67
drogba, sneijder, riera, eboue, melo gibi kaliteli ayaklarla gerçekleşen hadiseydi. hatta ve hatta o zamanlar beğenmesek bile şimdi olsa sesimizi çıkartmayacağımız amrabat, dany, hamit gibi isimlerin de katkısı yadsınamaz. şampiyonlar ligi'nde çeyrek finali görüp elenirken, real madrid'e 3 tane sallayarak elenmiş, dosta güven düşmana korku salmıştık ve aslında ligin şampiyonunun kim olacağının mesajını da vermiştik.
o günden sonra kadromuza en ufak olumlu takviye yapılmadı. bakın üzerinden 3 sene geçecek neredeyse ve kadroyu güçlendirecek tek bir adam ilave edilmedi neredeyse şu takıma. aksine her geçen sezon kan kaybettik. e öyle olunca da bugün kadrosuna her geçen sene adam gibi takviye yapan liderin 11 puan, aynı şekilde ikincinin de 10 puan gerisinde kalmak kaçınılmaz oldu.
şöyle bir bakalım mesela kimler geldi geçti diye. o zaman forvet rotasyonumuzda drogba, elmander, burak ve umut vardı. drogba zaten banko oyuncumuzdu. burak da eşlik ediyordu fakat o zamanlar bu kadar formsuz değildi. dolayısıyla umut'a öyle çok ihtiyaç bile olmuyordu. ara ara oynuyordu ve öyle olunca da şimdiki gibi adamı çileden çıkartmıyor hatta sonradan girip faydalı bile oluyordu. şimdi burak ve umut ikilisi var elimizde sadece. drogba ve elmander gibi isimlerin yeri doldurulamadı. forvet hattı mercedes'ten tofaş seviyesine inmiş durumda.
orta sahamızda melo gibi bir aslan parçası vardı. adam sadece yetenekleriyle değil mentalitesiyle de ön plana çıkıyordu. asla pes etmeyen karakteri vardı. orta sahamıza sertlik kazandırıyor ve hava toplarında önemli bir avantaj sağlıyordu. 50 metrelik hayvani diagonal paslarıyla gol pozisyonlarımızı başlatıyordu. yanında selçuk ya da hamit oluyordu. hamit'i şimdilerde beğenmesek de o sezon aslında iyi işler yapmıştı. adamın sırf direkten dönen topları gol olsa 8-9 golü olacaktı o sezon. onun dışında tecrübesiyle çok önemli işler yapmıştı bence. şimdi hamit'ten eser yok. melo'yu da bok yoluna sattılar. orta sahamız oldu helva. bugünkü rezil futbolumuzun en önemli sebeplerindendir orta sahamızın şu hali. bizi melo'muzdan edenleri iki cihanda kovalamak elzem oldu artık. şöyle bir orta sahamız varken bugün selçuk, bilal, jose, chedjou gibi vasat oyunculardan kurulu bir orta saha rotasyonumuz var. kalite yine üst seviyelerden oldukça alt seviyelere düştü.
beklerimiz riera ve eboue'ydi. modern futbolda artık beklerin önemi tartışılmaz bir gerçek. fenerbahçe 13-14 sezonunda hiçbir bok oynamadan sadece beklerinin toplamda yaptığı 20'ye yakın asistle şampiyon oldu. kaliteli hücumcu beklerin varsa fazladan 1 gol opsiyonun var demektir. bizde de o sezon eboue ve riera vardı. riera kadife ayaklı, adam eksiltebilen, oyun görüşü yüksek, ayağı iyi pas yapan, iyi orta kesen ve adeta sol bekten oyun kurucu görevi gören bir oyuncuydu. eboue ise riera kadar teknik değildi ama hızlıydı, hücumda bindirme yapmayı seven ve bilen bir bekti. asistleri ve golleri vardı. onun da ofansif açıdan sağladığı katkı asla yadsınamaz. şimdi böyle kaliteli 2 bekten geldiğimiz noktaya bakalım hemen. sağ bek yine sabri, sol beke de carole diye birini aldık. hani kötü adam değil ama riera'nın tırnağı etmez yine de. kaldı ki sakat adam zaten, yerine olcan oynuyor kaç maçtır. düşünün şimdi. riera eboue seviyesinden sabri olcan seviyesine indik.
son olarak da dany, amrabat gibi daha vasat oyunculara değinmek istiyorum. o zamanlar takımda çıta yükseldiği için (drogba, sneijder gibi isimler yüzünden) amrabat ve dany'yi beğenmiyorduk. fakat bugünkü kadro kalitemiz o kadar düşük ki, bu iki oyuncu da yarın bedava gelseler bize sanırım hiçbirimiz ses çıkartmayız. dany'nin şu artık rezilleri oynayan semih'ten ne eksiği var mesela? adam fizikli, güçlü, hızlı. evet çok iyi bir stoper değil ama en azından şu saydığım fiziksel özelliklerle semih'ten açık ara önde. omuz atıp kendi düşen bir stoper olabilir mi amk ya? gelelim amrabat'a. o zamanlar ben de çok beğenmezdim kendisini. fakat bugün koskoca galatasaray'ın elindeki tek kanat oyuncusu yasin öztekin :d :d :d artık gülüyorum yahu buna. tamam yasin güzel işler yaptı geçen sezon, eyvallah. ama adamın alternatifi yok. rezalet de oynasa oynatmak zorundasın. bir de hafif bir havalanma, bencillik başladı kendisinde. iyice çekilmez oldu. bugün bruma, amrabat gibi iki adamımız olsa elimizde. mis gibi çekersin yasin'i kızağa. adam olana kadar diğerleri oynar.
uzun lafın kısası neredeyse her mevkide ciddi bir kalite düşüşü yaşadık o günden bu güne. şu tabloya bakıp başarısızlğın bağıra bağıra geldiğini göremeyen vizyonsuz yöneticiler bizi bu hale getirdi. şimdi yine tıpkı 5 sene önceki gibi dibi görmek üzereyiz ve takımda yine devrim yapacak bir ünal aysal-fatih terim ikilisine muhtacız. bakalım bu sefer o zamanki gibi şanslı olabilecek miyiz?