• 27
    https://twitter.com/.../1769476866329456655
    çok merak ediyorum, acaba kendisi hâla taraftarın orada ne işi varmış diye mi düşünüyor şu görüntüden sonra?

    taraftarın yaptığı suç. güvenlik alır götürür, cezasını da verirsin ama şu olay bildiğin cinayete teşebbüs. yerde yatan adamın yüzüne kramponla tekme atmak nedir abicim? siz futbolcusunuz, çok para kazanıyorsunuz filan ama girdiğiniz ortamlarda hiç mi insan görmediniz? hiç mi ahlâktan, insanlıktan nasibinizi almadınız?
  • 28
    (bkz: 17 mart 2024 trabzonspor fenerbahçe maçı olayları) özelinde yazıkları bir açıdan doğru olmakla birlikte, eksiktir.

    eğer olayları kınamaya arka planı göz ardı edip, tribünden sahaya atlayan bir dallamadan itibaren başlayacaksak, söylediklerine katılıyorum.

    fakat futbolcuların maç içerisinde ve maç sonrasında sosyal medyaya düşen tahriklerini, ilgili kulüp yöneticilerinin yıllardır süre gelen hedef göstermelerini, her iki kulüp arasında yıllara dayanan ırkçılık, şike, tehdit vb. sebepli gerilimleri göz ardı etmemeli.

    saha içerisinde olmaması gereken olaylara medeni bir insan olarak tepkisi gayet yerindeyken, arka plandaki gelişmeleri göz ardı etmesi ülkenin gerçekleriyle örtüşmüyor.

    zaten burada tepki almasının da yegane sebebi sanırım bu.

    sonuçta olayları buraya getiren kişilerden birinin "rakip takım taraftarı arkadaşımın kafasına meşale attım" fenerbahçe'de yönetim kurulu üyeliği yapabildiği bir ortamda, sahaya inen taraftara şaşırmak bana garip geliyor.

    coğrafya = kader... n'aparsın.
  • 29
    hala bir şeyler anlatmaya çalışan yazar. haksızım diyerek konuyu kapatmak bu kadar zor olmamalı.
    adamın sahaya girdiği yer belli, o sırada fenerbahçelilerin sevindiği yer belli.

    şöyle anlatalım belki anlar.
    trabzonspor taraftarının girdiği nokta 0 noktası olsun.
    fenerbahçeli futbolcuların sevindiği yer 10 noktası olsun.
    karşılıklı mübadelenin başladığı nokta 5 falan.

    adam 0 noktasına 0. saniyede inmiş olsun.
    kontak başlangıcı 6. saniye, güvenliklerin müdahale etmesi 12. saniye falan.

    bu durumda eğer objektiflikse, canı tabii ki çok kıymetli olması gereken futbolcuların hareket etmesi gereken nokta 5 değil 15 olmalıydı ki, herhangi bir şey yaşanmadan sorun çözülsün.

    şimdi olayı trafiğe bağlayalım. adamın biri ile trafikte tartıştın. çekti el frenini indi. olayın olduğu yer de polis karakolunun önü olsun. adamın indiğini görür görmez ben de el frenini çekip, arabadaki bir grupla adama doğru gidebiliyor muyum? adamı hep beraber dövebiliyor muyuz? bütün bunlar olduktan sonra da haklı ben olabiliyor muyum? nasıl olsa adam bir hata yapıp arabadan indi ve güvenliğimi tehdit etti...

    marjinal olmak istiyorsan, buyur ol. ama kalkıp insanlıktan falan bahsedip de, meydan dayağı yiyen holiganı, holigan olduğu için dövenlerin 'hiçbir suçları yok' dersen komik duruma düşersin. ki başına gelen de budur.

    taraftarın görevi tribünde takımını desteklemek, güvenlik görevlilerinin görevi oradaki insanların güvenliğini sağlamak, futbolcunun görevi top oynamak. içlerinden ikisi görevini yapmadı diye, diğerinin yanlışı doğru olmuyor ne yazık ki. öyle mantık olsa, o zaman güvenlik görevlileri de, 'bunlar sahada kavga ediyor, bana ne' diyip gitsin.

    --- alıntı ---

    veya benzer bir hezeyanı değişik şekilde yapayım ben de. bu taraftar ceza almamalı arkadaşlar, sahaya indi, meydan dayağı yedi. ailesine ve 80 milyona rezil oldu. orada ölebilirdi. kendinizi onun yerine koyun. sizin hiç mi utanmanız yok, aynı şey ailenizin birinin başına gelse, ceza almasını mı istersiniz?

    --- alıntı ---

    şimdi yukarıda yazdığım saçmalığa empati dersem ne olur? kalk git şuradan denir değil mi? başına gelen de budur güzel kardeşim. herkesin görev tanımı belli. bu tanımın dışına çıkan herkes cezasını alır.

    güvenlik görevlisi sayısı az mı kalmış? atamayı yapan ceza alacak.
    güvenlik görevlisi imkanı varken adamı önceden durduramamış mı? cezasını alacak.
    taraftar sahaya mı inmiş? cezasını alacak.
    futbolcu sahaya inan holiganı toplu bir şekilde mi dövmüş? cezasını alacak.

    güvenlik görevlisinin görevi, yaşanan herhangi olumsuz bir duruma müdahale etmek.
    taraftarın görevi tribünden takımını desteklemek.
    futbolcuların görevi, sahada futbol oynamak.

    bu kadar basit. bu olayın sana yapılsa, ona yapılsa, buna yapılsası yok.
  • 30
    başka bir deplasmanda bunlar galatasaraylı futbolcuların başına gelseydi de aynı şeyleri yazar mıydık acaba? düşünsenize icardi'ye, kerem'e ve muslera'ya elinde ne olduğu belli olmayan kişiler saldıracak ve biz şimdi yazdıklarımızı yazabilir mıydık? bu trabzonspor'un ilk skandalı değilki, hangisini söyleyelim? yazar arkadaşıma genel anlamda katılıyorum. doğruyu konuştuğu için de tebrik ederim. biz galatasaraylılar hep doğrudan yanayız, bizi sözünde "mert", özünde "namert" olanlarla karıştırmayın. her ne olursa olsun dün yaşananlar kabul edilemez!
App Store'dan indirin Google Play'den alın