ulan ne güzel memleket anasını satayım...
adamlar çatır çatır, kanırta kanırta şike yaptı, hak yedi, çaldı... yetmedi, yüzsüz yüzsüz meydanda mazlumu oynadılar fakat işe yaramadı yaptıkları şike ispatlandı. uefa ve cas adamların nasıl bir ibne olduğunu anladı gereken yaptırımları uygulayın dedi. ama gözünün çapağını yediğimin memleketinde bu adamlar el üstünde tutuldu. siken sevilir diye bir söz var, bu adamlar neyinizi sikti de gözünüzde bu kadar değerli oldu?
hani politikacıların pişkin pişkin söylediği bir söz var, "türkiye hukuk devletidir." cem yılmaz gösterilerinden daha fazla güldürüyor bu söz beni. canım sıkılınca farklı politikacılardan, koltuk sahiplerinden açıp açıp dinliyorum stres atıyorum. malesef ki bu söz bu kadar basit hale geldi canını yediğimin memleketinde.
adam bağıra çağıra şike yapsın, hak yesin sonra koltuk sahiplerinden biri
5 yıl avrupa'ya gidemeyelim ne olacak?, diğeri
şahıslarla kurumları aynı kefeye koyamayız desin.
gerçi bunlarda da suç yok, yıllar boyunca bu memleketin insanlarına o kadar çok şeyi yedirip yutturdular, ayakta uyuttular ki, bu olayı yedirip yutturmak onlar için çocuk oyuncağı.
bu saatten sonra şike yapanlara hak edilen ceza verilse dahi benim içim rahatlamayacak. çünkü biliyorum ki kapalı kapıların ardında o kirli kurum ya da kurumları, o hak yiyen şahısları korumak ve kurtarmak için birileri lobi faliyetlerine girdi, kurtarmak için çabalıyorlar. bu durum yapılan hırsızlıktan, hak yemekten, şikeden, suçtan daha aşağılıkça ve midesizce. gerçi aşağılık ve midesizlik kavramları böyle insanlara cuk oturur, bu yüzden bir şeyde diyemem.
karar onansa dahi vicdanım rahatlamayacak. zira ortalık pislikten geçilmiyor.