• 507
    bir insanın doğum gününde alabileceği en güzel hediye. daha iyisini hayal edemiyorum.

    herkesin bu maçla ilgili bir anısı vardır elbet. benimki de çok ilginç olmamasına rağmen yıllarca unutamayacağım türdendi.

    10 aralık akşamı ailecek oturduk maçı bekliyoruz. ben içten içe ertelensin de doğum günümde yenelim istiyorum. ama maçın öğlene ertelenme ihtimali aklımdan geçmiyor tabii yarın akşam oynarız zannediyorum. nitekim 30 dk sonunda maç erteleniyor ama öğle saatine. fizik sınavından dolayı okula gitmek zorundayım. sınav da 7. ders yani maç başladıktan 1 saat sonra başlıyor. anlayacağınız ben sınav kağıdını elime aldığımda drogba buffona takılalı 10 dk falan olmuştu. dk 75. içimde de bir his kazanacağız ulan diyor. normalde 45 dk verdikleri sınavı 6 7 dk bir şeyler karalayıp bitirdim. hemen indim kantine. kantinde izliyoruz maçı kantinci abiyle. ulan adamla çok samimi falan da değiliz, yemekhaneden yerdim ben yemeği öyle tanışmazdık adamla ama hayatımın en mutlu anlarından birinde sadece ekrem abi vardı. birbirimize sarıldık, birlikte sevindik.

    tabii bu günün doğum günüm olması akşam gelecek hediyelerin hepsinin galatasaray temalı olmasını sağlamıştı. ilk kez doğum günümde gelen hediyeler beni mutlu etmişti öyle söyleyeyim.
  • 508
    ulan çocukluğumuzda güzel anılarımız vardı avrupa ile ilgili. ileride çocuklarımıza anlatacaktık. üşenmedilergidip gençliğimize de mis gibi avrupa anıları yerleştirdiler.

    şantiyedeyim o gün çalışıyoruz maçın devamı oynandı. önce açtım biraz stardan izliyordum sonrasında yayın çok donduğu için kapattım 80.dakikaydı sanırım. umudum da kalmamıştı objektif olmak gerekirse. bahane de hazır juventus la bu boru mu?. her neyse oturdum çalışmaya devam ettim derken içerden bizim fanatik bir arkadaşın bağırışı geldi. la noliy derken bizim başka bir arkadaşın yanlışlıkla sevinirken masayı tekmelediğini gördüm koştum yanlarına bir baktım sneijder atmış. o anki mutluluğu kelimelere dökemem.
  • 509
    (bkz: arkası bugün) (bkz: #2077723)

    bir önceki gün hiç beklemediğimiz bir şey olmuş, maç tatil edilmiş. çorum'da izliyorum maçı, en yakın arkadaşımla birlikte. işi gücü bıraktık geçtik onun store'un * * karşısındaki kafeye, televizyonun karşısı dolu öyle salak bir açıdayız ki kapı dibimizde hava buz. mekan sıcak ama kapıdan öyle soğuk geliyor, biz donuyoruz. o ara artık tüm umutlar biterken, dakikalar 86'yı gösterirken;

    --- alıntı ---

    drogba indirdi ceza alanına sneijder, sneijder goooooooool. allahım gooooool. gooooool. gooool. türkiye ayakta. arena ayakta. istanbul, istanbul ayakta. gol gol gol. kar, portekizli hakem, juventus, hiç bir şey fark etmez. çünkü sneijder var, çünkü gol var. gol gol gol. 86. dakika. sneijder sneijder sneijder işte bu kadar. buffonun bittiği an. sneijder, sneijder. galatasaray öyle bir dakikada golü buldu ki.

    ercan taner.

    --- alıntı ---

    tabii biz bu ercan taner anlatımını maçtan 3-4 gün falan sonra ancak bir daha dinleyebildik. sanki elland road'da kral çivi gibi çakmış, sanki hagi viyana'da perdeyi kapatmış gibi anlatmış, ağzına sağlık.

    tanım: 2 gün süren maçta gollerin bir kısmını salı bir kısmını çarşamba yiyenlerin aksine istanbul için inanılmaz bir hava şartında 2 gün süren karşılaşmada juventus'u kupanın dışına itip şampiyonlar liginde 2. tura çıktığımız, tarihimizdeki yüzlerce efsanevi maçtan sadece birisi.
  • 510
    arena'da gittiğim son maçtır. finali zirvede yapmış olmam benim için ayrı bir gurur kaynağı, ancak keşke 9 nisan 2013 galatasaray real madrid maçına da gitseymişim diyorum. bu maç belki o maçtan daha efsanedir kimilerine göre ama o maça da gidemediğim için hep bi yanım eksik kaldı.

    muazzam maç, galatasaray'ın neden büyük ve winner takım olduğunu gösteren 10'larca maçlardan biri.
  • 511
    ercan taner'e bir kez daha teşekkürlerimi yollamama neden olan maç. bir gol daha güzel kelimeler ile, daha güzel ses tonu ile anlatılamaz herhalde. ayrıca christopher nolan nasıl michael caine'i şans meleği olarak her filminde oynatıyorsa, ercan taner de bizim avrupa maçlarımızda şans meleği gibi maçın anlatıldığı yerde oluyor.

    allahım gol be ercan abi, allahım gool!
  • 512
    bu maçla ilgili bugün öğrendiğim bir anekdotu paylaşmak istiyorum.

    sportif rehabilitasyon için katıldığım kongrede kulüp doktorumuz yener ince abimiz anlattı.
    (bkz: #2125329)

    10 aralık 2013'te maçın oynandığı ilk gün, kar yağışı nedeniyle maçın ertelendiği hepimizin malumu.

    ben hatırlamıyorum ama bu karardan 5 dk önce didier drogba sakatlanmış; hamstring kası olarak bilinen arka adelesinde ağrı hissetmiş.

    yener abimiz saha içinde didier'i muayene etmiş ve arka baldır kasında yırtık olabilme ihtimalini görmüş, bu durumda oyuncu değişikliği yapmak gerekirdi haliyle.

    ama tam emin olmadığı için biraz daha izlemenin mantıklı olacağına kanaat getirip oyuncu değişikliğini önermemiş.
    şans odur ki maç 5 dakika sonra tatil edildi.

    tabi akşam hemen hastanede mr çekilip bakıldığında yırtık olmadığı görülmüş, kas içinde ganglion kisti saptanmış, ultrason eşliğinde iğne ile bu kist boşaltılmış ve ertesi gün drogba sorunsuz maça devam etmiş.

    11 aralık 2013'te hatırlarsanız umut bulut'un orta sahadan şişirdiği topa yükselen drogba, dev gibi boyu olan giorgio chiellini'den daha yükseğe sıçrayarak topu kafasıyla wesley sneijder'e indirip golün asistini yapmış ve maçı bu golle kazanıp juventus fc'i şampiyonlar ligi'nden elemiştik.

    bu unutulmaz zaferin mimarlarından birisi de klinik bilgisi ve tecrübesi ile yener abimiz olmuştur.

    işte bu olayı anlatırken koyduğu slayt
    http://www.imgim.com/img_20170224_151901.jpg

    anlatırken sesi titriyordu, heyecanı gözlerinden belli oluyordu.
    yener abimizin ne kadar da iyi bir galatasaraylı olduğunu ben bugün anladım işte.

    allah sakatlıklardan korusun.
  • 513
    10 aralık 2013 gecesi kuzey üst tribünde izlerken maç ertelenince etrafımdakilerin şok olduğu maç. staddan çıkarken buz üstünde omuz omuza yürüyen taraftarların oluşturduğu efsane fotoğraf var ya sürekli sosyal medyada paylaşılan, ben de o karede olmaktan ömür boyu gurur duyacağım. arkadaşlarımı pendik'e dönene kadar yol boyu ertesi gün tekrar gelmek için motive ettiğim maç. ben işe gitmeyip geleceğim dedim ve herkesi bekliyorum. eve vardığımda 03:30'a kadar gs tv'yi izledim. en son hatırladığım, sn. lütfi arıboğan iki kulübün de 11 aralık günü maçı oynamak istediğini anlatıyordu. tv başında uyuyup kalmışım. sabah 09:00 gibi uyandığımda eşim hastalandığımı sanarak korkuyla neden işe gitmediğimi sordu. anlattım durumu, maça gideceğim dedim. şirket hattımı kapattım. gs tv'den son durumu izledim. twitter'da taraftar grupları ne olursa olsun gelin yazıyordu. önceki akşamki ekiple buluşup (firesiz) stada geçtik. arkadaşlarım dışarıda takılırken ben 11:30'da stada girdiğimde tribünde ya 1 ya 2 kişi vardı. kuzey üstten, doğu üste atladım :) sonra bizimkiler gelince onları da çağırdım. bir süre sonra her gelen doğuya atlamaya başladı. o güne dair hatırladığım en önemli detaylardan birisi sadece bizim gibi işten kaçıp gelen delilerin olmadığı, okulu asıp gelen fazlasıyla öğrenci kardeşlerimin olduğuydu. onlarla gurur duyuyorum. lise üniformalı kızlı erkekli aslanlar... başarıları için hala dua ederim. 415 nolu blokun önden 2. sırasında yerimizi aldık. hakem geldi zemini denedi, ıslıkla uğultu yapıyorduk. maçı oynatmak üzere içeri girdi. maç kaldığı yerden başladı. maç boyu dua ettiğimi hala hatırlıyorum. albert riera adlı bana göre günün kahramanı aslanımızın o çamurda nasıl mücadele verdiğini herkesin canlı izlemesini isterdim. yavaş vursa kısa düşer, sert vursa isabetli olmaz çamurda adam optimum futbolu oynadı. aslanlar gibi savaştı. o an gelip de wesley, buffon'u avladığında öyle bir kendimizden geçtik ki, belki de hayatımın en mutlu anı idi. maç bittiğinde inanmışlığın, gururun, başarının göz yaşları vardı. ara sıra çektiğim fotoğraf ve videolara hala bakarım. ileride çocuklarıma, torunlarıma anlatacağım en önemli anılarımdan biridir. düşünsenize saat 17:30 civarı cl maçından çıkmış eve gidiyorsunuz. juve'yi dışarı atmışsınız, kura çekimini bekleyeceksiniz... iş yeri mi? :) ertesi gün gittiğimde müdürden biraz laf dinledim. "galatasaray'ı çok sevdiğini biliyorum ama iş ile sevgiyi ayırmak lazım" dedi. "ailem her şeyden önce gelir" dedim. şaşırdı, uzatmadı. akıllıydı. manyakça bir sevda olduğuna ve sevginin şiddetine o kadar emindi ki iyi bir mühendisini kaybetmek istemedi. yazarken bile kendimden geçtiğim, gözlerimi dolduran maçtır. allah'ım gooollllllllllll diye haykırmış ercan taner, eve gelince izledim. ara ara hala da izlerim.
  • 519
    hayatımın en şanslı günü;
    sabahtan olan dersin çıkışında aynı ünide okuduğum liseden arkadaşımla buluştuk. akşamki(10 aralık) maçı konuşmaya başladık. bana bugünkü maçta stadyum boş kalmasın diye biletsiz de seyirci alınacağını ve kendisinin birazdan gideceğini söyledi. ben de biraz kafada hesap yaptıktan sonra ona öğlenki zorunlu lab dersinden çıkıp yetişmeye çalışacağımı söyledim. saat 2de ders bitti, hemen yola düştüm yol uzun olmasa da ulaşım kötü, malum okul davutpaşada. zar zor okuldan çıkıp metrobüse attm kendimi. metrobüste konuşmalar var; biletsiz seyirci alınacağını duyan herkes koyulmuş yola.
    kafamdan yine hesap yapıyorum mecidiyeköyde mi insem yoksa zincirlikuyuda mı diye. acele etmem lazım çünkü maç başlayacak. mecidiyeköyden metroya yürüyeceğim yolun daha uzun olduğunu varsayarak vakit kazanmak için zincirlikuyuda inmeye karar verdim ama metrobüsteki kalabalık mecidiyeköyde inince bir acaba demedim değil. zincirlikuyuda inip gayrettepe metroya yürüdüm hızlıca, metro geldi ama full dolu, her yer sarı kırmızı. vagonlardan birine sıkıştırdım kendimi. herkes maç için heyecanlı, dip dibe olduğumuz için haliyle muhabbet başladı abilerle. yanımdaki ben yaşlarındaki genç biletsiz seyirci olayını duyunca düştüm yola deyince ben de dedim. diğer yanımda olan ismini sonradan unuttuğum bir abi de bende kombine var, yanımda kalın sizi sokarım içeri her türlü dedi. haliyle girdik adamın kollarına iki taraftan hemen.
    metrodan indik koşar adım gidiyoruz, metro çıkışı dolu ama stada yol tarafından gelen merdiven tarafı daha da dolu çünkü maç saatine yakın biletsiz gelen kimseyi almamaya başlamışlar. ilk polis kontrolünde üstümüzü aradılar ve o hengamede genç arkadaş kayboldu gözden, üzüldüm ona sonradan. ikinci kontrolde biletleri sordular, ben abinin koluna sımsıkı girmişim bırakmıyorum, abi de hemen kombinesini çıkarıp biletler bende deyip geçirdi bizi polislerin yanından. koşmaya başladık hemen turnikelere doğru ama akşamki kar yağışından dolayı yerler hep su gölü olmuş, ayakkabılar su doldu haliyle. turnikelere gelince abi yapış bana dedi, nasıl olduğunu anlayamadan görevlilerin gözü önünde sıkış tıkış geçtik turnikeden. son üst baş kontrolünden sonra tribüne çıktık hemen, sonunda kuzey kale arkasındaydık, hemen tabelaya baktım 47. dakikadaydı maç. her yer dolu tabi, biz de basamaklarda durduk. abi bir iki basamak üstümdeydi ama 2 dakika sonra kafamı çevirdiğimde yoktu. bir daha da hiç göremedim onu.

    maç sonrası;
    http://resmim.org/...d7468427febe1d12.jpg

    not: stadyumda izlediğim ilk galatasaray maçımdı.
  • 520
    bu mac son kez issiz olup izlediğim galatasaray macidir. bir gun öncesinde kurum mulakatindan çıkmış eve gelip yine olmayacak diyerek hayati sorgulamaya baslamistim. bu mac o hafta icin beni mutlu eden tek olaydi. bu mactan sonraki hafta mülakat aciklandi. kazandim goreve basladim. herkesin hayatta dönüm noktası olarak gördüğü bazi olaylar vardir. bu maci benim hayatimdaki sans donemime gecis olarak seviyorum. tesekkurker snejder teşekkürler galatasaray.
  • 521
    dünyanın en güzel takımının kazandığı maç.*
    10 aralık 2013 galatasaray juventus maçını bu kötü hava şartlarına rağmen kız arkadaşımla izlemeye gitmiştik istanbul’a. maç dakika 33’te ertelenince hiç şaşırmadık çünkü fevkaladenin fevkinde bir kar yağışı başlamıştı o gece, göz gözü görmüyordu. iş yerinden 1 günlük izin almıştık ikimizde ve maalesef bu maçı ofiste izlemek zorunda kalmıştım. wesley sneijder‘in dakika 85’te attığı golden sonra goooooooool diye bağırmaktan sesim kısılmıştı. unutulmayacak bir maçtı.
    (bkz: karda kaymaz greyder nasil koydu şınayder)
App Store'dan indirin Google Play'den alın