1
bilindik bir fenomendir.
türk futbolcusu avrupa ya gidecegim diye yirtinir, yirtinir, sonra 1 yil oynadiktan sonra ilk teklifte tekrardan vatan a geri döner.
her ne kadar tugay kerimoglu gibi istisnalar olsa da, türk futbolculari maalesef genellikle avrupa da tutunamaktadirlar.
bu sorunu avrupa da ya$ayan ve cocuklugu türkiye de geçmi$ bir vatanda$ olarak ele alacak olursam, kendi tecrübelerimden bir kaç satir ile bu konuyu tarti$maya açabilirim.
bir kere türk futbolcusunun önünde ba$lica engeller $unlardir:
1. dil sorunu
2. din sorunu
ve dolayisi ile kültür farkliliklari.
türk futbolculari genelde yabanci dil bilmez. aslina baklirsa tarihi boyunca göç etmek zorunda kalmami$tir. daima fetheden taraf olmu$tur. kurtulu$ sava$indan galip çikmi$, çanakkale geçilmez demi$tir. $anli bir tarihi oldugu için gururludur. zayif olmaktan ho$lanmaz, zayif olmaya hiç gelemez, gurur yapar, çekingen olur yabanci bir ortamda.
bunun yani sira dil de bilmedigi için, kendisini ifade etmekte de zorluk çeker. türk futbolcusu farklidir. dili bir olmadigi gibi, dini de mütemadiyen ayridir.
örnegin toplu halde du$ yapmaktan ho$lanmaz. avret yerlerini göstermekten utanir. fakat avrupali futbolcu daha çocuk ya$tan itibaren topluca anadan üryan du$ yapmaya ali$iktir. okullarda beden egitimi derslerinden sonra olsun, oynadiklari kulüblerde antrenmalardan sonra olsun, hep toplu halde du$ yapilir. altyapilari bile bunlara göre hazirlanmi$tir, ayri ayri du$ kabinleri görmek mümkün degildir. zira cogunlugunu gayrimüslümlerin olu$turdugu avrupa da insanlar setr-i avret nedir bilmez. onlar için dogaldir.
avrupali (genellikle gayrimüslüm) ile türk (genellikle müslüman) farklidir i$te.
bir diger sorun ise, eger inançli bir insansa, alkol kullanmiyor, yediklerinde helale, harama dikkat ediyor ise bir sorunla daha kar$i kar$iya kaliyor demektir.
avrupalinin bir bira kültürü vardir. nasil biz de bahisler de genelde ödül bir tepsi baklava ise, avrupali paso birasina iddiala$ir. i$ çiki$i birasi vardir, yorgunluk birasi, vs.
müslümanlar için azinlikta olduklarindan kulüp yemekhanelerinde helal kesim et bulmak nerede ise imkansizdir. vejeteryan menüler olur ama onlar da her zaman çikmaz. gün gelir vejeteryanmisin sorularindan da bikarsin. dolayisi ile zevk olan yemek i$i an gelir, dert olur.
yani kisacasi farkli dir türk insani. dini, dili, kültürü farklidir ve bu yüzden de uyum sorunu ya$ar. dolayisi ile türk futbolcusunu avrupaya transferinden önce onu bekleyen bazi farkliliklarla tani$tirmak gerekir.
son olarak, avrupa da tutunamayan türk futbolcusunu akil görmemek gerekir. atletico madrid neden arda nin yanina avrupa tecrübesi olan emre yi aldi zannediyorsunuz?
sivas a (spor), kayseri (spor) ye ne kaliteli yabancilar geldi bugün e kadar ama 1-2 hafta kalip ülkelerine döndüler. bu da bir uyum sorunudur, bu da (bkz: yabancı futbolcunun türkiyede uyum sorunu)dur.
bunu da ba$ka bir ba$lik altinda ele alabiliriz.
türk futbolcusu avrupa ya gidecegim diye yirtinir, yirtinir, sonra 1 yil oynadiktan sonra ilk teklifte tekrardan vatan a geri döner.
her ne kadar tugay kerimoglu gibi istisnalar olsa da, türk futbolculari maalesef genellikle avrupa da tutunamaktadirlar.
bu sorunu avrupa da ya$ayan ve cocuklugu türkiye de geçmi$ bir vatanda$ olarak ele alacak olursam, kendi tecrübelerimden bir kaç satir ile bu konuyu tarti$maya açabilirim.
bir kere türk futbolcusunun önünde ba$lica engeller $unlardir:
1. dil sorunu
2. din sorunu
ve dolayisi ile kültür farkliliklari.
türk futbolculari genelde yabanci dil bilmez. aslina baklirsa tarihi boyunca göç etmek zorunda kalmami$tir. daima fetheden taraf olmu$tur. kurtulu$ sava$indan galip çikmi$, çanakkale geçilmez demi$tir. $anli bir tarihi oldugu için gururludur. zayif olmaktan ho$lanmaz, zayif olmaya hiç gelemez, gurur yapar, çekingen olur yabanci bir ortamda.
bunun yani sira dil de bilmedigi için, kendisini ifade etmekte de zorluk çeker. türk futbolcusu farklidir. dili bir olmadigi gibi, dini de mütemadiyen ayridir.
örnegin toplu halde du$ yapmaktan ho$lanmaz. avret yerlerini göstermekten utanir. fakat avrupali futbolcu daha çocuk ya$tan itibaren topluca anadan üryan du$ yapmaya ali$iktir. okullarda beden egitimi derslerinden sonra olsun, oynadiklari kulüblerde antrenmalardan sonra olsun, hep toplu halde du$ yapilir. altyapilari bile bunlara göre hazirlanmi$tir, ayri ayri du$ kabinleri görmek mümkün degildir. zira cogunlugunu gayrimüslümlerin olu$turdugu avrupa da insanlar setr-i avret nedir bilmez. onlar için dogaldir.
avrupali (genellikle gayrimüslüm) ile türk (genellikle müslüman) farklidir i$te.
bir diger sorun ise, eger inançli bir insansa, alkol kullanmiyor, yediklerinde helale, harama dikkat ediyor ise bir sorunla daha kar$i kar$iya kaliyor demektir.
avrupalinin bir bira kültürü vardir. nasil biz de bahisler de genelde ödül bir tepsi baklava ise, avrupali paso birasina iddiala$ir. i$ çiki$i birasi vardir, yorgunluk birasi, vs.
müslümanlar için azinlikta olduklarindan kulüp yemekhanelerinde helal kesim et bulmak nerede ise imkansizdir. vejeteryan menüler olur ama onlar da her zaman çikmaz. gün gelir vejeteryanmisin sorularindan da bikarsin. dolayisi ile zevk olan yemek i$i an gelir, dert olur.
yani kisacasi farkli dir türk insani. dini, dili, kültürü farklidir ve bu yüzden de uyum sorunu ya$ar. dolayisi ile türk futbolcusunu avrupaya transferinden önce onu bekleyen bazi farkliliklarla tani$tirmak gerekir.
son olarak, avrupa da tutunamayan türk futbolcusunu akil görmemek gerekir. atletico madrid neden arda nin yanina avrupa tecrübesi olan emre yi aldi zannediyorsunuz?
sivas a (spor), kayseri (spor) ye ne kaliteli yabancilar geldi bugün e kadar ama 1-2 hafta kalip ülkelerine döndüler. bu da bir uyum sorunudur, bu da (bkz: yabancı futbolcunun türkiyede uyum sorunu)dur.
bunu da ba$ka bir ba$lik altinda ele alabiliriz.