• 2
    3 gün kalan maç.

    https://gss.gs/x9X.jpg

    (bkz: sezonun en önemli maçı)

    18 eylül 2019 club brugge galatasaray maçından dönüp sezonu erken açmış bir y.malatya deplasmanına mevcut şartlarda puan kaybı yazılır.

    y.malatya lige çıktığından beri(2 sezon) deplasmandaki her maçı kaybettik zaten ama her serinin de biteceği bir gün olur. akhisar en rahat deplasmanımızdı, geçtiğimiz sezon kaybettik, konya'ya hep fark atardık berabere kaldık vb.

    bu maçta da aynen dün geceki *gibi maçı tutup rakibin hata yapmasını beklemek en doğru oyun planı olur.

    (bkz: rotasyon/#2769858)

    dün geceki ilk onbirden birkaç isim bu maçta olmayacaktır. 28 eylül 2019 galatasaray fenerbahçe maçı öncesi mariano dinlenir, zaten dün bitti. lemina 45-60 dk oynar maç temposu kazanması için. belki feghouli yedek başlar vs artık ona hoca karar verecek ama bir küçük rotasyon olacaktır.

    1 puanı cebe koyarak oynayalım, maçta yenik duruma düşmeyelim, öne geçebilirsek zaten sonra farkı açacak pozisyonları da buluruz ama eğer ilk yarıda geriye düşersek, yine maçı çevireceğiz diye debelenir dururuz. defans arkasına kaçan oyuncuların tehlike yarattığı, muslera ile baş başa kaldığı bir maç gözümde canlanıyor malesef.

    karşımızda brugge kadar tehlikeli bir takım olmayacak. kalitemizle maçı kazanabiliriz. zaten kazanırsak haftaya fener derbisi karnaval gibi olur.

    inşallah da öyle olur. ilk 4 haftada 7 puan çok düşük. bu ligin şampiyonluk puan ortalaması normalde 2,1-2,2'dir.

    her ne kadar biz o ortalamayı ligin 2. devresinde yakalasak da, ilk yarıda da yavaş yavaş bu ortalamaya gelmeliyiz.

    fenerbahçe'nin 2019-2020 sezonunda şampiyon olmasının tek yolu, puan farkı olarak önümüzde olmaları ve psikolojik olarak hep şampiyonluk modunda ve gazında oynamaları.

    eğer puan tablomuzda altımıza alıp baskı altına sokabilirsek panik başlayacak ve önce takımda, sonra taraftarda kırılmalar başlayacaktır. sonrası zaten benzin istasyonu yakma, stadı ateşe verme, gs store kundaklama falan..

    özetle cidden önemli bir dönemeç. kazanırsak çok çok güzel olacak...

    (bkz: hedef 23)

    (bkz: kon2antra3yon)

    sen şampiyon olacaksın!
  • 3
    2 gün kalan maç.

    https://gss.gs/K21.png

    (bkz: sezonun en önemli maçı)

    ufak da olsa bir rotasyon beklediğim maç. stoperler değişmez ama bence şener özbayraklı'nın ilk onbirdeki yeri garanti. sol bekte değişiklik olur mu bilmiyorum.

    feghouli dinlenebilir, belki orta sahada birinin yerine donk oynar, emre mor oynayabilir falan ama birkaç isim olmayacak, ucl maçına göre.

    eğer bahsedildiği gibi fofana, bifouma ve g.töre olmayacaksa hızlı kanat oyuncuları olmadığı için oldukça avantajlı duruma geliyoruz.

    issiar dia var ellerinde onun da son durumu nedir bilmiyorum. guilherme isimli soytarı var yine değişik değişik triplere girecek ve adis jahoviç var lig için gayet iyi bir forvet.

    merkez orta sahaları ise bu sezon oldukça iyi. mitchell donald, afriyie acquah, ghaylen chaaleli ile sağlam bir orta saha kurgusu var. guiiherme zaten sağ kanatta oynuyor ama çok hızlı bir isim değil. yuto oynarsa onu durdurur, durna toplar ve uzaktan şutları etkili.

    bizim de en güçlü yanımız orta sahamız ve hücum hattımız. oyunu tutup savunma arkasına adam kaçırmazsak, oyuna hükmedip gol veya goller bulabiliriz.

    bu maçta tek korkum duran toptan gol yemek. son maçlarda rakip oyunculara topa vurma imkanı veriyoruz ve bundan hiç memnun değilim.

    elimizdeki maçı bu yüzden vermeyelim.

    y.malatya çıktığından beri (2 sene) ligde hep kaybettik. buraya mutlaka puan kaybı yazıyorum ben sezon başlarken, zaten yine formdalar ama bu yıl bu seri bitebilir. sebebi ise çok net forvetlerimizin olması. pozisyona sokabilirsek yüzdeli golcülerimiz var. (falcao, babel, andone, adem)

    çok yüksek ihtimalle bu hafta evinde fenerbahçe ankaragücü'bü rahat yener ve bu maç öncesi puan farkı 3'e çıkar, bu sebeple alınacak her puanın önemi var. kadro kalitemize biraz yakın bir oyun oynarsak kazanır, döneriz.

    (bkz: hedef 23)

    (bkz: kon2antra3yon)

    sen şampiyon olacaksın!
  • 6
    lemina tam hazır değil.
    babel sezon başından beri 11 oynuyor milli maçlar da dahil olmak üzere, e yaşı da 32.
    mariano emeklilikte yaşa takılanlar kıvamında.
    emre mor ise bence hala hamle oyuncusu...

    e hepimiz de 4-4-2 istiyoruz.
    yukarda bahsi geçen futbolcuları birazcık dinlendirebiliriz. hocanın işine karışılmaz ama şöyle bir 11 fena değil gibi.

    https://galatasaray11.com/55623

    şimdi fm’yi kapatıp bilgisayarı uyku moduna alabilirim...

    (bkz: sezonun en kritik maçı)
    (bkz: hedef 23)
    (bkz: konsantrasyon)
  • 8
    https://gss.gs/xE4.jpg

    selçuk inan, yunus akgün, feghouli ve belhanda maç kadrosunda yer almıyor.

    edit: normalde 14 yabancımız var. maç kadrosunda 12 adet bulunabiliyor. 2 kişi tribüne çıkıyor. belhanda sakatlığı dolayısıyla zaten yoktu. 13 kişi içinden hoca feghouli'yi dinlendirmek istemiş gibi gözüküyor. diğer yabancılara bakacak olursak, donk'un yedek kalması muhtemel. diğer 11 yabancıdan biri olan andone'yi falcao ile birlikte ileri uçta ikili oynatabilir fatih hoca, muhtemeldir.
  • 13
    öncelikle 10 senelik gsuser olarak burada yazan kardeşlerime tavsiyem puan kaybı yaşanan maçlardan sonra en az bir saat entry girmemeleri. ben öyle yapıyorum şahsen çünkü yoksa sözlük aşağıdaki gif'teki odada 100 tane murat kekilli varmış gibi görünüyor.

    http://gss.gs/ho3

    tavsiyemizi verdikten sonra maça geçelim. öncelikle takımın kendi ortalamasına göre oldukça iyi bir deplasman maçı oynadığını söyleyelim. takım tam fizik gücüne ulaşınca geçtiğimiz iki senedeki gibi deplasman sıkıntısı yaşamaz. brugge ve malatya maçlarından çıkarımım budur. şimdi andone farnolle'den aldığı topta kendini yere bırakıp penaltıyı alsa* ya da dörde iki geldiğimiz pozisyonda lemina veya babel golü atsa 4-0 biterdi bu maç, bunu çok net iddia ediyorum. o zaman buradaki bütün yorumlar da değişik olurdu ancak olmadı işte. yine de malatya deplasmanında bir şampiyonlar ligi maçı sonrası alınan 1 puan çok da kötü değil. rakiplerimizden çoğu o 1 puanı da alamayacak, göreceksiniz. kısa notlarla devam edeceğim.

    - ekim geliyor ve takım halen daha fizik olarak hazır değil. bartali'yi suçlamıyorum kesinlikle. takımın yarısı transfer döneminin son 10 gününde geldi ve yaz kampına katılamadılar. mecbur maç oynayarak artıracaklar fizik güçlerini. biz de bekleyeceğiz.

    - jean michel seri çok iyi maç çıkardı ve ondan beklediğimiz çoğu şeyi yaptı. takım iyi oldukça çok daha iyi katkı vereceğini düşünüyorum. nzonzi de sürekli iyiye gidiyor. andone'yi de beğendim. mücadeleci bir oyuncu takıma alıştıkça daha iyi olacaktır. lemina hiç hazır değil. savunmadaki sıkıntılar sürüyor.

    - ömer bayram ortasahada 8/10, esas mevkisi olan solbekte ise 3/10'luk performans verdi. golde guilherme'yi kaçırması affedilmez bir hata. bence artık kendisini ortasaha alternatifi olarak düşünelim.

    - takım çok yavaş oynuyor. çok yavaş top kazanıp, çok yavaş hücuma çıkıyor. biraz daha direk oynamak lazım. burada kritik oyuncumuz younes belhanda. umarım kısa sürede döner takıma. ayrıca hızlı oyun için emre mor'un bir şekilde rotasyona dahil edilmesi lazım. takımda hızlı top taşıyabilecek olan tek oyuncu.

    son olarak önceden de belirttiğim gibi sadece kaybedilen 2 puandır bu maç. belki de kazanılan 1 puandır diyeceğim ama çok yakındık galibiyete. ancak sizi şuna temin ederim çok zor bir deplasmanda oynanması gerektiği gibi oynuyor takım. siz de aslında bu akşam bu maçta kaybedilen 2 puana üzülmüyorsunuz, konyaspor maçında arena'da kaybedilen 2 puana üzülüyorsunuz. farkında değilsiniz sadece.
  • 15
    karşılaşmada dakikalar sona yaklaşırken, malatyaspor en azından bir gol için tüm hatları ile galatasaray kalesine yüklendiği bir anda kendisine atılan uzun pasla buluşan rumen oyuncu andone, ters tarafta "bomboş" gelen üç arkadaşından ömer'e akıllıca topu aktardı, ömer de tek pasla babel'e "al da at" diye verdi, hollandalı topçu da "ben istemem, sen at" diye lemina'ya ikram etti meşin yuvarlağı da onun şutu savunmadan döndü, pozisyon bitmedi, "reboundu" alan babel bi' daha şutladı ama bu sefer top lemina'dan sekti ve pozisyon kalecinin ellerinde son buluverdi... oysa hem lemina'nın pozisyonunda, hem de babel'in şutunda sağ tarafta andone topu kalenin içine yuvarlamak için"bomboş" bekliyordu...

    malatya deplasmanından son dakikada yediği golle 1 puanla dönen galatasaray için maçın "kritik anı" 77. dakikada yukarıda anlattığım pozisyondu. o dakikada skorun 2-0 olması galatasaray'ın derin bir nefes çekmesi, ev sahibinin de "mindere havlu atması" anlamı taşıyordu. ama beceremedi galatasaraylı futbolcular farnolle'un kalesinin ağlarını sarmayı... galatasaraylı oyuncular sadece ikinci devrenin en "rahat ve kolay " pozisyonunda tabelayı değiştirememekle kalmadılar, ilk devre de maçın yıldızı olan yeni malatyaspor'un beninli kalecisi farnolle'yi geçemediler peşi sıra vurdukları kafa vuruşlarıyla. ömer'in harika ortasında seri'nin altı pastan yaptığı kafa vuruşunda siyahi kaleci topu filelerinden çıkarmak zorunda kaldı ama 25. dakika luyindama'nın kafa vuruşunda, 27. dakika babel'in kafa vuruşunda "kedi çevikliği" ile topları kornere atmayı başardı... galatasaray'ın o anlarda atacağı gol, yine deplasmandaki maçı kolaylaştıracaktı, ama beklenilen olmadı...

    şampiyonlar ligi dönüşü rotasyonlu kadro ile takımı malatya deplasmanına çıkaran fatih terim, hem yorgun oyuncularını dinlendirmek istemiş, hem de bir hafta sonrası ali sami yen'de oynanacak fenerbahçe derbisinde "sakatsız-kartsız" tam kadro ile boy göstermek istemişti. organize kötülüklerin profesyonelleştiği bu sezonda hoca da unutmamıştı geçen seneki malatya maçında kart sınırındaki mariano'ya çıkan kartı... kendisi nasıl ki "ehten püften sebeplerle" derbiden mahrum bırakıldıysa, falcao da, feghouli de, mariano da oyundan atılabilirdi... bu sebeple onlar takımda yokken, andone golcü rolündeydi, yerlilerden şener, ömer ve adem formayı kapmıştı... eskilerin tabiriyle "patates tarlasını" andıran zeminde ev sahibi oyuna baskılı başladı, ataklar yarattı muslera'nın kalesinde, onların aksine galatasaray oyun kurmakta, top tutmakta zorlanıyordu. özellikle savunmadaki stoperler luyindama ve marcao'nun o çok beğenilen "ayakları" odunlaşmış gibiydi, 5 metreye isabetli pas atmak dünyanın en zor işi gibiydi... luyindama arkadaşları yerine topları taca yolluyor, marcao ayağında gereksizce topu tutup, kaptırıyordu... yorgunluk, kötü zemin, kontrasyon eksikliği bütün bunlara sebep oluyordu... ama art niyet asla... art niyet kimde vardı biliyor musunuz? maçtan sonra marcao'nun eşi ve çocuğuna sosyal medya üzerinden küfreden galatasaraylı!? olduğunu iddia eden "taraftarlarda!?"... toplu halde maç seyredilen kahvehane, cafe gibi ortamlardan maç boyu futbolcuya küfreden "tipler" yüzünden yıllar önce uzaklaştım, evimde tek başıma izliyorum maçları ama görüyorum ki bu "tipler" ellerine birer akıllı telefon geçirmiş ve sosyal medyayı da işgal etmişler... hastalıklı bu "tipleri" tedavi etmeli de, nasıl?

    galatasaray seri ile attığı gol sonrası oyunda ipleri de eline geçirdi, rakip kaleye daha çok gitti, pozisyonlar da buldu. özellikle andone ve adem'i oldukça beğendim. sırtı dönük top alıp, arkadaşlarına pozisyonlar yaratabildiklerini seyrettik. adem'in takıma çok faydalı olacağını daha önce de yazmıştım, topla rakibin arasına iyi girip, meşin yuvarlağı iyi saklıyor ve rakip mecburen kendisine faul yapıyor. bu da özellikle galatasaray baskı yediği anlarda, takım arkadaşlarına nefes aldırabiliyor. rumen oyuncu andone de ilk maçı olmasına rağmen fena bir görüntü çizmedi, kontra ataklarda vardı, arkadaşlarına pozisyon yaratmada kendisini gösterdi. galatasaray ligde 5. maçına çıkarken muslera geçen sene henry onyekuru ile yaptığı gibi toplu hızlı başlatarak rakip savunmaya ilk defa andone ile baskın verdi de farnolle son anda kalesini terk ederek golü önledi. pres de yaptı rumen golcü, hatta bir pozisyonda kalecinin ayağından topu da çaldı ve ev sahibi kaleci ayağına vurdu ama "kötü niyetli" değildi andone, atmadı kendisini ve oyuna devam etti de top savunma tarafından uzaklaştırıldı. "iyiler mutlaka kazanır" diye bir reklam sözü vardır ya, malatya'da iyi olan andone kazanmadı maalesef, "kötü" olup kalecinin darbesiyle bıraksaydı kendisini var görüntüleri ile penaltı çalınabilirdi. ama yine belli olmazdı, maç boyu malatyaspor'lu oyuncuların tekme-dirseklerine kart dahi göstermeyen arda kardeşler, var'dan sonra bile penaltı çalmayabilirdi... tabii var'daki mete kalkavan'ın onu uyaracağını da hiç zannetmiyorum...

    arda turan'ın barcelona'dan gönderilişini hazırlayan pozisyon bir el clasico'da gerçekleşmişti. real madrid'in en büyük silahlarından biri duran toplarda ramos'a yaptıkları ortalardı ve luis enrique maç toplantısında oyuncularını özellikle kaleye yakın bölgelerde sırtı dönük rakibe faul yapıp, madridlilere gol şansı vermemeleri konusunda uyarmıştı. maç katalan ekibinin 1-0 üstünlüğü ile devam ederken, son dakikalarda oyuna giren arda turan, hocasının dediğinin tam tersi yaparak, taç çizgisi kenarında sırtı dönük rakibi düşürüyor ve kazanılan serbest atış sonrası real madrid beraberliği yakalıyordu. dün akşam malatya'da da oyun bitti bitecekken, lemina guilherme'ye faul yapıyor ve kazanılan serbest vuruştan seken topta brezilyalı takımının beraberlik golünü atıyordu. arda kardeşler'in verdiği faul de tartışılırdı zira top havadayken guilherme fenerbahçelilerin meşhur deyimiyle "yan gözle" rakibini kolluyor, kambura yatıyor, hatta dirseği ile lemina'yı da bozuyordu. maç içinde galatasaraylı forvet oyuncularının buna benzer faul bekledikleri çok pozisyonda rakibe topu veren arda kardeşler bu kararla da "niyetini" belli etmiş oluyordu... sonra konuşunca fatih terim'e ceza...

    fatih terimsiz galatasaray ikinci maçında da üç puana çok yaklaşmışken, bir puanla yetinmek zorunda kaldı. son dakika gelen gol moralleri fena bozar, hele ki bu konya maçıyla beraber dört hafta içinde iki defa olursa daha da çıldırtır insanı ama ben kendi adıma galatasaray'ın mücadelesinden memnunum. belki andone'nin yerine falcao erken girse, rakip savunmayı daha da tehdit ederdi, rahat ileri çıkamazlardı, sonlara doğru yorulan adem'in yerine emre mor girse kontra ataklarla malatya kalesini zorlardı ama bunları hepsi varsayım, belki de daha kötü olabilirdi. en nihayetinde saha kenarında fatih terim'in seçtiği yardımcısı levent şahin vardı ve ona belki de bir şekilde taktik veren fatih terim'di... şimdi kalkıp fatih terim'i sorgulamak mı? o kadar da yüzsüz değiliz...

    kaynak ve fotoğraflar:
    https://ultrasmovement.blogspot.com/...r1-1galatasaray.html
App Store'dan indirin Google Play'den alın