226
ne kadar büyük yanlışları olduğundan bahsedecek değilim. çok meşhur bir laf vardır. milletler hak ettikleri şekilde yönetilirler diye.
tabi ki konuyu mağdur olan engelli vatandaşlarımızdan ya da bireysel mağduriyetlerden ayırıp özele indirgemek yerine genele yayıyorum. çünkü kime oy verirse versin hiç bir insan bu gün devletle çıkar çatışması yaşayan herhangi bir türk insanının karşılaştığı muamelenin muhattabı olmamalı. zira bunu politik bir entry sanacak arkadaşlara da hatırlatmak isterim ki politik değil sosyolojik bir entrydir. türk halkını irdeler. türk halkı tavrı, adabı, üslubu senelerdir ortada olan iktidar partisine ve meclisteki muhalefet partilerine oy vermektedir. türk halkından oy almanın yolu bellidir ve partiler buna göre hareket etmektedir. insanların seçimlerine ve demokratik haklarını kullanış biçimlerine de saygı duyuyor ve eleştirmiyorum. fakat hz muhammed'in de dediği gibi "nasılsanız öyle yönetilirsiniz."
biber gazı yiyoruz. her fırsatta biber gazı kullananları kınıyor ve lanetliyorum fakat o biber gazını hakettiğimiz gerçeğini değiştirmiyor bu durum. layık değiliz ama seçimlerimizle hakediyoruz.
alacağı olan vatandaşın özellikle düzenbaz borçlular karşısında tahsil imkanı neredeyse sıfıra indi, çünkü senelerdir borçlu üzerindeki tüm yaptırımlar kaldırıldı. sanıyorum dsp iktidarı döneminde başladı, akp iktidarı döneminde devam etti. alacağın mı var? tahsil edemiyor musun? bunu haketmişsin demektir. layık değilsin ama hakettin.
yarın bir bayan olarak sokakta rahat dolaşamayacak mısın? hakettin...
gezi parkına karşısın, çünkü çıkarların zarar görmeye başladı, şehirde nefes alacak yerin kalmadı polis jopu yedin. kusura bakma ama hem o polisi hem de nefes alamamayı hakettin.
akşam akşam efkarlandın 2 bira içeyim dedin... bira yok. kusura bakma hakettin.
öğrencisin şenliğe gitmek istedin. bu sene son, bundan sonra şenlik falan yok. ama hakettin.
bebeksin geleceğe umutla bakmak istiyorsun. malesef annen ve babanın seçimleri belli. bu ülkede doğdun. şimdi değil ama ilerde başına gelecekleri hakedeceksin.
bu böyle uzar gider. a parti değil, b parti değil. hele "oy verecek adam gibi lider yok" hiç değil. çünkü o zaman çıkıp sen liderlik edeceksin. başına ne geliyorsa hak ediyorsundur da ondan geliyodur.
spor bakanı mı? mesela, federasyon'un özerk olmadığı gün gibi açık mı? yabancı sınırı mı var? avrupa'da rekabet mi edemiyorsun? allahın kazmasına gidip 10 milyon eu bonservis mi bayılmak zorunda kalıyorsun? bil ki hakettin... çünkü spor bakanın suat kılıç.
tabi ki konuyu mağdur olan engelli vatandaşlarımızdan ya da bireysel mağduriyetlerden ayırıp özele indirgemek yerine genele yayıyorum. çünkü kime oy verirse versin hiç bir insan bu gün devletle çıkar çatışması yaşayan herhangi bir türk insanının karşılaştığı muamelenin muhattabı olmamalı. zira bunu politik bir entry sanacak arkadaşlara da hatırlatmak isterim ki politik değil sosyolojik bir entrydir. türk halkını irdeler. türk halkı tavrı, adabı, üslubu senelerdir ortada olan iktidar partisine ve meclisteki muhalefet partilerine oy vermektedir. türk halkından oy almanın yolu bellidir ve partiler buna göre hareket etmektedir. insanların seçimlerine ve demokratik haklarını kullanış biçimlerine de saygı duyuyor ve eleştirmiyorum. fakat hz muhammed'in de dediği gibi "nasılsanız öyle yönetilirsiniz."
biber gazı yiyoruz. her fırsatta biber gazı kullananları kınıyor ve lanetliyorum fakat o biber gazını hakettiğimiz gerçeğini değiştirmiyor bu durum. layık değiliz ama seçimlerimizle hakediyoruz.
alacağı olan vatandaşın özellikle düzenbaz borçlular karşısında tahsil imkanı neredeyse sıfıra indi, çünkü senelerdir borçlu üzerindeki tüm yaptırımlar kaldırıldı. sanıyorum dsp iktidarı döneminde başladı, akp iktidarı döneminde devam etti. alacağın mı var? tahsil edemiyor musun? bunu haketmişsin demektir. layık değilsin ama hakettin.
yarın bir bayan olarak sokakta rahat dolaşamayacak mısın? hakettin...
gezi parkına karşısın, çünkü çıkarların zarar görmeye başladı, şehirde nefes alacak yerin kalmadı polis jopu yedin. kusura bakma ama hem o polisi hem de nefes alamamayı hakettin.
akşam akşam efkarlandın 2 bira içeyim dedin... bira yok. kusura bakma hakettin.
öğrencisin şenliğe gitmek istedin. bu sene son, bundan sonra şenlik falan yok. ama hakettin.
bebeksin geleceğe umutla bakmak istiyorsun. malesef annen ve babanın seçimleri belli. bu ülkede doğdun. şimdi değil ama ilerde başına gelecekleri hakedeceksin.
bu böyle uzar gider. a parti değil, b parti değil. hele "oy verecek adam gibi lider yok" hiç değil. çünkü o zaman çıkıp sen liderlik edeceksin. başına ne geliyorsa hak ediyorsundur da ondan geliyodur.
spor bakanı mı? mesela, federasyon'un özerk olmadığı gün gibi açık mı? yabancı sınırı mı var? avrupa'da rekabet mi edemiyorsun? allahın kazmasına gidip 10 milyon eu bonservis mi bayılmak zorunda kalıyorsun? bil ki hakettin... çünkü spor bakanın suat kılıç.