• 288
    2003 yılında, ikinci olduğu avrupa kadınlar voleybol şampiyonası'ndan bu yana, türkiye'de "filenin sultanları" unvanı ile tanınmaktadır. bu unvan, o yıl karşılaşmaları anlatan trt spikerleri tarafından takımın maçlarda gösterdiği efsanevi performans sonrasında verilmiştir. avrupa kadınlar voleybol şampiyonası'nda 2011 yılında üçüncü olmuş, 2015-2023 yılları arasında üst üste 5 kez yarı final biletini almış, 2015 yılında dördüncü, 2017 yılında üçüncü, 2019 yılında ikinci,2021 yılında üçüncü ve 2023 yılında avrupa şampiyonu olmuştur.

    yukarıdaki başarıların sadece sonuncusunda melissa vargas takımdadır.

    taş gibi takımdır. hemde 20 yıldır. fazla medyatikliğin ve toksik spor ortamının da etkisiyle formsuz bir dönem geçirmektedir.

    oturmaya yarayan organlarımızı, bilmediğimiz konularda ahkam kesmek için harcamayalım. geçiniz.
  • 86
    siyasal islam çukuruna batan, tacizin ve tecavüzün haber değeri taşımaktan çıktığı, kadın olmanın başlı başına bir zorluk olduğu ülkemizde; cumhuriyet kadınının tüm engellemelere rağmen hala bu topraklarda var olduğunu tüm dünyaya haykıran, modern türk kadınının istediği zaman tüm zorlukları aşarak hey şeye kafa tutabildiğini gösteren kadınlarımızdan oluşan yüz akı ve gurur kaynağı biricik milli takımımız.

    ojelerinizde, taytlarınızla, gülüşünüzle, kahkahanızla ve cesur duruşunuzla o kadar güzel gözüküyorsunuz ki kızlar, anlatmaya kelimeler yetmiyor.

    "ey kahraman türk kadını, sen yerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın." mustafa kemal atatürk
  • 183
    en büyük problemi kerem öncel iki maç daha fazla bönürsün, kravatlı abilerimiz takım kaptanına iki defa daha fazla o malum telefonu uzatsın, federasyondaki abilerimiz iki gün daha fazla şov yapabisin diye dünyanın en iyi takımıymış gibi pohpohlanması olan takım.

    son 3-4 senedir tartışmasız şekilde dünyanın en iyi 6. milli takımı konumundadır. mevcut fivb sıralamasıyla gidersek amerika, brezilya, italya, çin ve sırbistan bizim kızlardan bir ya da birkaç seviye üst takımlar. bizim ne italya ve sırbistan'ınkiler kadar ölümcül bir oyuncumuz var, ne amerika ve çin kadar bozulmaz makine düzenimiz var, ne de brezilya gibi ikisinin sentezi bir kadromuz var.

    bunu salonları bok eden futbol seyircisi olarak, şenkardeşler kıraathanesi bilgi birikimimle ben bile biliyorsam bu takım da, staff'ı da, idarecileri de gayet iyi biliyordur.

    bu takımın dünya sıralamasındaki yeri aslında potansiyelinin tam olarak karşılığı olan yer. ilk 5'teki takımlardan set bile almamız çok zor iken listenin geri kalanındaki ülkelerde ise diş geçiremeyeceğimiz bir takım bulunmuyor. var olan potansiyelini gerçeğe dönüştürmek bile bu topraklarda bir başarı sebebidir aslında. ve bu açıdan bakınca bile aslında bu takım zoru başarmıştır.

    kaldı ki dünyanın en iyi 6. takımı olmak hiç de yabana atılabilecek bir başarı değildir. hele hele türkiye gibi bir ülkede daha da bir yabana atılabilecek bir başarı değildir. iktidar yanlısı gazetelerin sırf rüzgara uymak için galibiyet haberini manşete çektiği ama kızların kıyafetinden dolayı sadece voleybol topu fotoğrafıyla paylaştığı bir ülkede daha da önemlidir.

    potanın perilerinin amerika ve ispanya'nın arkasında avustralya ve fransa ile itişip durduğu bir dönem vardı. onu bir kenara koyarsak türk sporunun milli takımlar bazında, seviye anlamında çıktığı en yüksek mertebe bu kızların 3-4 senedir durduğu yerdir. ata sporumuz, en kıymetlimiz futbolda dünya üçüncülüğü madalyası alınmış olsa bile böyle bir konuma hiçbir zaman gelinememiştir.

    hepsini bir kenara bırakınca da dünyanın en iyi 6 takımından biri olmaktan bahsediyoruz. ülkenin spor geçmişinden bağımsız olarak sonuna kadar övülmeyi hak eden biri durumdur.

    ama işte bizim çocuklar sıçıp sıvadıkça devletin spora bakan tarafının ve medyanın bu kızlara sarılması ne yazık ki bu kızların önündeki en büyük engel. sporcuların olduğundan iyiymiş gibi gösterilmesi, olumlu yönde de olsa algının yanlış şekilde yapılması kamuoyuyla olan ilişkileri çok yanlış şekilde etkiliyor. günümüzün etkileşim çağında bunun etkileri daha da yakıcı oluyor. hatta ve hatta kendi psikolojik ve mental durumlarına da gereğinden fazla yük bindiriyor.

    bu takıma dair en güncel ve popüler eleştiri sahada işler kötü gittiği zaman anında oyundan kopmalar başladığına dair yapılanlar. sahada 4-5 tane voleybol mucizesi birden yaşanmazsa set bile alamayacağı 5 takım varken "altın madalya" diye reklamı yapılan bir takımın* iki sayı yiyince "hani biz alemin kralıydık" rüyasından uyanması kadar doğal bir olay yok.

    hadi diğer takımlara karşı o bir şekilde aşılır, takım toparlanmasa bile bireysel bir iki performansla olay çözülür. ancak bu 5 takımla yapılan maçlar aslında takımın en çok keyif alması gereken maçlar. kaybetme stresinin asgari olması gereken maçlar. ancak kendilerinin dışında yaratılan bu hava ve beklenti sayesinde bu maçlar ızdırap oluyor bu kızlara. aslında alamayacaklarını bildikleri o madalyanın sözü, sağda solda bangır bangır yapılan abartı reklamlar ve belki de kameralara yansımayan bölümde yaşatılan stres sahada kendini gösteriyor.

    oysa yazılı ve görsel medyada takımın gerçek yeri ve durumu üstüne basarak anlatılsa, buralara nasıl gelindiği ve nasıl kalınacağına odaklanılsa eminim ki mental olarak bu takım çok daha rahat ve üst seviyede kalacaktır. ilk 5 takımlar karşısında en azından oynayabileceği en iyi oyunu oynayabilecek, yaşanabilecek bir sürpriz için uygun şartları sağlayabilecektir.

    yoksa bu yeni nesil milliyetçilik akımının etkisinde ceddin deden nettin baban mentalitesiyle yanlış yaratılan atmosferin hayal kırıklığı ve onun karşısında* doğlallığında yükselen kamuoyu çoğu yirmili yaşların başında olan bu büyük sporcuları otuzuna gelmeden berduşa çevirecek, yetmeyecek bir daha dönmemecesine bu seviyelerden uzaklaşılan bir jenerasyon yaratacaktır.
  • 146
    olimpiyatlar başlayana kadar iki tane oyuncusunu sayamayacak insanlarımızın şimdi voleybol uzmanı olarak "winner oyuncusu yok", "hocası winner değil" diye eleştirdiği takım. hay winner kadar sizin başınıza taş düşsün be. siz bu sporu sadece winning için izliyorsanız izlemeyin, kızları rahat bırakın bari. üstelik bu tipler oldu olası futbol izlediği halde futbolu bile anlayıp analiz edebilecek noktada değilken (sağolsunlar yapılan yorumlardan görüyoruz), senede denk gelirse iki tane voleybol maçı izleyip analiz kasmasıyla beni benden alıyor. futbol ülkeyiz, basketbol ülkesiyiz diye geziyoruz. futbolda veya basketbolda en son ne zaman olimpiyatlara katıldığımızı anımsayan var mı? ya da şampiyonalarda yarı final seviyelerine mağlubiyet almadan gelebilmemiz tarihimizde kaç kez yaşanmış?

    takımımız bu yaz elde ettiği başarıları olağanüstü genç bir takım ile elde etti. kaybettiğimiz takımların yaş ortalamasına baktığınızda, bu tarz turnuvaları daha önce yaşamış, görmüş geçirmiş çok sayıda lider oyuncuları olduğunu görebiliyorsunuz. bizim takımın bu kadar düşük yaş ortalamasıyla majör turnuvalarda bu kadar rekabetçi kalabilmesi, hatta bizi şampiyon olabileceklerine inandırabilmesi muazzam bir başarıdır. bu seviyelerde elde edilen tecrübeler, kümülatif olarak oyuncularımızı ve takımımızı geliştirecek, mental olarak daha da güçlenmelerine, kırılma anlarında ayakta kalmalarına vesile olacak ve ileriki turnuvalarda bize daha büyük başarıları getirmelerini sağlayacaktır. ki kızlarımız iki ay öncesine kadar isimlerini bilmeyen on milyonlarca insanın aniden yükselen desteğine, hatta gelen yersiz yobaz eleştirilere de gayet iyi reaksiyon vererek şimdiden mental olarak ne kadar iyi seviyede olduklarını da bizlere gösterdi. benzer profilde olan futbol milli takımının bu yaz düştüğü durumları gördük.

    şahsım adına hem tokyo 2020, hem de 2021 avrupa şampiyonasında gösterdikleri performans nedeniyle oyunculara ve koça sonsuz teşekkür ettiğim, bronz madalya maçında başarılar dilediğim güzel takımdır.
  • 104
    2020 tokyo olimpiyatlarında dünya 1.si çini yenerek turnuvaya başladığında gerçekler birşeyler başaracaklarına inanmıştım. amerikaya karşı geriye düşüldüğünde verilen müthiş reaksiyon ise bu takımın kaliteli oyunculardan oluştuğunu bariz gösteriyordu. ancak maalesef set sonlarını iyi oynayamıyoruz. tokyo olimpiyatlarında yaptığımız maçları değerlendirecek olursak, çini yendik ancak çin turnuvanın paspası oldu. italyaya karşı koyamadık, amerikaya iyi direndik, rusya aldığımız en anlamlı galibiyetti, arjantin zaten bizim rakibimiz değil. çeyrek finalde karşılaştığımız ve yenilerek elendiğimiz güney kore dünya sıralamasında ilk 10 da değil. biz ise 4. sıradayız. bu turnuvadan en azından bir bronz madalya ile dönmemiz gerekiyordu. bu yüzden ortada yazılmış olan bir tarih yok.

    herşeye rağmen çok iyi oyuncularımız var. şuan için takım sporlarında ülkemizi en iyi temsil edecek potansiyel bu takımda. sizlere inanıyoruz kızlar. güney kore maçından sonraki gözyaşlarınızın acısını ilerki yıllarda çıkaracaksınız.
  • 67
    kadınların devlet politikası desteğiyle itilip katıldığı, eve kapatıldığı, güçsüz ve bağımlı hale getirildiği, hangi işi yaparsa yapsın hor görüldügü, dayak yediği, yüzüne asit atıldığı, öldürüldüğü bir ülkenin kadınları. sporun zirvesi olan olimpiyatlara gidiyorlar.

    kadınların, özelde bu coğrafyanın kadınlarının ne acınmaya, ne kollanmaya ne de pozitif ayrımcılığa ihtiyacı var.

    sadece eşit muameleye ihtiyacı var.

    gerisini onlar halleder.

    (bkz: filenin sultanları sallıyor salonları)
  • 202
    an itibariyle kadınlar milletler ligi şampiyonu milli takım!

    tebrikler kızlar. hep bir yerde yarıda kalıyorduk fakat bu sefer sırayla önce italya’yı, sonra ev sahibi abd’yi ve finalde de çin’i mağlup ederek sonuna kadar hak edilmiş bir şampiyonluk yaşıyoruz.

    yıllardan beri istikrarlı şekilde hep zirveye oynayan bir milli takımımız var. yolunuz daha da açık olsun, sizinle gurur duyuyoruz.
  • 147
    çok potansiyelli ama genç takım.

    takımda her hücumda güvenebileceğiniz bir boskovic veya egonu yok belki ama ebrar bu saydıklarımın ham hali şu anda. ilerleyen zamanlarda (ki italya’ya transfer olması çok iyi oldu) şu an çok kırılgan olabilen yapısı daha da güçlenecek ve çok daha iyi bir skorere dönüşecek.

    şu an takımda 30 yaş üstünde olan simge ve eda var. simge oynadığı pozisyon gereği 5-6 sene daha rahat götürür, onun dışındaki oyuncularımız 27 yaş ve altında.

    her şeyi geçtim, bu takım bu ülkeye voleybolu sevdirdi. bu ülkenin kızlarına büyük bir motivasyon kattı. onların sayesinde daha nice gençler yetişecek bu ülkede.

    sırf bu açıdan bile hep desteklenmesi ve sahip çıkılması gereken bir takım.
  • 55
    ülkemizin kadın spor takımları hep başat, hep olduğu alanda en iyisi. bu takım da 2019 avrupa şampiyonasında ikinci olarak bu realiteyi bize bi kez daha gösterdi.

    ülkenin her tarafına "kadın eli" değmeden düzelmeyeceğiz.

    "bir toplum, cinslerden yalnız birinin yüzyılımızın gerektirdiklerini elde etmesiyle yetinirse, o toplum yarı yarıya zayıflamış olur. (gbkz: bizim toplumumuzun uğradığı başarısızlıkların sebebi, kadınlarımıza karşı ihmal ve kusurdur.)" / mustafa kemal atatürk
App Store'dan indirin Google Play'den alın