gala sözlükte yazarken nickim "karincaezmez sevki" idi. karincaezmez beyefendiye çok hayran bir kişiyim. bu yüzden bu nicki kullanırken çok keyif alıyordum. sonra bir sürü hoş olmayan olay yüzünden gala sözlükten uzaklaştım. o ara galatasaray sözlükte de üye alımı açılmıştm. ne okur ne olmaz diye bir hesap açayım diyordum. ki bu hesabı açtım ancak bir süre daha galaya yazmaya devam ettim. işer iyice zıvanadan çıkınca buradaki hesabımdan temiz bir sayfa açayım demiştim.
nicke gelirsek gala'da ki gibi yine karincaezmez sevki ismini alacaktım ancak zaten bir arkadaşımız almıştı. benim için de nickin bir önemi olması lazım. ya bir konuya atıfta bulunmalı ya da benim için bir önemi olması lazım. düşümdüm nickim ne olsa beni mutlu eder diye. galatasaray'da hayran olduğum isimleri düşündüm. bir iki nick geldi aklıma. şu an bir iki tanesi aklımda. bunlardan biri de şuan kullandığım
aslan nihatin calimlari. aslan nihat bekdik'i biraz hatırlatalıyım. kendisi 18 sene a takımda oynamış, şampiyonluklar görmüş, galatasaray'ımızım emekleme dönemlerinin değerlerinden 10 sene kaptanlık yapmış bir efsanedir. arka ikilide oynayan birisi. (libero mu stoper mi bilemiyorum.) bunun dışında bulduğu ne spor varsa yapmış ve başarılı olmuş. eski sporculara bakarsanız bunungörebilirsiniz. babam 50 annem 53 doğumlu. obların jenerasyonu dahil 1900 başına giderseniz bu dönem insanların çok azının spor yapabildiğini ve bu yüzden hangi sporu buldularsa yaptıklarını görürsünüz.
nihat bekdik'te ailemi görüyorum. halı sahada hep stoper oynarım oradan da kendime özel kahraman olarak benimsiyorum. yani nihat bekdik kesin olacak.
bunun dışında çokta hırslı birisi olduğu topa sert vurduğu söylenir. (o zamanın toplarını düşünün. ali sami yen'in bir futbol topunu tamir etmek için ayakkabısını kestiğini hatırlayın. spor böyle kıymetli bir şeydir işte.) rivayet odur ki bir gün nihat bekdik, fenerli oyunculara dönerek "ben tek siz hepiniz, topu ayağımdan alabilirseniz oyun biter" demiştir.
bu yüzden nickim aslan nihatin calimlari.