• 1
    günümüz futbolunda artık çok önemli olandır. takım savunması direkt hücum elemanlarından başlar. santrforlar veya varsa 10 numara pozisyonundaki adamdan rakibin pas bağlantılarını kapatması istenir. orta sahadaki kenar oyuncularının bekleri yalnız bırakmaması ve ters kanattan gelen ataklarda merkezi sıkıştırması beklenir.

    son zamanlarda bir çok anadolu kulübü bu gereklilikleri özellikle galatasaray maçlarında harfiyen uygularken fener ve beşiktaş maçlarına sanki birbirleriyle oynuyormuşcasına çıkıyor. geçen hafta fener-kasımpaşa ve dünkü 1 mayıs 2021 beşiktaş hatayspor maçında orta sahadaki kenar oyuncuları hemen hemen hiç savunma desteği vermedi arkalarındaki beklere. merkezdekilere de kenardan sıkıştırma desteği gelmeyince yalnız kaldılar ve orta alanın geçildiği hemen hemen her atak net pozisyona dönüştü. fener kasımpaşa'ya, beşiktaş da hatay'a en az 10'ar tane atardı. ki beşiktaş zaten hatay'ın içinden geçti. atılan gollere dikkat kesilirseniz böyle savunma olur mu dersiniz.

    bilhassa beşiktaş hatay maçnda. kanat oyuncularını bir kez olsun bekine yardım ederken görmedik. öndeki oyuncuları ne alan kapattılar ne orta alana yaklaşıp merkezi sıkıştırdılar. hal böyle olunca zaten atletik oyunculardan kurulu bjk hücum hattı, öyle anlar oldu ki 3 pasla karşı karşıya pozisyona girdi. hatay'ın bıraktığı boşluklardan şurada bir takım kursak biz bile bir sürü pozisyon bulurduk. allah'ını seven özellikle bjk'nin ilk yarıda attığı son 4 gole baksın. bjk'li oyuncular gol vuruşu yaptıklarında en yakın hataylı ile aralarında en az 3-4 metre var. bu kadar rakibe temastan uzak ve takım olarak bu kadar birbirinden uzak savunma yapılmaz. yaparsan 40 dakikada 5'lik olursun. hatay bugünkü gibi oynasa biz de 5 tane atardık, emin olun. hatta fener de atardı. ama bizlere adeta bir italyan takımı edasında dizildiler. klasik kapan çık taktiği ile hem pozisyon vermediler hem de net bir skor aldılar. aynı planı hem de deplasmanda bjk'ya karşı neden düşünmediler, enteresan tabi.

    anadolu takımları bir şeyleri başarmadan 3 büyükler karşısında bu kadar aşırı açık oynamamalı. bize zaten 6-3-1 oynamayan yok da fb ve bjk karşısında bir o kadar cesur olmaları da bence yanlış.
  • 2
    galatasaray futbol takımı teknik heyeti tarafından acilen sağlam bir şekilde oturtulması gerekendir.
    şampiyonluktaki birincil rakiplerin 2021-2022 sezonu 3. haftası geride kalmışken kalelerinde henüz gol görmemişken, en kötü 1 gol atıp maçları hanelerine +3 puan olarak yazdırabiliyorken , bizim 2-0 önde olduğumuz maçta dahi başta rakibe "bu maçı alırız" hissiyatını veremememiz büyük sorun olarak göze çarpmakta.
    ara ara gündeme gelir;
    "1-0 mı yoksa 4-3 kazanmak mı" seçenekleri.
    belki izleyenler için 4-3 daha sıcak dursa da ben 1-0'cıyım.
    zira, gün gelir her maç 3-4 gol atamayabilirsiniz, ki son örneği dün akşam gerçekleşti, 2 gol atıp, üstelik 2 farklı öne geçip tutamadığımız bir maç izledik. halbuki rakibin sana gol atması daha zor olsa, kolay pozisyon vermesen, rakip hücuma çıktığında hızlı oyuncularınla cezayı kesebilsen, önünde sonunda her takıma en kötü 1 gol atar bu takım.
    (bkz: 29 ağustos 2021 kasımpaşa galatasaray maçı)
  • 5
    iyi yapıldığında açık ara şampiyon, vasat yapıldığında şampiyon yapan beceridir. çok çalışmaya dayalıdır. öyle adam yiyen, önde basan vs artık modern futbolda yeri olmayan çağdışı kavramlarla oturtulabilecek bir kavram değildir. adı üstünde “ takım “ savunmasıdır ve maalesef gün itibari ile galatasaray futbol takımının burada karne notu düşüktür. futbola dair çok geniş ve girift bir kavram haritası vardır bu başlığın altında. en başta saha parselasyonu, kademe anlayışı, pozisyon bilgisi, pas tercihleri ve becerisi gelir. tabi bunların hepsini yapabilmek için de kaliteli futbolculara sahip olmak lazım. bunu avrupa’da an itibariyle en iyi yapan chelsea ve real madrid. türkiye’de ise hücum yönü biraz doğaçlama kalsa da geçen seneden ( 2021-22 ) beri yeni malatyaspor, 1 puanın yettiği maçlarda antalyaspor, güçlendiren beşiktaş ve bu sezon itibariyle fenerbahçe.

    ne yazıkki bu şablonu ve ilintili oyunu galatasaray fatih terim’li yıllarda ortaya çıkarmakta zorlanıyor. aklıma ilk gelen en yakın örnek 29 ağustos 2021 kasımpaşa galatasaray maçının hemen başında rakip kaleci ertuğrul ayağıyla o esnada orta saha çizgisi civarında topu bekleyen sağ açık yusuf erdoğan’a pas attığında o bölgeyi savunmakla yükümlü van aanholt ile kerem aktürkoğlu arasındaki 40 metrelik mesafe geldi. maalesef iki oyuncu da hücumu benimseyen ve pozisyon kaybı yaşayan oyuncular. takım savunmasında ciddi zaaflara sebep veriyorlar. zira 26 ağustos galatasaray randers, 23 ağustos galatasaray hatayspor, 12 ağustos st johnston galatasaray, 28 temmuz galatasaray psv ve 21 ağustos psv galatasaray maçlarının tamamında bu yönden gelen araklarda topu filelerimizden çıkarmışız. ancak bunun çözümü de bu iki oyuncunun yerine babel ve ömer bayram’ın girmesi asla olmamalıdır. kasımpaşa karşısında yine sol tarafımızda maçın sonlarında kalemizde yaşanan tehlikeyi ömer bayram gelişigüzel taca doğru uzaklaştırırken ne yazıkki oyuna henüz dahil olmuş babel daha yeni yeni orta saha çizgisinde yürüyerek bir zahmet kendi sahasına geliyordu.

    burada kalecinin de rolü çok önemli elbette. artık galatasaray’a karşı oynayan tüm takımlar topun muslera ve luyindama’dan oyuna sokulması üzerine tüm planlarını kurguluyor. berkan’a cicaldau varken yapılamayan baskı taylan’ın girişiyle hat safhaya çıkıyor. çünkü taylan, cica gibi oyunu okuyabilen bir görüşe sahip değil maalesef. nellson’a veya berkan’a neredeyse adam adama baskı yapılırken luyi ve muslera bir plan dahilinde serbest bırakılıyor. özellikle muslera sezona kötü başlamasının da etkisiyle olsa gerek özgüven sorunu yaşıyor artık maç içinde. zorla kazandığımız topları rahat pozisyonda bile ya taca atıyor ya da rakibe.
    oyun devam ederken teknik olarak yapışan yanlış müdahaleler de galatasaray’ın savunmasını güçlendirmek yerine düşürüyor. hoca bu konuda çağdaşlarının çok gerisinde. futbolun çok boyutlu bir şekilde hızla değiştiğini anlamıyor ve buna haliyle ayak uyduramıyor. farklı senaryolar gösterse de neredeyse her maç oyuna aynı oyuncuları sokup çıkarması oyunu okumakta zorlandığını gösteriyor. bunda mutlaka tff’nin dayatmasıyla gelen bir garip “ yabancı kuralı “ etkisi göz ardı edilemez ancak teknik idarenin tümden bu konuda a,b,c planlarının olması lazım. örneğin feghouli, falcao, babel ve dahi arda ile toplu bir oyun oynanamayacağını; yaşı ilerlemiş ve doymuş olan bu futbolcuların altaylı cebrail’i, malatyasporlu mustafa eskihallaç’ı ya da giresunsporlu hüsamettin’i kovalayamayacağı herkesin malumu. maalesef berkan kutlu gibi “hamal” diye tabir edilen futbolcuların bile 29 ağustos 2021 kasımpaşa galatasaray maçının 2. yarısındaki vücut dili kopuk futbolun, kendisi iki rakiple boğuşurken-yırtınırken hemen yanında onu yürüyerek izleyen yardım etmeyen oyuna yeni girmiş takım arkadaşlarının oluşturduğu bıkkınlık el kol hareketlerine yansımaya başlıyor. iyi ve mücadele eden futbolcunun emeğini, kötü ve yürüyen futbolcunun vurdumduymazlığına kurban eden bir savunma anlayışımız var.
  • 8
    16 eylül 2021 galatasaray lazio maçında çok iyi yaptığımız iştir. bu konuda ligin ilk 4 haftasında sorun yaşamıştık. bu akşam marcao'nun da dönüşü ile bu işi iyi yaptık ve lazio'ya çok fazla net pozisyon vermedik. 1 tane karşı karşıya kaçırdılar. onun haricinde çektikleri şutların 13 tanesinden 9'u ceza sahası dışından ve çok büyük tehlike yaratmadı.
  • 9
    dominic torrent'in oyun tarzı hakkinda savunma konusunda biraz sorun yaşadığı yazılıyordu. hatayspor maçinın ilk yarısının gösterdiği bol pozisyon vericez. bol gollü maçlar izleyeceğiz. neredeyse 7 8 net pozisyon verdik. baya riskli bir oyun stili var, bizim gibi bulduğnu gole çevirmede zorlanan bir takım olduğunu düşünürsek takımı tanıyınca daha kontrollü bir yapıya geçecektir gibi geliyor. şuan her geldikleri tehlike oluyor hatay'ın.

    (bkz: 16 ocak 2022 hatayspor galatasaray maçı)
  • 12
    25 temmuz 2023 zalgiris galatasaray maçında beni korkutan tek şey bunu hiç yapamayış olmamızdır. hücumdaki tıkanıklığı normal buluyorum ki eksikler takıma katıldığında hani gözlerini bağlasak her maç 5 pozisyon buluruz. ama savunma işin önemli tarafı. savunmayı beceremeyen hiçbir şey kazanamaz. kewell arda lincoln ve baros 4'lüsü mesela sadece kayserispor'dan alınmış bir süper kupa kazandı. sonrası yok. lincoln gidip, keita ve elano geldi yine bir şey kazanamadık.

    ön tarafı maserati yapmak iyi de geriyi tofaşa bağlarsan 2'ye bölünmen kaçınılmaz. bekleri gönderelim, kanatlar içeri katetsin, 8 ve 10 numaralar önde kalsın. e geriyi kim bekleyecek? ben alınacak orta sahanın torreira'nın sol ayaklısı olması gerektiğini düşünüyorum. öndekilerin açıklarını kapatacak 2 kişiyle, ancak hücum gücünü %100'e yakın kullanabiliriz. zaniolo ve angelino dünkü mac özelinde inanılmaz lüks kaldılar. aynı senaryoda 3 maç daha oynasak toplam değerleri belki 55-60 milyon euro olan adamlara çöp muamelesi çekeriz, benden söylemesi.
  • 13
    orta saha ile ve öndeki dörtlüyle alakalı bir durum. boşuna orta saha ve rashica diye bağırmıyoruz. zaniolo, kerem, yunus ve barış baskı yapsalar bile geriye koşu atmıyorlar. öndeki dörtlünün en azından birinin feri gelmesi gerekiyor takım dengesi için. rashica yetenek olarak belki yukarıda saydıklarından geride ama onu hepsinden öne çıkaracak böyle bir özelliği bar işte.
App Store'dan indirin Google Play'den alın