• 1
    beden eğitimi dersi hocası kültür fizik hareketlerini yaptırır, sonra " kim hangi sporla uğraşacaksa o topun başına gitsin" der.
    en az 16 ya da 18 kişi futbola saldırır.
    kızlar 2' şerli gruplarla okulun bahçesinde dedikodu yaparak gezmeye başlar.
    basketbol seçen fazla kişi yoktur en kabadayı 6 ya da 8 kişi. onlar da zaten tek potada oynar.
    3-5 kız voleybol diye tutturur, 2-3 yalaka erkekte onlara katılır.
    geriye 1 kişi kalır, o da spor sevmeyen yurdum bebesidir. en sevmediği ders beden eğitimi dersidir. milletin nasıl zevkle bu derse iştirak ettiğini anlamadan sıkıla sıkıla teneffüs zilini bekler.
    zaten hayatı boyunca yaptığı tek spor otobüsü kaçırmamak için yaptığı hızlı yürüyüştür, bir de bu çocuk büyüyünce sadece milli takımı tutar.

    not: başlıktaki " haliyeti" kelimesini " haleti" olarak değiştirmeye muktedir birileri bu tashihi gerçekleştirir ise sevinirim.
  • 2
    asosyal bir çocukluk geçirmeleri muhtemeldir. genelde tek neden sporu sevmemeleri değil, arkadaşlarının arasına giremeyişleri ya da girmek istememeleridir. yeteneklerinin olmaması bir etken olsa da insanlarla olan birebir diyalogları kötü olduğundan hep bir köşede oturup durur / lar ve de asıl neden budur. sınıf ahalisinin tüm gayretlerine rağmen bu çocuklar arasından çok az bir bölümü hayata döndürülür. diğerleri muhtemelen gençliğe kadar olan sürede kabuğundan sıyrılamaz. **
  • 3
    kızımın durumudur. salı günleri beden eğitim dersi var ve pazartesi akşamı bizim kız illa ki hasta olur. başı ağrır, omuzları ağrır, beli ağrır, midesi bulanır, ateşi çıkar, bütün gece uyuklar.
    maksat ertesi gün okula gitmemek. bazen izin veririz okula gitmemesine ama her salı da okula gitmemezlik edilmez ki. sabah kalkar ve okula gider, çok sıkılır ama gün yine de geçer.

    pazartesi akşamları yaşadığı sıkıntılar ille de numara demek değil aslında. psikolojisi öyle bozuk oluyor ki, içinden hiç bir şey yapmak gelmiyor.
App Store'dan indirin Google Play'den alın