararlanamıyorduk. bunun hemen akabinde aydın bu sefer topu ıskalamak yerine güzel bir şut çıkarmıştı, ama o da volkan'ın hamlesi ile kornere çıkmıştı. o kısacık anlarda yakaladığımız sayısız fırsatlardan bir tanesi gol olsa, oyundaki üstünlüğümüzü skora da yansıtacaktık, fenerbahçe'nin de direnci kırılacaktı. fakat bize beraberlik bile yetecekken, 5 puanlık farkı koruyacakken yenilgi hiçbirimizin aklından geçen sonuç değildi. beraberlik halinde bile büyün avantajımız sürecekti, en geç 5. hafta sonunda şampiyonluğumuzu ilan edecektik. ama bazı güçler, buna izin vermemişti ve şampiyonun belirlenmesi kadıköy'e kalmıştı. 12 mayıs 2012 fenerbahçe galatasaray maçı öncesi ve sonrasında da, 22 nisan akşamı tribünlerde yapılan koreografi ve açılan pankart daha bir anlamlı hale gelecekti.

    (bkz: saraçoğlu'nu yakın şampiyonluk daha yakın)

    bana göre, şampiyon olarak tamamladığımız 2011-2012 sezonunun en iyi özeti ise bu maçın 89. dakikasında yapılan engin - sabri değişikliğidir. bugünlerde kadro genişliği oluşturmamızın avantajı ile yedek kulübesinden burak yılmaz, nordin amrabat gibi skora direk etki edebilecek oyuncularımız girerken, geride bıraktığımız sezonda kadromuzun dar olması sebebi ile böyle hamleler yapma şansımız olmuyordu. kazandığımız şampiyonluk da bana göre bu açıdan çok değerli ve ulaşılması zordur.

    teşekkürler imparator!
    teşekkürler galatasaray!
  • 467
    galatasaray'ın yenildiği, istediği sonucu alamadığı tonlarca maç seyrettim. içerde dışarda. fenerbahçe yenilgileri dahil, 6-0 lar dahil. ama hiçbir maç, hiçbir yenilgi içime böylesine ok gibi saplanmamıştı. maçı kızlı erkekli bir arkadaş grubuyla bi cafede izlemiştik, maç bitince ben eve gidiyorum dedim basıp gittim. ne kimseyi görmek, ne konuşmak ne de maçın özetini falan izlemek istiyordum. bir an once eve gidip yatıyım dedim. içim isyan ve öfke dolu, eve gitsem de yatamıcam biliyorum. yatağa girdim ama dönüp duruyorum, maç beynimden çıkmıyor, kafam infilak edecek neredeyse. 1 hafta ruh gibi dolaşıp doğru düzgün yemek yemediğimi hatırlıyorum her gece kafamda maçı tekrar tekrar yaşayıp.

    1-2 gün sonra maçın full hd 34 dakikalık özetini indirdim ama izleyemedim 1 dk bile. aklıma geldikçe bu maç isyan doluyorum. kalbimizde bir yaradır 22 nisan 2012 günü oynanan galatasaray fenerbahçe maçı. şahsen ben 1000 sene geçse unutmam, hatırladıkça ruhum acı ve öfkeyle dolar.. ulan nasıl yenildik arkadaş!!
  • 468
    tekrarını ilk kez bugün, maçtan aylar sonra izlediğimdir. insanın en çok adaletsizliğe tahamül edemediğinin kanıtıdır, zira bu kadar acı veren bi yenilgi yoktur. şimdi dikkatli izleyebildiğim için istatistik vereyim; fenerbahçe'nin maçın ikinci yarısının başlangıcından, golü attığı dakikaya kadar(45-80) topla yarı sahamıza girme sayısı 4'tür. ceza sahamıza ise ilk kez golü attıklarında giriyorlar.
    sonunda şampiyon olsak da, hatta bu maç olmasa o şampiyonluğun bu kadar efsanevi olmayacağını bilsek de, aylar sonra bile akla geldikçe koyuyor be abi.

    ama olsun, şampiyon gibi; şampiyonun oynaması gerektiği gibi oynadığımız maç. bu öykünün sonunda da hakettiğimizi alıyoruz. çok büyüksün galatasaray.

    bir gün bizi öldüreceksin, ama bizi yaşatan da sensin.
  • 469
    bu maça o kadar sinrliyimki kaç gün geçmiş üzerinden bir daha özetini bile izlemedim. selçuk'un frikik golünü kimi videolarda gördüğümde bile içim acıdı. bahsedilen fener balı'nın herhalde en üste çıktığı maçlardan biri olarak geçecektir tarihe. her neyse sonuçta en güzel senaryoyu hep futbol yazıyor, bu maçta kahrolmanın mükafatını kadıköy'de kupa kaldırarak almak kısmetmiş..
  • 470
    bu maçı güney tribünden takip etmiştim, bu maçta sövdüğüm kadar hiç bir maçta sövmedim sanırım. böyle bal olmaz arkadaş 2 kere geldi adamlar 2 side gol oldu. maç sonunda fenerbahçeyle puan farkı 2 ye düşmüştü, üstelik kadıköy deplasmanı vardı daha önümüzde. maç çıkışında bu sebepleri sayan taraftarların çoğunun şampiyonluk ümitleri gitmişti lig tv'ye sövmeye başlamışlardı. neyse ki sonu çok mutlu biten sezon olmuştu. umarım pazar günü bu maçta olduğumuz kadar şanssız olmayız.
  • 471
    hala ve hala hatırladıkça içimin yandığı derbi.

    maç bittiğinde nasıl bir ruh halinde olduğumu anlatmam çok zor. kahveden eve yürürken dizlerim gitmiyordu, bacaklarım titriyordu sinir ve üzüntüden. * böylesine muhteşem bir futbolun bir puanla bile karşılık bulamamasına kahrolmuştum. "futbolu sevdiğim güne lanet olsun ulan" bile dedim. babamla özetlerini izlerken sinirden gülmeye başladım.

    çok kötüydü çok. sonu iyi bitti ama bu maçta yaşadığımız şanssızlıklar inanılmazdır.
  • 472
    8 mart 2013 galatasaray gençlerbirliği maçının orjinaliydi. bu maçtada acayip goller kaçırmıştık. rakip gene bir cacık oynamamıştı. bu maçta bayağıdır kullanmadığımız parçalı forma, beyaz şort, kırmızı konç kombinasyonunu giymiştik.(u: 8 mart 2013 galatasaray gençlerbirliği maçında parçalı forma siyak şort ve konçu giydik.)
  • 473
    erman toroğlu'nun "her seks yaptığında çocuk olmaz" şeklinde özetleyebildiği, volkan demirel'in iyi oynadığı belki de son maç. bitiminde içimizde binlerce bardak kırılıyormuş gibi hissettiğimiz acı, 2-3 gün boyunca içinden çıkamadığımız ruh hali hala daha tazedir. selçuk inan her topun başına geçtiğinde aklıma gelen maçtır ayrıca. zorlaya zorlaya soktuğu frikikten sonra muhteşem bir gol sevinci vardır kaptanın ki- daha sonra en acıklı gol sevinçlerinden biri olarak bilinç altına kazınmıştır- mütemadiyen aklıma gelip canımı yakmaktadır. 2012-2013 sezonundaki hücum hattımızın yarısına sahip olsaydık, daha açık konuşmak gerekirse son vuruş becerisine sahip bir tane hücum elemanına sahip olsa idik belki de bugün çok farklı hatırlanacak bir doksan dakika idi...

    (bkz: tarihte bugün)
App Store'dan indirin Google Play'den alın