resim
Tuncay Şanlı
Görev:Teknik Direktör
Takım:Ümraniyespor
Yaş:42
Uyruk:Türkiye
  • 598
    gerçekten de fenerbahçe tarihindeki türk oyuncular içinde döneminde fener'den gidişine en çok sevindiğim oyuncu kendisidir muhtemelen.

    bugün bizdeki barış'ın hırsı, kerem'in kazanma hırsı falan neyse tuncay da oydu. asla pes etmiyordu adam.

    feenr'in domine ettiği 2004-2007 arasında müthiş bir oyuncuydu. fuleli, golcü, hırslı, bitmek bilmeyen bir enerji.

    allah'tan 2007 yazında middlesboro'ya gitti de kurtulduk aq :p
  • 599
    galatasaray’i sevmezdi, fenerin son 25 yilda en iyi oldugu donemin en iyi turk oyuncusuydu, tum bunlara ragmen ingiltere’ye transfer oldugunda maclarini izler, desteklerdim. gurur duyardik orada yaptiklarindan. milli takimda da varini yogunu ortaya koydugu icin severdik.

    bugun benzer bir senaryonun bir fenerli oyuncu icin gerceklestigini dusunsek ayni seyleri hissetmem mumkun degil. bu da ulkece geldigimiz durumu ozetliyor bence. belki biraz ozelden genele bir yorum oldu ama benim acimdan durum boyle goruluyor.
  • 584
    muhammed kerem aktürkoğlu'nun çıkışı ve inşallah gelişim sürecini çok benzettiğim eski futbolcu. kerem'in daha yetenekli olduğunu düşünüyorum bu arada dolayısıyla kendisini bozmazsa daha iyi seviyelere gelebilir. tuncay'ı da bir türkiye kupası maçında * sakaryaspor forması ile beşiktaş'a karşı ilk kez izlemiş ve bu çocuk ileride büyük takımlarda oynar demiştim. nitekim tahminimde de yanılmamıştım.
    tuncay hangi maçta gözüme batmıştı diye nette gezinirken karakartal.com isimli bir sitede zamanında yazılmış şöyle bir yazıya denk geldim:

    --- alıntı ---
    türkiye ligi'nde fenerbahçe, galatasaray, gaziantep, trabzonspor ve gençlerbirliği'nin peşinde koştuğu sakaryasporlu tuncay ile beşiktaş gizlice anlaştı. asbaşkan yıldırım demirören, yönetici fikret orman ve menajer sinan engin, genç futbolcunun önümüzdeki yıldan itibaren siyah beyazlı formayı giyeceğine inandıklarını söyledi. beşiktaş kongre üyelerinden erdal diktaş'ın özel girişimleri sonucunda yapılan gizli görüşmede tuncay, ‘‘beşiktaş'ta oynamak istiyorum. gönlümdeki takımda top koşturmak için sabırsızlanıyorum. beşiktaş eskiden beri gençlere önem veren bir kulüp. ayrıca yıldızlar topluluğu bir takımda oynamak, bana gurur verir’’ dedi.
    beşiktaş transfer tarama ekibinden fikret demirel tarafından iki yıldır dikkatle izlenen ve türkiye kupası'nda beşiktaş'a gol atan tuncay'ın menajer sinan engin'e ‘‘ben beşiktaşlıyım. başka bir takımda oynamam mümkün değil galatasaray istiyor ama ben istikrarı olan takımda yer almak istiyorum’’ dediği ifade edildi.

    --- alıntı ---

    yazı yine beşiktaşlı kandırmacası mı yoksa tuncay gerçekten beşiktaşlı mıydı bilemiyorum.
  • 600
    günümüzde oynasa zerre saygı görmezdi. hele hele iyi futbolcu olduğu falan kesinlikle dillendirilemez, dillendiren ''en objektif sizsiniz zaten'' ile linç edilirdi.*

    fener'de oynarken galatasaray nefreti vardı. tribün tezahüratlarına eşlik etmesi, hindi olayları falan neler neler. ama o zamanlar futbola rekabet olarak bakıp böyle şeyleri işin eğlencesi olarak görüyorduk. şimdi futboldaki her hareket her söz nefret objesi oluyor. bugünden örnek verirsek ferdi kadıoğlu tuncay'ın yaptıklarının çeyreğini dahi yapmamıştır. ama herkes ferdi'den nefret eder, öven ofsayt manyağı olur eleştirilir.

    sırf şu durum bile 15 senede futbola bakış açımızın ne denli değiştiğini gösteriyor.
  • 585
    mevzu bahis dönemi hatırladığım kadarıyla galatasaray ile anlaşmış, fakat galatasaray'ın gerekli banka teminatını yatırmaması üzerine devreye giren fenerbahçe, sakaryaspor'un istediği bonservisi peşin vererek kendisine imza attırmıştı. hatta tuncay fenerbahçe'de oynadığı dönem, bu durumdan bahsetmişti.

    geçmişinde beşiktaşlı olabilir tabi, onu bilemem ama başka bir kulüpte uzun yıllar geçirmek insanın fikrini ve düşüncelerini değiştirir büyük olasılıkla. yanlış hatırlamıyorsam 18-19 yaşlarında fenerbahçe'ye transfer olmuştu. bence 20'li yaşların ortalarında değilsen, transferin çocukluktan yeni çıktığın 18-20 arası dönemde gerçekleştiyse, çokta fanatik bir taraftar profili çizmiyorsan uzun süre formasını giydiğin takımın taraftarı olabilirsin. sürüyle örnek var böyle ama tabi biraz da insana bağlı bir durum.

    ekleme: isiey nickli yazar kardeşimiz mevzubahis olayın linkini bulmuş; https://www.superfb.com/...im-ancakSXHBQ8295SXQ
  • 595
    şimdi bunu yazdım diye muhtemelen takımını ezdiren galatasaraylı veya bir ihtimal gizli fenerbahçeli (truva) ilan edileceğim ama sadece bilgilendirme amaçlı, o dönemki veriler doğrultusunda yazacağım. yanlış anlaşılmak istemiyorum.

    tuncay şanlı 2002 yılında sakaryaspor'dan fenerbahçe'ye transfer oldu. abdurrahim albayrak galatasaray'a transferi için oyuncuyla da kulübüyle de anlaşmıştı 2002'de, tuncay'ın da 2004'te "mehmet cansun ile anlaşmıştık ama sonra olmadı" (mehmet cansun o dönem volkan demirel transferi için kartalspor ile de anlaşmıştı, volkan da bunu açıklamıştı ilerleyen yıllarda) şeklinde demeci mevcuttur. tuncay transferini özhan canaydın yapmayı tercih etmedi, mart 2002'deki başkan değişikliği tuncay'ın formasının renginin kırmızı değil de lacivert olmasına neden oldu.

    gelelim tuncay'ın fenerbahçe kariyerine. tuncay 2002-2007 yılları arası fenerbahçe forması giydi. 2004, 2005, 2007 yıllarında fenerbahçe şampiyonluk kazandı. 2003'te beşiktaş şampiyon oldu, 2006'da ise biz şampiyon olduk. tuncay 5 yılda 3 şampiyonluk yaşadı özetle. biz ise aynı dönemde 1 süper lig şampiyonluğu ve 1 türkiye kupası şampiyonluğu kazandık. özhan canaydın başkanlığında bizim en karanlık, en güçsüz, en zayıf; fenerbahçe'nin ise en baskın, en güçlü, lige en hakim olduğu dönemdi. hem ligde şampiyonluklar kazandıkları hem de derbilerde bizi içeride-dışarıda yendikleri (6-0, 4-0 vs.) bir beş yıllık süreçti. çok kötüydük kısaca. tuncay'ın en önemli parçalarından biri olduğu fenerbahçe ise bizden güçlü kadrolar kuruyor, hem saha içinde hem saha dışında bizden çok daha sağlam ve temiz işler yapıyordu. güçlülerdi. biz ise berbat yönetiliyorduk.

    bizim son 30-35 yılda fenerbahçe'yi ve fenerbahçelileri ezdiğimiz dönemler çokça olmuştur ama 2002-2007 yılları arası kesinlikle böyle bir dönem değildir. tuncay'ın fenerbahçe forması giydiği dönemler galatasaray çok sıkıntı yaşamıştır. bunun tek sebebi tuncay şanlı değildi elbette ama tuncay da hem şampiyonluk yarışlarında hem derbilerde önemli bir x faktördü. bugünlerde fenerbahçeliler volkan demirel'i derbilerin kırıcı/bozucu faktörü zannediyorlar ama bu işin ağababası tuncay şanlı'ydı onlar için. volkan derbilerde fazladan 5-6 puan kazandırırken, ligde anadolu takımlarına 8-10 puanı sadece bireysel hatadan/ciddiyetsizlikten kaybettiriyordu. eksisi, artısından fazlaydı. tuncay ise öyle değildi; hem derbi maçlarında hem anadolu takımlarına karşı olan maçlarda hırsından veya konsantrasyonundan zerre taviz vermezdi. işini iyi yapardı. işini iyi yapması bizim hiç işimize gelmezdi o ayrı ama iyi futbolcuydu. 2007'de gitmesi de bizim için çok iyi olmuştu.
  • 578
    bana göre modern futbola ne kanat, ne de santrfor olarak başarılı bir şekilde adapte olamadığı için kariyeri düşüşe geçmiş oyuncudur. aslen ideal bir serbest hücumcu ya da 4-4-2 yardımcı forvetiydi ama kanat forvetli, merkez adamlı ve hatta klasik forvet arkası bile barındırmayan dizilim türleri tercih edilmeye başlanınca tuncay'ın biraz arafta kaldığı düşüncesindeyim. benzer durumda kalıp kendisini yontması gerekmiş bazı diğer oyuncular;

    lukas podolski: aslen 4-4-2 yardımcı forvetiydi, sol kanat olarak kendisini güncelledi. forvette ve on numarada da iş görürdü.
    david beckham: dünyanın en iyi 4-4-2 sağ kenarı iken merkez orta sahaya geçmek durumunda kaldı çünkü sağ açık için fazla yavaştı.
    hamit altıntop: beckham'ın birebir mevkidaşı idi. bir süre sağ bekte süründü, sonra merkez orta sahaya adapte oldu.
    nihat kahveci: tuncay'ın aynısı. 4-4-2 kaybolunca ne tek forvet olabildi, ne de kanat, ne de on numara. yazık oldu.
    albert riera: orijinal mevkisi 4-4-2 sol kenarıydı. o yüzden sol bek için fazla teknik, 4-3-3 sol kanadı içinse yetersizdi, neyse ki bir şekilde modern futbolda kendine yer buldu.
  • 580
    gecenlerde middlesbrough kulubu tuncay'in middlesbrough'da oynarken attigi butun gollerin bir videosunu yayinladi youtube kanalinda.

    enteresan olansa alttaki yorumlar; middlesbrough taraftari ove ove bitirememis tuncay'i. ulke icinde yetismis bir oyuncunun gittigi bir ingiliz takimi taraftarlarinda guzel anilar birakabilmis olmasi hosuma gitti acikcasi.

    https://www.youtube.com/watch?v=5cYemzc2kcw
  • 583
    tümer fener'e geldiğinde takım kaptanlarından biri olarak tümer'e kol kanat germiş olan eski topçu. şimdi de tümer ona trtspor'da kol kanat geriyor işte.

    ya bu spor camiası saha içiyle dışıyla medyasıyla falan... hep ahbap çavuş ilişkisi var. böyle bir dünya bunların ki.

    bizim bu adamın ne işi var lan dediklerimiz hep birilerinin hısım akrabası, dostu ahbabı. 1000 yorumcu vs var desen gerçekten bu işi bilenlerin sayısı 20'yi geçmez. zaten türk futbolunun hatta sporunun sorunlarının özünün de özünde bu yatıyor. misal, yabancı hocalara atış serbesttir ama yerlilere çok hafiften geçirirler, niye? adam arkadaşı da ondan. akşama beraber takılacaklar, nasıl eleştirsin? oyuncuysa, yarın futbolu bırakacak belki ekip olacaklar nasıl eleştirsin.
  • 575
    fenerli diye bok atmaya gerek yok.
    en iyi zamaninda bir cok ozelligi elit seviyede olan (golculuk, ceviklik, hiz vs.) ama cevresi genelde kotu oldugu icin cok da efsane olamayan bir futbolcuydu.

    bir kac gun once 2003de milli takimimizin 3. oldugu konferederasyon kupasi maclarinin ozetlerini izledim. adam brezilya, fransa demeden herkesin icinden gecmis. vay be ne oyuncularimiz varmis dedim kendi kendime. unuttuysaniz acin izleyin derim.

    bu adamin fenerbahce'de, milli takimda ve ingiliterede tek basina cevirdigi o kadar cok mac var ki, sayamazsin.
  • 579
    türk futbolunun pislik eksiğini uzunca bir dönem tek başına sırtlayan uzun saçlı al yanaklı abimiz. 6 kasım 2002 fenerbahçe galatasaray maçında ilk golü atması ve de adına açılan pankartın önüne gidip sevinmesiyle adını duyurmuştu. o sezonki ölü takımda koşmasıyla dikkat çekmişti. 60 metre depar atıp kovaladığı rakibinin ayağına basıp iterek düşürür, yerde kıvranan adamı kaldırarak sarı karttan yırtardı. bir diğer imza hareketi muhtelif deplasmanda olur olmadık yerde attığı golden sonra sus işareti yaparak sevinmesiydi. 28 eylül 2004 manchester united fenerbahçe maçında skoru 4-1'den 4-2'ye getiren golü atıp çekince biraz taşak konusu olsa da inatla devam etmiştir bu harekete.

    volkan demirel'in henüz palazlanmaya başladığı dönemlerde bu vatandaş vardı. 22 mart 2006 galatasaray fenerbahçe maçı sonrası eski açık'ın önünde reklam panolarına çıkıp bir baba hindi çektirmişti. 22 nisan 2006 fenerbahçe galatasaray maçı sonrası da stada canlı bir hindi getirilerek yapılmıştı aynısı. ama işte 14 mayıs 2006 günü allahın dediği olmuştu. o unutulmaz akşamda kutlamalar esnasında hoparlörü eline alan sabri bir baba hindiyi bu kardeşimize bindirmişti. türkiye'de kaldığı iki sezon boyunca o olayın etkisini atlatamamış, karizması hep biraz çizik kalmıştır. nitekim volkan ayısına bu işleri devreder devretmez premier lige doğru yola çıkmış, bez bebek'ten fırsat kaldıkça izlediğimiz premier lig sezonunda sahaya çıkmış, gol atmış asist yapmıştır. gerçi fenerbahçe'den gidiş süreci biraz da roberto carlos ile önlü-arkalı oynamak zorunda kalması olarak da değerlendirilebilir ama, neyse..

    toparlarsak premier ligden hindistan ligine kadar geniş bir yelpazede 9 kulüpte forma giymiştir. transfermarkt verilerine göre 11,7 milyon euro almış bugüne kadar. türkiye liglerinde sakaryaspor, fenerbahçe ve bursaspor ile 171 maçta 51 gol 27 asisti var. oyun tipi olarak ele alırsak teknik-taktikten bağımsız olarak manyakçasına koşan enteresan bir adamdı. pozisyon bilgisi ve son vuruş yeteneği de sıfırdan büyüktü. bitmek tükenmek bilmeyen koşularıyla kendine avantaj da yakarlardı sık sık. ancak bu bağımsız koşuları pozisyon kaybetmesini, mevkisinin sık sık boş kalmasını, varsa tutması gereken adamı araya kaçırmasına sebep olurdu. kadro istikrarı olmayan, taktiği maçtan maça değişen hakikaten kaos takımı 2002-2003 fenerbahçe'sinde bu sebepten yıldız gibi parlamış ve olduğundan daha değerli görünmüştür. pozisyonu falan unutup topun olduğu her yerde görününce taraftarın gözünde büyük topçu olmuştu. daum dönemi ile fenerbahçe bir taktik yapıya kavuşunca, kendisi de bir mevkide durmayı öğrendikçe "düşüşe geçmiş" algısı yaratmıştır. ancak bunun yanında yıllar içinde hem sürati azalıp hem de futbol hızlandığı için kademe kademe sıradanlaşmış olduğu da doğdurur...

    manchester united'a hat-trick yapmış bir oyuncu da olsa* kariyer zirvesi seyhan şaşko ile olan beraberliğidir.

    kim ne derse desin...
App Store'dan indirin Google Play'den alın