• 301
    dünkü fenerbahçe beşiktaş maçında oynayan oyuncular futbolcu ise bizimkiler ne onu çok merak ediyorum. bu takım böyle giderse yakında ilk 30 dk.da dilleri dışarı çıkacak. futbolu eleştirmiyorum, çünkü bizimkilerin koşmaya mecali yok. teknik heyet, yönetim falan filan suçlu değildir. burada bütün suç futbolcunundur.

    yazık bu oyuncu grubuna güvenen taraftara, yönetime...
  • 302
    galatasarayın bundan sonra nasıl bir kadroyla sahaya çıkması gerektiğini gösteren maç olmuştur. umut-drogba-burak tıpkı fenerbahçenin kullandığı sow-webo-kuyt silahı gibi kullanılmalı. orta sahamız normalde fenerbahçe orta sahasından üç gömlek üstün selçuk'da yavaş yavaş forma girmeye başladı. sneijder gibi bir futbolcu avrupanın çoğu büyük kulübünde yok. tek sıkıntımız geri dörtlüde kimlerin oynayacağı, onun da halledilmesi için devre arasını beklemek zorundayız ne yazık ki.
  • 303
    ikinci yarı uyanan bir galatasaray vardı. bunda tabii kasımpaşa'nın hiç bir şey yapmadan sadece ileri uçtaki oyuncularının hareketlerinden gol beklemesi bu duruma yardımcı oldu.

    maçın ilk devresinde gram top oynamadık. klasik problemimiz ortada topu alan olmaması zaten tıkadı bizi. kasımpaşa hakkını vermek lazım vasat üzerinde pres yaparak kilitledi bizi ki biz kilitlenmeye müsaitiz. selçuk yine kayıp yine kayıp. geriye gelmiyor, top almıyor. ikinci devre golden sonra tüm takım vites attırdı, kasımpaşa iyice düştü oyundan fakat selçuk yine yok yine yok. emre çolak bile daha çok insyatif aldı ikinci devre.

    umut ve emre değişikli ile oyunu döndürdük bir nebze. emre'nin hakkını vermek lazım çok kritik yerlerde top alıp kenarlara dağıttı. umut hiç bir şey yapamasa bile hareket getiriyor. o açıdan katkı vermedi demek abes olur.

    çok tepki aldım bu işler ruhla olmaz dedim diye. yineliyorum. dortmund 120-122 km civarında koşuyor çoğu maçında. yıldızlar karması real madrid her maç senin koştuğundan çok koşuyor (hani yıldız adam koşmaz havası var vs.). lige dönüyosun, kazandığın maçlarda dahi çoğunda rakip senden çok koşmuş. rakibin fenerbahçe 90 dakika, top oynamasa bile yırtıyor. sprint sayılarını hiç söylemeyeyim 2 katı adeta takımın. yani önce fizik kondisyonu sağlayacaksın. adım atamayan futbolcuyla, istersen spirit breaker olsun (dota'ya selam) kazanamazsın. ruh'a örnek verirsek, 1-1'den sonra bahsettiğim parametrelerin ötesinde takım istedi oyunu. gerçekten istedi. fakat selçuk artık adım atacak hali yoktu. kayboldu gitti.

    özellikle golden sonra hücum hattımız çok çalıştı. hakkını vermek lazım. kaçan goller ise komedi. drogba'ya çok kızamıyorum. adam 35 yaşında, vücudu kaldıramaz artık bazı şeyler. fakat burak yine yanıltmadı sağolsun bizi. kafa vurmayı unutmuş bir burak var karşımızda. eboue''nin yapması gerekenler sakatlanmadan önce bir 15 dakika yaptığı gibi, dikine delmesi lazım defansı. bu çok önemli bir özellik. dün alper potuk'la gördük. göbekten veya göbeğe yönelip bunu yapabilirseniz tamamen denge bozulur rakibin.

    herşeyin ötesinde alınabilecek bir 3 puan vardı. ancak bu takımın sorunları büyük. 1. olarak fizik durumu çok kötü, 2. olarak bu takımdan gitmesi gereken çok oyuncu var ve 3. olarak yedek denen olgumuz yok. selçuk rezil ötesi olmasına rağmen kesemiyoruz. problemlerden biri bu.

    açıkcası bu sene şampiyonluk artık gelmez diye düşünüyorum. çok önemli gelişmeler (fenerbahçe'nin içinde olaylar çıkması, puan silinmesi vs.) olmazsa şampiyonluk açısından kepenkleri indirdik. umarım yanılırım.

    son olarak tekrar selçuk inan..resmen farklı bir orta sahaya evriliyorsun umarım buna bir ara dur diyeceksin.
  • 305
    hem fatih terim'in hem mancinin defalarca deneyip yanıldığı taktik 2 hücumcu kanat, iki açık kanar oyuncusuyla 4-4-2 oynamaktı.her seferinde takım ortadan delik deşik oldu, kanat oyuncularmız da über adamlar olmadığı için hücumda da bi kanat organizasyonu geliştiremedik.

    bu maçın ilk yarısı da aynı şeyler oldu.sonuç o kadar bariz ki denemeye bile gerek yok artık şu oyun düzenini. sneijder yoksa emre çolak'ı oynat işte ilerde.kapasitesi belli de olsa takımda hızlı pas yapabilen verkaça girebilen ender oyunculardan emre çolak. ve bu maçta da etkisini gösterdi o bölgede,merkezde bi oyuncu fazladan bulundurmak.
  • 307
    didier drogbanın ikinci yarı oyuna girerek gol kralı bile olabileceğini bize kanıtlayan maçtır. fizik ve güç olarak diğer oyuncuların çok üstünde drogba. ama artık kabul etmemiz gereken gerçek 36 yaşında olduğu. ilk yarı ortada olmadığı maçta kasımpaşa'nın stoperlerinin yorulmasıyla ikinci yarı parladı. bu sadece 15 dakika sürdü. çünkü tüm takım gibi 70 dakika yüksek tempoda oynayabilecek seviyede. tabi burada dokunulmaz fatih terimin sezon başında takıma nasıl bir yükeme yaptığını ya da yapmadığını da konuşmamız gerek.

    eğer drogba bu maça ikinci yarı girseydi kaçırdığı iki pozisyonu da gole çevirebilecek dirilikte olurdu.

    kondisyonumuz kötü o artık aşikâr ama takımı buna göre kurmalı artık roberto mancini

    tabi kaçırdığımız bir şey var biz daha ilk 11 kim sağ bek kim forvet kim kararlaştıramamışken kuşlar belli bir rutine koydukları kadrolarıyla şampiyonluk kupasını bizden kaçırıyor.

    bundan sonra takım adına tüm doğrular yapılsa bile ligi almak mümkün olmayabilir
    bu yüzden ikinci yarı umut veren futbol ışığında tek bir şey söyleyebiliyorum

    bir ihtimal daha var o da şampiyonlar ligi mi dersin?
  • 310
    rakiplerimizin** puan kaybına rağmen puan farkını kapatamadığımız maç.

    maçı nöbetimden dolayı izleyemedim. 2 yıldır izleyemediğim tek maçımız sanırım. kuzen sağolsun, beni sürekli haberdar etti. maçı kafamda oynamak da zor olmadı zaten. son 4-5 maçtır o kadar ruhsuz oynuyoruz ki, bunu içim çok acıyarak söylesemde, hiç birşey kaybetmemişim izleyememekle. öyle dediler. ben telefon başından bu kadar kahrolduysam, izleyenlerin ne hale geldiğini tahmin edemiyorum.

    sahi, biz ne ara bu hale geldik beyler?
  • 318
    --- alıntı ---

    300-400 okuyucum var, sıkılmışlardır. abi dönüp dolaşıp aynı yere geliyorsun diye çıkışanlar bile var. onlar için yazıyorum. hiç bir yere dönüp dolaşmıyorum, hep aynı yerdeyim, ve ne yazık ki bulunduğum koordinattan yakın zamanda ayrılma ihtimalim bulunmuyor.

    maçlar oynanmasa hayat ne güzel olacaktı. kurum görünümlü köy bakkalının ceoları, müdürleri, baronları, sülükleri, hainleri, gaflet içindekileri, hokkabazları, kurdukları şebeke'nin şaşalı hayatı içerisinde ahir ömürlerini ne güzel geçireceklerdi. kombineler, borsalar, kara borsalar, storlar, sömürün milyonlarca taraftarın(müşterinin) vazgeçilmez sevdalarını.

    futbol baronlarının şoförlerinin kazandığı kadar bile kazanamayan bizler, yıllardır bunlar bir bok bilmiyoruz dedikçe, onlar bize o koca götleriyle gülüyorlar. aslında biz bir bok bilmiyoruz. ''teslim olun'' diyorlar, ateşle karşılık veriyoruz. sehpaya çıkarıyorlar, her seferinde bir yol bulup ipten dönüyoruz. ve bir kere daha, yoğun ateş altındayken, yaşam kalitemizin genleriyle oynanmışken, çakallara maskara edilirken, taraf olduklarımız tarafından rencide edilmişken, son nefesimizde çıkaracağımız avazı yineliyoruz. galatasaray; kayıtsız, şartsız, kongresiz, seçimsiz, milyonlarca galatasaraylı nezdinde, arena tribünlerinin tabyalarında, siperlerinde, savaş alanlarında naralar atan büyük galatasaray taraftarınındır. ezberlerinizi, oyunlarınızı bir kere daha bozacaklarından, uykusuz geçen gecelerinde hiç birinizi rahat uyutmamanın yeminlerini ettiklerinden, huzurlarınızı kaçıracaklarınızdan şüpheniz olmasın.

    sultan süleyman biraz eğlenecek, sümbül ağayı çağırtır divana.'' sümbül ağa, öyle bir kabahat işlemiş ol ki, özrün, kabahatinden büyük olsun'' der. sümbül ağa;''hünkarım tamam düşüneceğim de zaten ben büyük bir kabahat işledim, nasılsa öğreneceksiniz, bari ben söyleyeyim, ne olur kellemi bağışla'' söyle lan der hünkarımız. '' hünkarım ben gece hürrem sultana pandik attım'' neeee, ağalaaaarrr, diye bağırınca da,'' ''hünkarım vallahi hürrem sultanı sen zannettim''

    mancini takımı tanımıyorum dedi real madrid maçından sonra. anlaşılan biz sezon öncesi hazırlık maçları yapıyoruz. sümbül ağa gibi kurnaz değilse, özrü kabahatinden büyük. hiç mi kimseyi tanımıyorsun? tanıyor, drogba'yı, sneijder'i, belki ayı eboue'yı tanıyorum diyecektir. nereden tanıyorsun, babanın oğlu mu? sen çinli drogba'yı, türk drogba'yı seyrettin mi? inter'de kupa ellemiş sneijder'le, dünya kupası öncesi idman yapmak üzere gelen, idman yaptığı için galatasaray'ı soyan türk sneijder'i aynı futbolcu mu? bir maçını izledin mi?

    dünya'nın en kolay işi halbuki galatasaray teknik direktörlüğü. keşke onları da tanımasan. 30 galatasaray futbolcusunun hiç birinin ismini bile bilmesen daha iyi. en azından etki altında kalmadan, en son oynadıkları futbol üzerinden bir takım çıkarma şansın olurdu. imtihan olmaya razıyım, 10 üzerinden 8 alamazsam boğaz köprüsünden atlarım. beni kamerun liginin en baba takımın başına verin. hepsi bir birinin aynı 100 tane futbolcuyu da teslim edin. en kuvvetli 11 i çıkaramazsam asın. bu ne lan, taşak mı geçiyorsunuz koskoca galatasaray kalesine hıyarı koyuyorsunuz. hadi kalede hıyar var, cacık malzemesi olarak sabri'mi olur tezgahta?

    kenardaki ceset tugay'a söyledik söyleyeceğimizi. çok iyi bir galatasaray futbolcusu diye, hiç bir işe yaramadan maaş mı alacak köy bakkalı anonim şirketinden? ha itirazım yok, orada bir ekmek varsa, tugay alsın, çaycı ahmet alsın, büyük savaş alsın, şu anda zor durumda olan eski futbolcular alsın. hayrettin zengindir ihtiyacı yok, nezihi ile eser kısa çöpleri de, uzun çöpten hakkını aldı, sırasını savdı, arayın bulun, muhtemelen sürünüyorlardır, şampiyonluksuz geçen çocukluk, delikanlılık yıllarımızın sorumluları kalecileri, haydar'ı, bahattin'i çağırın, hiç bir boka yaramadığı tescilli taffarel'i sepetleyin. biz de hayatımızı kurduğumuz takımın kurum değil de hala bir köy bakkalı olduğunu kabul edip susalım.

    mancini skout ekibiyle gelmiş. ne gerek var oysa, milyonlarca galatasaraylı senin yerine bütün futbolcuları skoutlamış. çağır 2 kişi, şu galatasaray topçuları hakkında taraftar ne yazmış, son 100 er giriş ortalamasını çıkarın diye tarat. göreceksin ki, aydın, hakan balta, sabri, yekta, emre çolak için giriş yapanların en az % 90 ı küfür yazmış. senin bokunda boncuk mu var, bu adamları sihirle, illizyonla futbolcu mu yapacaksın? isimlerinin üstüne bir çizik at ayır. semih için en kötü yazanlar bile temkinli, üzerinde oynanabilir, hoca hüneri bir işe yarayabilir, işle. gökhan'a hastane sponsoru diye bakılır bu ülkede skout getireceğine bir baytar getir, adamı at muayenesine soktur. demek ki bu ülkenin doktorlarının okuduğu tıp bu adamı, sağlıklı bir şekilde yaşlandıramayacak. ceyhun için de adam olabilir diyenler çıkar, sümen altına at bekle, işe yarar bir maç nasıl olsa çıkacak. engin baytar'ın futbolundan çok, nörolojisiyle ilgili bu taraftar. biraz da yediğinde gözü var, şişmanlıyor şerefsiz, diyetistenin yok mu? vardır.

    10 yabancı futbolcu var elinde. en kolay ameliyat yabancıya yapılır. sırayla oku bakalım, melo için ne demişler? zorla bonservisini aldırdıklarını görürsün, tek geçtiklerini, florya'da yangın çıksa ilk kurtarılacak futbolcu olduğunu anlayacaksın. sana kalsa italya'da yılın bidonu olarak transfer edilmişti, çok bilir ya yabancılar, sen de kıyacaksın biz olmasak. kur takımı ve oyunu melo'nun üstüne. amrabat'tı bilezik gibi geçir diklerini anlaman için real madrid maçında kepaze olmayı bekleyecek kadar da mı bilmezsin bu işi. dany için defter-i kebirimiz, saat koyulmayı unutulmuş saatli bombası olduğunu yazıyor, okutmadın mı? bir maç patlamaz ise bir sonraki maç garanti gümleyecek.

    taraftarın yazdıklarını okusan en azından şu son iki lig maçını kazasız belasız atlatacaktın. her iki maçta da eboue'ye yapılan %100 lük penaltı vardı. hiç bir galatasaraylı hakem hata yaptı demedi. galatasaray tarihi çok kötü futbolcular gördü, katlanabilir, ama sahtekara katlanamaz. tugay söylemez, dili yok, senin okuman da mı yok. bu ülkede ceza sahasında ayağı kırılsa bile eboue'ye penaltı çalacak hakem çıkmaz.

    ya burak'a yazılanlar. sadece benim yazdıklarım kitap olur. ofsaytı bilmiyor, tabelaya oynuyor, en çok koşan listesine girip, 5-1 yenildiğimiz maçın golünü atıp mutlu olmaya bakıyor. her hareketi faul, sahtekarlık karakteri olmuş. 1 gol atabilmek için her maç galatasaray'ın en az 4-5 golüne mani oluyor.

    takımı tanımıyormuş bey efendi. ikinci yarıda gol atıldı, 2 gol kaçırıldı ya iyi oynadık sanmış. gol anında elini bile kaldıran galatasaraylı yoktur, kendisi dahil. yatsın kalksın eray'ın kaleci olmadığına dua etsin. yıllar önce ali sami yen'de romario aynı pozisyonda hayrettin'le karşı karşıya kaldı. feyk attı, dünya'nın her kalecisi bir tarafa uçardı, hayrettin kaleci olmadığından feyke cevap veremeyip ayakta kaldı. üstten aşırtmak isteyen romario bom boş topu hayrettin'e teslim edip, iki eliyle yüzünü kapadı. dün o pozisyon aklıma geldi o an. kelde muslera olsa, babel o golü atardı. kaleci olmadığı için öylece kalıp, feyki yememiş oldu eray. yese oyun 2-0, sonrası hezimet. mancini oyunu beğenmiş, bir gün önce 10 kişiyle can çekişen fenerbahçeyi bile seyretmemiş anlaşılan.

    mancınık kuruluyor haberin olsun sinyor mancini. kaybolan eşşek bizim eşşek, bakma sen şimdilik velvele koparmadığımıza. hala umudumuz var, şu karşı dağın ardına, juventus maçına da bir bakalım. eğer orada da çıkmaz ise, mancınığın, yaylarını yağladık bekliyoruz.

    bu takımın canı gitmiş çocuklar. cebelleşemiyor, saldıramıyor, can çekişecek bile dermanı yok, ölüm zamanını bilen hasta gibi bırakmışlar. futbol ölümleri gerçekleşmiş. fakat bütün bunlar ne yazık ki, planlanarak gerçekleşmiştir. baronlar mutlaka bir plan çerçevesinde galatasaray'ı, ligi kurmuşlardır. bence bu sezon, tüm zamanların en büyük şikesi yapılıyor. bütün takım aynı anda ölemez, bu işte bir bit yeniği var. bu kadar kötü futbolu hiç bir hoca oynatamaz. durum vahim, gözünüzü dört açın.

    büyük galatasaray taraftarı her zaman son çağrım size olmuştur. çakallar ulumaya başladı, ışıkları sakın kapama. aslan ocağının bacalarından çıkan ateş yetmez, meşaleleri hazırla, kuşan. bu takım senin, bu futbolcular emrindedir. juventus maçı imtihan günündür. gazan mübarek olsun.

    --- alıntı ---

    (bkz: mahalle takımı)
App Store'dan indirin Google Play'den alın