“sahadaki çimlere düşen her ter damlası, bir hikâyenin başlangıcıdır.” diye çok sevdiğim bir söz vardır. hele ki giydiği formayı her maç ıslatırken, galibiyet ya da mağlubiyet fark etmeksizin maç sonları kulübün esas sahibi taraftarı alkışlayarak sahayı terk eden topçu da unutulmaz, yazdığı hikaye de... cumartesi gecesi galatasaray'ın iç sahada trabzonspor'u konuk edeceği maçı beklerken, dries mertens ve oğlu ciro'yu tekrar o çimlerin üzerinde görünce, son bir kaç sene gözümün önünden bir film şeridi gibi geçti. iz bırakanlar unutulmazdı, hikaye yazanlar asla unutulmayacaktı...
sadece mertens alkışlanmadı maçın başında, babasının rahatsızlığı için ülkesine giden torreira'ya da geçmiş olsun denildi, eski takımına karşı kaleyi koruyacak uğurcan'a da maç başı üçlüsü çektirildi. doluydu tribünler, umutluydu herkes maçtan. tabii, deplasman taraftarı da son yılların en iyi trabzonspor'unun peşinden gelmiş, onlar da ahmet minguizi'yi unutmamıştı...
ev sahibinde sanchez cezalıyken, ilkay'ın sakatlığı devam ederken, singo, kaan, jakobs ve ıcardi kenardayken, okan buruk eksiklerin yerini tamamlamak için lemina'yı stopere çekmiş, sara ile torreira'yı yan yana eşleştirmişti.
son maçlarda takımına fena halde destek olan galatasaray taraftarı yine müthiş derece destek tezahüratı ve top rakipteyken ıslıkla başladı maça, her maç desibel seviyesi artıyor bu ıslıkların ki bakalım zirve ne olacak, merak etmiyor da değilim. taraftarının desteği ile sarı-kırmızılı topçular da rakibine şok baskı yaptılar da bordo-mavililer ayağa topu iyi yaparak baskıyı kırdılar, oulai ile de topu yarı sahadan geçirdiler. ev sahibi gibi trabzonspor da galatasaray'a ilerde çok adamla baskılı başladı, oyun kurdurmak istemedi ve rakiplerini uzun top yapmaya zorladı bir çok pozisyonda. iki takım da birbirine karşı pek de dikkatli davranırken, modern deyimle "geçiş hücumlarıyla" pozisyon buldular ilk dakikalarda. tabii, esas pozisyonlar kornerlerden geldi. önce deplasman takımı on birinci dakikada batagov ile pozisyon buldu, sonra sara'nın ortasında osimhen'in rahat kafa vuruşu direkten auta çıkıyordu. 7 dakika sonra sara yine köşe atışı kullandı, lemina'nın kafayla sektirmesine torreira golü attı da yan hakem ofsayt kaldırıyordu. tabii ondan bir kaç dakika önce abdülkerim'in uzaktan füzesi az farkla auta gidiyordu. trabzonspor ise eski sol beki eren'in hatalı geri pası ile onuachu ile az kalsın gol atayazdı da abdülkerim dikkatli ve güçlüydü, pozisyonu engelliyordu.
savunmada sanchez'i aratmayan lemina ilk devrenin en iyi oyuncusu olarak göze çarparken, orta sahada ise partnerinin yokluğunda torreira oulai karşısında zorlanıyordu ki, trabzonlu genç oyuncu sene sonu transferde adından konuşturacak oyuncular arasında olacaktır.
ikinci yarıya iki hoca oyuncu değiştirmeden başlarken, zubkov'un kafasında uğurcan dikkatli olmasa deplasman takımı öne geçecekti ki onların maç boyu galatasaray'ı zorladıkları tek pozisyon da zubkov'un ceza sahasından savurup direğe takılan şutuydu. galatasaray ise gol için daha fazla geldi ikinci 45 dakikada. önce osimhen'in pasında yunus harika bir çalım sonrası topu auta yolluyor, sonra sane'nin uzaktan şutunu onana kucaklıyordu. üç dakika ardından ceza sahasında harika paslar sonrası sallai'nin şutu savunmadan dönerken, okan buruk takımın gücünü arttırmak için kaan, ıcardi ve jakobs'u sahaya dahil ediyordu.
maçta son yirmi dakikaya girilirken, torreira'nın ortasında sane onana'nın da hatasıyla kafayla fileleri havalandırıyor ama skorbordun değişmesini yardımcı hakem kaldırdığı ofsayt bayrağı ile engelliyordu. bir kaç dakika sonra osimhen'in kafasını kurtaran onana, devamında da ıcardi'ye geçit vermiyordu.
maç bitti bitecek derken trabzonlu genç oyuncu bouchouari daha ısınmadan sallai'ye sert girince kırmızı kartla oyun dışı kalırken, hakem cihan aydın'ın 4 dakika uzatma göstermesi tepki alıyordu.
geçen sene fenerbahçe yöneticisi acun ılıcalı tarafından galatasaraylı ilan edilen cihan aydın, sarı-kırmızılıların her maçında tarafsız olduğunu göstermek için bilerek ya da bilmeyerek galatasaray aleyhine hatalar yapmaktadır. cumartesi gecesi de özellikle galatasaraylıların topu kazandığı bir çok pozisyonda faul düdüğü çalarken, ilk devre pina'nın topun kornere çıkmasını engellemeye çalışırken elle temasına var desteği almadı ve penaltıyı kaçırırken, ikinci yarı da baniya'nın osimhen'i düşürmesine penaltı düdüğü çalamadı...
ligin zirvesindeki iki takımın mücadelesi golsüz biterken, okan buruk ilk defa trabzonspor'u iç sahada yenemezken, deplasman takımı da dört maçlık galibiyet serisine son vermiş oldu. galatasaray adına puan kaybı kadar can sıkan bir başka olay, bir kısım taraftarın maça barış'ı ıslıklamak için geliyor oluşuydu. 67. dakikada kaan ayhan ile yer değiştiren barış sahayı terk ederken, ıslıklar yükseldi de ultraslan tribünü duruma el koyarak önce ıslıklar alkışa döndü sonrada yoğun bir şekilde barış alper yılmaz tezahüratları yükseldi.
kaynak ve maçtan fotoğraflar:
https://ultrasmovement.blogspot.com/...y0-0trabzonspor.html